Derinlere Dalmak Kolay mı?
Soluduğumuz havanın %78’i azot gazı, basınç altında azot sıvılaşarak kana karışıyor. Çok hızlı bir şekilde yüzeye çıkılırsa ise kana karışan azot tekrar gaz haline dönüşüyor. Sonuç vahim tabii ki, damarlarda kabarcık haline gelen azot gazı yüzünden halk arasında vurgun dediğimiz olayla karşı karşıya kalıyor dalgıç. Bunun çözümü var mı?
Bir insan ne kadar derine dalabilir?
Sanırım bunun için iki önemli koşul var. Biri insanın nefesini ne kadar uzun tutabileceği, diğeri ise ne kadar basınca dayanabileceği.
Nefesini en çok tutabilen insan Hırvat bir dalgıç. Hırvat dalgıç Budimir Buda Sobat su altında nefesini 24 dakika 37 saniye tutarak Guinness rekorlar kitabına girmiş.
Tabii en derine dalış rekoru bu dalgıçta değil.
Mısırlı asker Ahmed Gabr, 2005’te Meksikalı Nuno Gomes’e ait 318 metrelik dünyanın en derine dalan insan rekorunu 350 metreye çıkarmış.
350 metre, hiç de az bir derinlik değil.
10 metre su basıncı yaklaşık olarak 1 atmosfer basınç demektir. (1 atm = deniz seviyesinde yaklaşık 760 mmHg, yani 760 mm cıva sütunu demek) 10 metre derinliğe daldığımızda deniz seviyesindeki 1 atmosfer basınç ve üzerine 1 atmosfer de su basıncı desek, 2 atmosfer basınç altındayız demektir.
350 metre su sütunu ise 34,32 bar basınç demek. (atm = 1,01325 bar) Yani 350 metreye dalan bir insan 35,33 bar yani 34.87 atmosfer basınç altında kalmış demektir.
Yüksek basınç altında kaldığımız zaman ne olur?
Soluduğumuz havanın %78’i azot gazı, basınç altında azot sıvılaşarak kana karışıyor.
Çok hızlı bir şekilde yüzeye çıkılırsa ise kana karışan azot tekrar gaz haline dönüşüyor.
Sonuç vahim tabii ki, damarlarda kabarcık haline gelen azot gazı yüzünden halk arasında vurgun dediğimiz olayla karşı karşıya kalıyor dalgıç.
Bunun çözümü var mı?
40 metreye kadar dalış yapanların tüplerinde normal hava sıkıştırılarak kullanılabiliyor.
Ancak dalış süresi uzadığında yine de bu derinliklerde bile hava içindeki azot oranı yüzünden tehlikeli olabiliyor.
Bu derinliklerde dalış süresini uzatmak için içindeki azot oranı daha düşük tüpler kullanılıyor. Oksijen oranı %40 (Nitrox 1) ve %99’a kadar artırılmış (Nitrox 2) dalış tüpleri bu amaçla kullanılabiliyor.
Oksijen oranına göre bu tüpler EAN simgesi ile (enriched air nitrox) olarak belirtiliyor. Mesela EAN 32 içindeki oksijen oranı %32 olan hava tüpleri demek.
Ancak tüplerde oksijen oranının artırılması bu sefer de oksijenin ciğerlerimizde yakıcı etkisini ortaya çıkarıyor.
Bu yüzden dalgıç tüplerinde daha derinlere dalışı da sağlayan daha özel dalış tüpleri kullanılıyor.
Azot tümüyle devre dışı bırakılarak yerine helyum gazı kullanılan bu özel tüpler ile helyumun basınç altında sıvılaşması çok daha az olduğu için derin dalışlarda daha çok %80 helyum, %20 oksijen ile normal solunuma daha uygun bu tüpler kullanılıyor.
Bu tüplere HeliOx tüpler deniyor.
Gerçi bu tüplerin de dalgıçların geçici olarak ses incelmesi yaşamaları gibi küçük bir sorunları var.
Bildiğiniz gibi helyumun ses tellerimiz üzerinde sesimizi inceltme gibi bir etkisi var.
Eğlence programlarında helyum solunarak konuşturulan konukları hatırlıyorsunuzdur sanırım.
Sesin incelmesi vurgun yaşamaktan daha iyidir tabii ki.
Bu arada bu toksik etkileri azaltmak için içinde biraz azot, biraz helyum ve biraz oksijen olan dalış tüpleri de var. Böylece yüksek orandaki oksijenin yakıcı etkisi azaltılırken, azotun vurgun etkisi de içine helyum katılarak azaltılmış oluyor.
Bu tüplere Trimix tüpler deniyor. Bu tüpler genellikle TM 18/45 gibi semboller ile işaretleniyor. Yani bu örnek tüpte %18 oksijen ve %45 oranında helyum var demek. Kalan %37 ise azot ile dolu anlamında.
***
Peki helyum dışında, ses sorunu da yaşamayacağımız başka gaz kullansak olmuyor mu?
Farklı gazlarla doldurulmuş başka tüpler de var tabii ki. Ancak azot yerine her türlü gaz kullanmak mümkün değil.
Karbonmonoksit, karbondioksit, argon, hidrokarbonlar dalış tüplerinde istenmeyen gazlar.
Çok derin dalışlarda mesela hidrojen gazı kullanılabiliyor. Ancak bu tüplerde hidrojen oranının çok dikkatli şekilde ayarlanması gerekiyor. Çünkü %4-%5 oranında oksijen hidrojenin patlamasına yeterli oluyor.
Neon da helyum gibi oldukça emniyetli bir gaz (NeonOx tüpler!), hem helyum gibi ses incelmesine de sebep olmuyor. Ancak neon oldukça pahalı bir gaz. Bu yüzden genellikle sanayi dalışlarında kullanılabiliyor.
Kısacası dalış sporu ile ilgilenenler bu farklı dalış tüplerinden haberdardırlar muhtemelen, ancak genel kültür olarak bu bilgiler benim de hoşuma gitti.
Bir gün olur da dalış yapmaya heveslenirsem bileyim istedim.
***
Tabii Ahmed Gabr bu derinliğe tüp ile dalmış.
Serbest dalışta tüpsüz olarak en derine dalan sporcu ise Fransız Arnaud Jerald, 122 metreye dalarak dünya rekorunu şimdilik elinde tutuyor.
Dalış sporu çok farklı kategorilerde yapılıyor. Ağırlık yardımı ile dalış yapanlar var, belli bir derinliğe en hızlı dalanlar var. Yani kategoriler çok çeşitli.
Ülkemizden de ünlü sporcular var. Dünya rekoru olan sporcularımız da var.
Bunlardan biri de sevgili Şahika Ercümen. Şahika en son 26 Ekim 2021'de paletsiz değişken ağırlık kategorisinde 100 metreye dalarak dünya rekoru kırmış. Bu rekorunu Kaş’da gerçekleştirmiş.
Takip ettiğim ve takdir ettiğim sporculardan biri. Hem bir yandan da derinlerde çok güzel videolar çekiyor.
Tavsiye ederim, siz de takip edin kendisini.
Moskova’dan herkese sevgi ve saygılarımla.