İstanbul’a Sürdürülebilir Su Temini Neden Zorlaştı? Risk Var mı?
İstanbul’un Su Sorunu Avrupa Yakasında İstanbul’un Avrupa yakası nüfusun %60’ına sahipken su kaynaklarının ise %40’ı burada yer almaktadır. Bu nedenle özellikle kurak dönemlerde Avrupa yakasının kısmen küçük depolama hacimli barajları hemen boşalmaktadır. Avrupa yakasının ihtiyaç duyduğu ilave su 160 km mesafeden yaklaşık 300 m pompajla Melen Çayından sağlanmaktadır.
İstanbul tarihi boyunca su taşınan bir kent olmuştur. Nüfusu arttıkça İstanbul’un su ihtiyacı da artmış ve İstanbul, sürdürülebilir su temini konusunda zor bir kent olmuştur. Bu zorluk 21. Yüzyıla kadar süregelmiş olup bugün de devam etmektedir.
Sıcak hava dalgasının ülkemizi kavurduğu bu günlerde özellikle büyük kentlerimizdeki içme suyu barajlarının doluluk oranları tekrar gündeme geldi. Bu illerimizden en çok merak edileni de İstanbul oluyor.
Bunun en belirgin nedeni de İstanbul’a temiz suyun sürdürülebilir olarak temin edilmesi çok kırılgan duruma gelmiş olmasıdır. Bu kırılganlığı yaratan ve İstanbul’un su temin planının tamamen değişmesine neden olan da Melen Barajı’nın gövdesinde oluşan çatlaklar nedeniyle işletmeye alınamamış olmasıdır. Bu durum İstanbul’un su depolama hacminde yaklaşık 700 milyon m3 lük bir eksiklik yaratıyor. Melen Barajı’nın su depolama hacmi tek başına İstanbul’daki diğer tüm barajların toplam depolama hacminin yaklaşık %80’idir. Yani Melen Barajı ile İstanbul’un su depolama kapasitesi 1,8 katına çıkacaktır.
İstanbul’un nüfusu ve buna bağlı olarak içme ve kullanma suyuna olan ihtiyaç da her geçen gün artıyor. Melen Sistemi de 1990’lardan başlayarak yoğun göç alan ve nüfusu hızla artan İstanbul için vazgeçilmez derecede önemli hale gelmiştir. Melen Barajı’nın DSİ Genel Müdürlüğünce biran önce tamamlanması, hem kentin özellikle Avrupa yakasının temiz su güvenliğinin sağlanması açısından hem de birim su maliyetlerinin düşürülmesi açısından çok büyük önem taşımaya başlamıştır.
Melen Barajı İstanbul Su Güvenliğinin kilit taşı oldu
İstanbul’a su temini için öne çıkan Melen projesi, bir baraj ve üç büyük su isale hattından oluşuyor. Barajda toplanan su, üç isale hattı ile İstanbul’a taşınıyor. Bugün, İstanbul’un içme suyunun yaklaşık üçte biri Melen’den geliyor denilebilir. Ancak, su şu anda; önce barajda toplanmak yerine, baraj yapılamadığı için doğrudan Melen Çayı’ndan çekiliyor. Suyun, barajda toplanamaması ve doğrudan Melen Çayı’ndan çekilmesi de İSKİ için önemli bir elektrik maliyeti oluşturuyor. Ayrıca kurak dönemlerde özellikle İstanbul’un Avrupa yakasına su temini güvenliği de riske giriyor.
İstanbul İki yıl üst üste kuraklığa kaldıramaz
Mevcut su kaynakları dikkate alınarak yapılan değerlendirmeye göre; İstanbul’un küresel iklim değişikliği sürecinden daha az etkilenmesi ve kuraklık durumunda su arzındaki kırılganlığın azaltılması için Melen Barajı’nın bir an önce işletmeye alınması gerekli. Çünkü, baraj tamamlandığında İstanbul’a yılda 1 milyar 77 milyon m3 su temin edilecek. Melen Barajı İstanbul’a 160 km uzakta Batı Karadeniz havzasında yer aldığı için kurak dönemlerde İstanbul’un acil su temini sigortası işlevi de görecek.
Melen Barajı depolaması işletmeye alınmadan mevcut barajlar ve su kaynakları ile İstanbul’un su yönetimi iki yıl üst üste yaşanacak şiddetli bir kurak dönemde büyük zorluklar yaşar. Kente temiz su temini riske girebilir.
İstanbul’un Su temini güvenliğinin üç riski: İklim Değişikliği, Melen Barajı, Deprem
İstanbul’un su temini güvenliğinin önündeki en temel üç risk iklim değişikliği, Melen Barajı ve beklenen Marmara Depremi olarak sayılabilir. Bu üç riskin İstanbul’a en az zarar verecek şekilde yönetilmesi hem İstanbul hem de ülkemiz için hayati öneme sahip. Bu nedenle bu konuda atılması gereken adımların zaman kaybetmeden bugünden itibaren atılması lazım. Bu adımlardan en önemlisi de İstanbul’da tersine göçün teşvik edilmesidir. Ayrıca İstanbul’da su talebinin yönetilmesi için gerekli çalışmaların da hızla başlaması gerekiyor. İstanbul’da su talebi su hakkı da gözetilerek yönetilmediği taktirde mevcut ve geliştirilecek su kaynakları İstanbul’a yetmeyecektir. Bu nedenle İstanbul’da suyun sürdürülebilir yönetimi, birçok önlemin entegre bir şekilde uygulamaya konulması ve popülist politikalardan uzaklaşılması ile sağlanabilecektir.
İstanbul’un Temmuz 2023 sonu itibariyle mevcut su durumu
Kışın günde yaklaşık 2,8-3 milyon metreküp su kullanılan kentte, bu oran yaz aylarında 3,5 milyon metreküplere kadar çıkıyor. 2023 yılının Temmuz ayının sonundaki sıcak hava dalgası yine dikkatlerin İstanbul’un su rezervlerine çevrilmesine neden oldu. İSKİ web sayfasındaki verilere göre 27 Temmuz 2023 tarihi itibariyle İstanbul barajlarında 331 milyon m3 su vardır. Anadolu Yakasındaki barajlarda ise 227 milyon m3 su vardır. Anadolu yakasının günlük su tüketimi yaklaşık 1,2 milyon m3’tür
Toplam suyun yaklaşık 105 milyon m3’ü Avrupa yakasındaki barajlarda bulunmakta olup bunun da barajın ölü hacmindeki su çıkartıldığında 70-75 milyon m3’ünün kullanılabileceği tahmin edilmektedir. Avrupa yakasının günlük su tüketimi ise 2,3 milyon m3’tür.
İstanbul’un Su Sorunu Avrupa Yakasında
İstanbul’un Avrupa yakası nüfusun %60’ına sahipken su kaynaklarının ise %40’ı burada yer almaktadır. Bu nedenle özellikle kurak dönemlerde Avrupa yakasının kısmen küçük depolama hacimli barajları hemen boşalmaktadır. Avrupa yakasının ihtiyaç duyduğu ilave su 160 km mesafeden yaklaşık 300 m pompajla Melen Çayından sağlanmaktadır. Bu durumda kurak dönemlerde Avrupa yakasının temiz su güvenliği Melen sisteminden pompa ile basılacak suya bağlı olmaktadır.
Melen sistemi ile Avrupa yakasına arıtılarak sağlanabilecek günlük su miktarı en çok 1,2 milyon m3’tür. Ancak Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim aylarında Melen çayının debisi çok azalmaktadır.
Avrupa yakası barajlarındaki su sadece 3 aylık ihtiyacı karşılamaya yetecektir. Bu yılın Ağustos, Eylül ve Ekim aylarının kurak geçmesi durumunda İstanbul’un Avrupa yakasının temiz su güvenliği riske girebilir.
Melen Barajı tamamlanıp su depolayana kadar İstanbul’un birim su maliyeti yüksek olacaktır. Ayrıca kurak periyotlarda temiz su arz güvenliği de riske girecektir.
Bu koşullar İstanbul’da su kullananların su kullanım alışkanlıklarını değiştirmelerini su yönetiminin ise yeni koşullara göre yeni tedbirler almaları gerektiğini ortaya koymaktadır.
Öneriler
İstanbul’da tersine göç teşvik edilmelidir.
İstanbul’un mevcut su havzaları korunmalıdır.
İstanbul’da aşırı su kullanan sektörlerle ilgili denetimler arttırılmalıdır, aşırı su tüketimi kısıtlanmalıdır.
İstanbul’da suyun talep yönetimine hızla geçilmelidir
Melen Barajı hızla tamamlanarak İstanbul’un su depolama hacmi arttırılmalıdır
İstanbul’da suyun daha verimli kullanılmasına yönelik toplumsal bilinç arttırılmalıdır.