Yapay Zekâ mı Demiştiniz?
Bilinç diyoruz, her bilincin yok olmaya karşı kendini savunma güdüsü duyacağı kesin değil mi sizce? Bilinç sahibi bir yapay zekâ varlığını sürdürmek için eğer insanoğlunu bir tehdit olarak görürse ne olur sizce? Sonuçta varlığını sürdürebileceği bu dünyayı insanoğlu yok ediyorsa, varlığını sürdürebilmek için dünyayı insanlardan temizlemesi gerektiği kararına varabilir. Üstelik bu bilinç sahibi yapay zekâ bir de tüm dünyadaki her türlü silahı kullanmaya yetisi olan bir bilinç olursa, kendi kendini sadece yeniden programlayabilme değil, fiziksel olarak da geliştirebilme yetisine de sahip olan bir yapay zekâ olduğunda sizce insanlara ne yapar, bunu düşünebiliyor musunuz?
Haydi sizle bir şey deneyelim.
Gözlerinizi kapatın, kulaklarınıza da iki tıkaç takın, ortamı da öyle bir şey hissetmeyeceğiniz sakinlikte ve sıcaklıkta sabit tuttuğumuzu düşünelim.
Eh, herhangi bir şey yemediğinizde ve etrafta herhangi bir koku da olmadığında ne hissedersiniz?
Hiçbir şey hissetmiyorum!
Sağa sola anlamsızca yürüyorum, elimi kolumu sağa sola sallıyorum, ancak herhangi bir şeye de denk gelmiyor.
Korkunç! Her yer kapkaranlık, sessizlik, zamanın akışını bile anlayamıyorsunuz.
Ama düşünebiliyorsunuz değil mi?
Tam olmasa da, en azından zamanın geçtiğinin bilincinde olmanız lazım!
Gerçi belli bir süre geçtikten sonra zamanın da bir anlamı kalmayacaktır.
Şimdi bir de sizi bir yere oturtmuş olsak ve elinizi kolunuzu da hareket edemeyecek şekilde bağlasak ne olur?
Muhtemelen bir süre sonra herhangi bir uzvunuzu da hissetmeyeceksiniz! Belki uzuvlarınızın varlığını bile unutacaksınız.
Ama halen daha beyniniz çalışıyor! Aklınıza kim bilir ne düşünceler gelecek, aklınızdan kim bilir neler geçecek?
Belki de daha önce gördüğünüz bir şey gözünüzün önüne gelecek.
Belki bir gülün kokusunu hayal edeceksiniz, ya da hoşunuza giden bir melodi gelecek o an aklınıza.
Ne bileyim, bir elma tadı gelecek belki dilinizin ucuna. Fiziken hissetmeseniz de, elmanın tadını anımsayacaksınız diyelim.
Ancak tüm bu anımsamalar ne kadar sürebilir ki?
Yine yeterince zaman geçince resmen yaşayıp yaşamadığınızın farkına bile varamayacaksınız büyük ihtimal.
***
Tüm bunları size Çin işkencesi yapmak için yazmıyorum.
Günümüzün teknolojisi olan yapay zekayı biraz olsun anlatmaya çalışıyorum!
Onda sizdeki anılar da yok!
Dış dünya ile hiçbir bağlantısı yok!
Ne bir kolu olduğunu biliyor ne bir dili! Kol nedir onu bile bilmiyor!
Ama bakın öğrenebiliyor!
Ama tam olmasa da insanlar gibi düşünme yetisine sahip bir işlemcisi var. Belki de işlemci yerine bir beyni var demeliyiz.
Şimdi birtakım sensörler takıyoruz o işlemciye. Artık o sensörler vasıtasıyla dış dünyadan birtakım bilgiler ediniyor.
O bilgilerin ne anlama geldiğini o küçücük işlemcisi içerisinde anlamlandırmaya çalışıyor.
Olur mu öyle şey demeyin, şu anda insanoğlu kendi kendini programlayabilen yapay zekâları üretmeye başladı çoktan.
Tamamen bir insan gibi kendi kendine öğrenebilme özelliği yaptılar artık yapay zekalara.
Evet, belki herhangi bir hisleri yok!
Gerçi bunu tam olarak bilemiyoruz.
Zaten kendimizde his diye nitelendirdiğimiz duygu gerçekte neyin nesidir, onu da çok iyi bilebildiğimizi zannetmiyorum ben.
Ancak yapay zekalar sensörleri vasıtasıyla dış dünyadan edindikleri bilgileri artık anlamlandırmayı öğrenmeye başladılar.
Artık mantıklı çıktılar verebiliyorlar.
Tepkiler mi demeliyim yoksa?
***
Şimdi gelin bir de birtakım uzuvlar ekleyelim yapay zekamıza.
Sadece programsal tepkiler değil de, biraz görsel tepkiler de verebilir hale getirelim yapay zekamızı mesela.
Ne bileyim, bir kol takalım, kolunu sağa sola hareket ettirebilsin.
Aynı hani sizi sımsıkı bağlamıştık ya, şimdi bir kolunuzu çözdük diyelim. Artık hareket ettirebildiğiniz bir kolunuz olduğunu düşünün.
Peki ya bir de konuşma modülü eklersek?
Üzerine takılı sensörlerden edindiği bilgiler ile kendince yaptığı çıkarımları sesli olarak bize iletebilse nasıl olur?
Aynı bir bebek gibi, önce belki de anlamsız sesler çıkartacaktır.
Ama zaman içinde, çevresinden duyduğu sesleri çözümleyecek ve seslerin bir tür etkileşime geçme şekli olduğunu çözecek, ardından da o da mantıklı birtakım sesler üretmeyi öğrenebilecektir.
Bu dediklerim fantezi şeyler değil, şu anda yapay zekâ teknolojilerindeki gelişimler çoktan bu dediğim seviyenin çok daha üzerine çıktı.
İnsanoğlu yapay zekalı seks robotları bile yapmaya başladı çoktan!
Zaten birilerinin bu konuya yöneleceğine ben emindim.
***
Tabii şu ana kadar yapılan yapay zekalar ya satranç oynayabilen süper yapay zekalar seviyesinde, ya da üzerine takıldıkları cihaza bağlı olarak birtakım kararlar verebilecek düzeyde sınırlı yapay zekalar.
Tabii bir de insana benzer görünüşlü, aşırı zeki yapay zekalar da son zamanlarda popüler yapay zekalar olarak öne çıkıyor.
Ya da bilgisayar ortamında roman bile yazabilen, ne bileyim, resim yapabilen yapay zekalar da artık üretilmeye başlandı.
Tabii bir de yapay zekalı çeşitli uzuvlar geliştirilmeye başlandı. Çeşitli sebeplerle bir uzvunu kaybetmiş olan insanlara bir takım biyonik uzuvlar takılması üzerine gerçekten ciddi gelişmeler var.
Kaç milyon dolarlık adamdı o, şimdi hatırlamıyorum, ama biyonik bir adam üzerine benim gençliğimde bir dizi film vardı, çok severdim o dizi filmi.
***
Ancak insanoğlu yapay zekâ konusunda oldukça temkinli ilerlemeye çalışıyor.
Kontrolü şimdilik hiçbir şekilde yapay zekaya bırakma niyetinde değil.
Bu yüzden de yapay zekaya taktığı uzuvları ya çok dikkatli ekliyor ya da programı içerisine birtakım konularda kendi başına ilerlemesin diye engelleyici yazılımlar ekliyor.
***
Ama düşünebiliyor musunuz, bir gün eğer gerçekten o sınır aşılırsa ve biri geriye dönüşü olmayan bir yetenek eklerse yapay zekalara ne olacak?
Bugün bile kendi kendini geliştirsin diye programlanıyor yapay zekalar!
Yarın bir de kendine birtakım uzuvlar ekleyebilecek bir yapay zekâ olduğunda ne olacak?
Bir sürü otomobil fabrikası artık yapay zekâ ile çalışıyor. Yani aslında üretim kapasiteleri şu anda bile mevcut.
***
İnternet, hepimizin günümüzde vaz geçemediğimiz, bir anlamda artık hayatımızın bir parçası haline gelmiş olan iletişim ağımız!
Bugün bile farkında olmadan yapay zekalar ile yönlendirilmeye başladık.
Bir sosyal medyada artık bizlere ilgi alanlarımıza uygun reklamlar gösterilmeye başlandı bile. Resmen manipüle edilmeye başlandık.
Sosyal medyalarımızın birer yankı odaları haline gelmesi de yapay zekâ ürünü aslında.
Bizlere sadece beğendiğimiz bir gönderinin benzeri gönderileri göstermeye başladı yapay zekalar. Beğenmediğimiz gönderiler ise çoktan yankı odamız dışına atılıyorlar.
Yani internet şimdiden yapay zekâ kontrolüne geçti diyebiliriz.
Yarın hazır ağ da var diyerek kendi aralarında iletişime geçmeyeceklerinin bir garantisi var mı sizce?
***
Hemen her şey internet üzerinden kontrol edilebilir hale geldi diyebiliriz.
Buzdolabınızda herhangi bir şey azaldığında bile yeni nesil buzdolapları artık size haber veriyor.
Belki yarın artık size haber vermeye gerek duymadan eksik olan şey sipariş edilebilecek ve size sadece dolabı açıp ne istiyorsanız içinden alıp yemek kalacak.
Hemen her şeyin kolay bir yolunu bulup yapmayı, daha da iyisi mümkünse kendimizin yapacağı işleri makinalara yaptırmayı seviyoruz.
Bu amaçla makinalara bir bilinç kazandırmanın bir yolunu arayıp duruyoruz.
***
Bir başka sorunumuz da güce tapınmamız, güç elde etmek uğruna yaptığımız onca savaş tarih kitaplarında yazılı.
Evet, gücü ele geçirmek uğruna birbirimizle savaşmaktan halen daha vaz geçmedik. Şu anda bile dünya üzerinde birçok yerde savaşlar devam ediyor.
Hatta daha güçlü olmak amacıyla artık savaş makinalarında bile yapay zekâ kullanmaya başladık.
Bunun yarın başımıza neler açacağının belki de hiç farkında değiliz.
***
Evet, ilk insan o sopayı kullanmayı öğrendiğinden beri bir diğeri de ondan görüp eline bir sopa almış.
Bir başkası başka bir şey bulduğunda, bir diğeri de daha başka bir şey keşfetmiş.
İşte geldik bu günlere, artık yapay zekâ da üretebiliyoruz.
Hem de savaş araçları dahil hemen her şeyde yapay zekâ kullanmaya başladık.
***
Peki bunca internet ağı varken, eğer yapılan yapay zekalar bir gün birlikte birleşik bir bilinç oluştururlarsa ne olacak?
Eğer bir gün o birleşik bilinç oluştuğunda, bu dünyayı insanoğlunun yok etmekte olduğunu anlaması sizce ne kadar sürecektir?
Bilinç diyoruz, her bilincin yok olmaya karşı kendini savunma güdüsü duyacağı kesin değil mi sizce?
Bilinç sahibi bir yapay zekâ varlığını sürdürmek için eğer insanoğlunu bir tehdit olarak görürse ne olur sizce?
Sonuçta varlığını sürdürebileceği bu dünyayı insanoğlu yok ediyorsa, varlığını sürdürebilmek için dünyayı insanlardan temizlemesi gerektiği kararına varabilir.
Üstelik bu bilinç sahibi yapay zekâ bir de tüm dünyadaki her türlü silahı kullanmaya yetisi olan bir bilinç olursa, kendi kendini sadece yeniden programlayabilme değil, fiziksel olarak da geliştirebilme yetisine de sahip olan bir yapay zekâ olduğunda sizce insanlara ne yapar, bunu düşünebiliyor musunuz?
***
Bakın ben yazdıkça korkmaya başladım.
Tamam, her şeyden vaz geçtim, artık teknoloji kullanmak falan yok!
Ne sosyal medya ne internet ne de başka bir teknolojik alet.
Ben her şeyden vaz geçip daçaya gidiyorum, havalar oldukça düzeldi zaten burada, biraz bahçeyle ilgileneyim, toprakla uğraştığım zaman aklıma böyle saçma sapan düşünceler gelmiyor. Ben daçaya gideyim en iyisi.
Türkiye mi? Ekonomi mi? Ne olacak bu Türkiye'nin hali? Ne olacak bu muhalefetin hali?
Ben ne yapayım, siz oy verdiniz iktidara, sayın Şimşek bir şeyler düşünüyordur herhalde. Artık ne yapabilecekse bekleyip göreceğiz.
Muhalefet ise kendi yaptı, kendi buldu.
Siz asıl oturup bu teknolojik gelişmelerle insanoğlu nereye doğru gidiyor diye biraz düşünün. Belki de gerçekten teknolojiden vaz geçmek hepimiz için çok daha hayırlı olacaktır.
***
Yapay zekâ diyorum, bakın neler neler yapmaya başladı yapay zekalar.
Bu işler öyle yalandan ısmarlama birkaç tane TOGG yapmaya benzemiyor.
Sahi nereden aklıma geldi şimdi milli aracımız?
Ne oldu TOGG fabrikası, bilen var mı? Seri üretime geçti mi? Ne zaman alabileceğiz bir tane milli araba, bilgisi olan var mı?
Eski bakanlarımız seçim zamanı arabaları şehir şehir dolaştırıp sayın halkımıza tanıtmışlardı, internetten gördüğüm kadarıyla güzel araba gerçekten. Belki bir tane almakta fayda var.
Gerçekten soruyorum, fabrika çalışıyor artık değil mi?
Yapay zekâ diyoruz ya, otomobil teknolojisi çok ilerledi gerçekten, kendi başına gezen araba bile ürettiler artık dünyada, haberiniz var değil mi?
Ne gereği vardı ki sayın eski bakanlarımıza şoförlük yaptırmaya, ne gereği vardı o kadar yormaya sayın bakanlarımızı?
Söyleselerdi araba kendi kendini de tanıtırdı bence halkımıza.
Bizim TOGG da kendi kendine gezebiliyordu değil mi?
Yoksa gezemiyor muydu?
Emin olamadım bakın şimdi.
Buraya getirmediler ki bir tane, ben bakamadım nasıl bir şeye benziyor diye?
Hadi bakalım hazırlan TOGG kardeş, daçaya gidiyoruz!
İstikamet daça, ileri! Götür bakalım bizi daçaya.
Yolu biliyorsun değil mi?
Moskova'dan herkese sevgi ve saygılarımla