Marjinal Olmak, Marjinal Kafa Yapısını Anlamak
Şakası bir yana marjinal olmak kötü bir şey olmamalı bence. Toplumun dinamizmi marjinallikten besleniyor çünkü. Ortada aykırılık yapan birileri olacak ki, aykırı olmayanları ayırabilesin. Başka nasıl olur anlayacaksın kim aykırı davranıyor, kim davranmıyor.
Bu aralar gündemde olan bir sözcük marjinal.
Nereden çıktı şimdi, niye gündeme geldi, kim kime ne zaman, nerede ve niye dedi, bu konulara girmeyeceğim, çünkü sanırım hepimiz bu detayları biliyoruz. Bu sözü söylediğini ise halka açık bir konuşmada söylediği için biliyoruz.
Evet, söylenilen söz ya da yapılan itham marjinal!
Şahsen aradan bunca zaman geçmesine rağmen ülkede değişen bir şey olmaması, defalarca benzer şeyleri görüyor olmak inanın yoruyor beni, ama dedim ya, olayın sebeplerine girmeyeceğim.
Evet, gelin bugün marjinalliği inceleyelim.
Nedir marjinal?
Öncelikle içinde “j” harfi geçtiğine göre Fransızca bir sözcük gibi geliyor kulağa.
Evet, etimolojik sözlükte dilimize Fransızcadan geçtiği yazılmış. Ama diğer yandan bu sözcük de gerçek Fransızca bir sözcük değil. Birçok diğer Fransızca sözcükler gibi bunun da kökeni Latinceye dayanıyor.
Marginalis!
Bu da Latincesi.
Margo, margin, yani kenar sözcüğünden türemiş, kenara ait, asıl konuya dahil olmayan, bir kitabın dış kenarına yazılan notlar veya süsleme demekmiş.
Tabii ikinci bir anlamı daha var, bizdeki genel kullanımı olan toplum düzeni dışında kalan anlamına da geliyormuş.
Hatta TDK’da çok daha koşa bir tanım kullanmışlar. Aykırı demişler.
Yani?
Aykırı işte, alışılmışa, doğru olarak kabul edilene uygun olmayan, hilâf, muhalif. Yani toplumda yaşayış biçimiyle uçta olanlar. Herkesin yaptığını yapmayan kişi veya kişiler! Marjinaller!
Marjinal bu demekse çok da kötü bir şey değilmiş diyebilirim.
Mesela liderlik herkesin yaptığı bir şey değildir, daha çok toplumun geneli bir liderin peşinden gitmeyi tercih eder.
Demek ki liderlere de marjinal insanlardır diyebiliriz.
***
Bakın işte bu noktada çok ironik bir durum çıkıyor ortaya.
Toplumumuzun lideri kim şimdi?
Bildiniz! İşte tam da o!
Biraz ironik olmuş o zaman.
Hem kendin marjinal olacaksın hem de insanları marjinal diye itham edeceksin…
Gerçekten ironik olmuş.
Kişi karşısındakini kendi gibi bilirmiş diye boşuna dememişler demek ki.
***
Şakası bir yana marjinal olmak kötü bir şey olmamalı bence. Toplumun dinamizmi marjinallikten besleniyor çünkü.
Ortada aykırılık yapan birileri olacak ki, aykırı olmayanları ayırabilesin. Başka nasıl olur anlayacaksın kim aykırı davranıyor, kim davranmıyor.
***
Bakın buradan aklıma bambaşka bir şey geliyor.
Herkes aynı şekilde davranıyor olsa neyin doğru neyin yanlış olduğunu nasıl anlayacağız?
Ya toplum hep birlikte bir yanlış içindeyse?
Aykırılıklar yapan olacak ki düşüneceksin, niye acaba bu aykırılığı yapıyorlar diye!
***
Ülkenin enerji kaynaklarına ulaşmasını istemiyorlar!
Milli ve yerli kaynaklarımızı kullanmaya çalışıyoruz, onca döviz harcayıp ithal enerji mi satın alalım yani?
Tamam da bir de pire için yorgan yakmak diye bir tabir vardır.
Yanlış olan nedir? İtiraz neyedir?
Ormanları katlediyorsunuz!
Ama fidan da dikiyoruz!
Oradan çıkarılacak kömüre ihtiyacımız var!
Kömürü enerji elde etmek için kullanacağız, kömür yakıp size elektrik vereceğiz!
Kısaca konu bu tema üzerine dönüyor.
Çevre köylüler ormanı katletmeyin diyor, devlet ise kömür çıkartacağım diyor. İtiraz edenler ise marjinalsiniz diye itham ediliyorlar.
***
Devlet ile toplumun birbirini anlamamasının bir örneği daha, toplumun tümü değil tabii ki, bir kesimi. Devlete göre marjinal olan bir kesimi!
Kim haklı?
Kimine göre devlet, kimine göre orada yaşayan köylüler.
***
Peki bu kadar birbirini anlayamayan bir toplum ile nereye kadar gidebileceğiz?
Sanırım konu birbirini anlamamaktan daha öte bir şey.
Konu kimin haklı, kimin haksız olduğu değil bence.
Konu benim dediğim olacak dayatması!
Güç bende, öyleyse ben nasıl diyorsam öyle olacak dayatması.
Yani konu ne oradaki kesilen ağaçlar ne de çıkarılacak kömüre olan ihtiyaç. Güç gösterisi!
Yoksa istenseydi mantıklı başka çözümler bugüne kadar çoktan bulunabilirdi.
***
Peki yapılabilecek bir şey var mı?
Bugün Akbelen, yarın başka bir yer, fark eder mi?
Eğer alınan bir karara itiraz ediyorsan dün terörist diye itham ediliyordun, bugün daha yumuşak bir itham altındasın, marjinal!
Hadi hepimiz marjinaliz diyelim, ne fark edecek ki?
Doğrusunu isterseniz ülkece çivisi çıkmış bir vaziyetteyiz, bu saatten sonra inanın fark etmiyor.
Baştakilerin imana gelmesini bekleyeceğiz, toplumun bilinçlenmesini, başa modern bir ülkenin hakkettiği yöneticileri seçmesini bekleyeceğiz.
Bu ne kadar mı sürer? Bilmiyorum, belki bir yüzyıl, belki daha da fazla.
Bu toplumu dönüştürmek o kadar kolay değil. Çok şeyin değişmesi lazım.
Teslim yani?
Hayır, onu demiyorum. Marjinallikse hepimiz marjinaliz! Sonuna kadar aykırılığa devam.
Moskova’dan herkese sevgi ve saygılarımla.