Amerikan Kullanıcıları F-35 Uçağından Memnun mu?
ABD; F-35A kullanıcısı Hava Kuvvetleri, F-35C kullanıcısı Deniz Hava Kuvvetleri ve F-35B kullanıcısı Deniz Piyadeleri Hava Kuvvetleri; F-35 Uçağının Performansından Memnun Değiller! Üstelik yeni bir “Ara Uçak” arayışındalar! F-36A Kingsnake telaffuz ediliyor.
ABD; F-35A kullanıcısı Hava Kuvvetleri, F-35C kullanıcısı Deniz Hava Kuvvetleri ve F-35B kullanıcısı Deniz Piyadeleri Hava Kuvvetleri; F-35 Uçağının Performansından Memnun Değiller! Üstelik yeni bir “Ara Uçak” arayışındalar! F-36A Kingsnake telaffuz ediliyor.
Malumunuz F-35 Uçağının üretim ortağı ülkelerdendik. Rus S-400 Hava Savunma Füze Sistemi alımımız sebebi nedeniyle; CAATSA yaptırımları kapsamında ortaklığımıza ve uçaklarımızın teslimatına ABD Kongresi engel oldu. Yatırdığımız paranın karşılığında bir miktar F-16 Blok 70 Viper yeni uçak ve mevcut uçaklarımızdan bazılarını Viper seviyesine çıkaracak modernizasyon kit’leri alacağız. O proje de biraz sürüncemede bırakıldı ve bizi oyaladılar ancak, önünde sonunda olacak gibi görünüyor.
Baştan söyleyeyim F-35’in görünmezlik (stealth) kabiliyetinin S-400’ler tarafından ortadan kaldırıldığı yada sınırlandırıldığı nedeniyle CAATSA yaptırımlarına tabi olmamız bana uydurma bir gerekçe gibi gelmişti. Yani, bu bahane olmazsa başka bir bahane ile bizi F-35 programından çıkartırlardı diye değerlendiriyordum ama şimdi bazı etkili ve güvenilir açık kaynaklardan ele geçen bilgilere göre; Sam Amca’nın S-400’ler konusundaki teknik kaygılarının doğru olma ihtimali yükseliyor. Yani S-400’ler F-35’lerin “yumuşak karnını biliyor gibi!”
Geçtiğimiz yılda ABD Hava Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı (USAF Komutanı) General Charles Brown Jr., USAF envanterine F-22 ve F-35 arasına yeni nesil bir uçak daha koymaları gerektiğini ve bu ihtiyacın çok bısa süre içerisinde karşılanmasını istediklerini, sonucun; pahalı "beşinci nesil" F-22'ler ve F-35'ler ile ucuz "eksi beşinci nesil" (-5’inci Nesil veya 4+++ Nesil de diyebiliriz) jetlerin “yüksek-düşük” karışımı olacağını açıkladı. (Jet Uçak Nesilleri/Jenerasyonu için Bknz. Ref.-1)
USAF Komutanına ve önde gelen bazı ABD askeri havacılık otoritelerine ve uzmanlarına göre; yeni bir uçak ihtiyacının tedariğinde rol almasını istedikleri kabiliyetler ve aslında temel gerekçeler; çok süratli ve etkili bir tasarım ve geliştirme süreci (hatta bir yıldan uzun olmamalı tarzında jet uçak çağı için rekor seviyede bir süre talebi...), satın alınabilirlik (düşük maliyet) ve yeni teknolojiyi daha sonraki bir tarihte dahil etme yeteneğidir, yani bu yeni uçak zaman içerisinde, ihtiyaca göre model yükseltmeye uyumlu ve elastik olmalıdır. Havacılık uzmanlarına göre; "F-35 bir Ferrari, F-22 bir Bugatti Chiron’dur ama ABD Hava Kuvvetlerinin bir Nissan 300ZX'e acil ihtiyacı vardır”!
F-35 aslında bir Nissan 300X olacaktı; müşterek bir darbe (strike) uçağı görevini üstlenecekti, yani çok az konfigürasyon değişiklikleri ile bu uçağı hem hava kuvvetleri hem deniz hava kuvvetleri ve hem de deniz piyadeleri hava kuvvetleri kullanabileceklerdi. Bu üç varjantın uçak sistemlerinin %80’i aynı olacak ve bu da bakım-idame safhasında son derece etkin, verimli ve ekonomik bir lojistik destek imkanı sağlayacaktı. Hatta tüm bu lojistik destek ağı Lockheed Martin’in Forth Worth-Teksas’daki tesislerinden yürütülecek ve yönetilecekti. ABD dışı kullanıcılar açısından en büyük risk uçağın lojistik desteğinin kilidinin ABD’nin elinde olmasıydı.
Uygun tedarik fiyatlı, maliyeti düşük ama sürati yüksek bir idame işletme kolaylığı sağlayacaktı.
Düşük Bakım Konseptine (Low Maintenance Concept) sahip bir uçak olacaktı.
ABD devleti ve LM Aero Şirketi (O zamanlar General Dynamics) 1990’ların başınnda F-35’e dair son derece pempe ve partnerlerin ve müşterilerin gururlarını okşayan konseptler, çözümler sunuyorlardı.
ABD’nin amacı; F-35 ile de F-16’da yakaladıkları muazzam ihracat başarısını yakalamaktı.
Ama 20 yıllık tasarım ve geliştirme süreci içerisinde hem başta ABD Hava, Deniz ve Deniz Piyade Hava Güçleri olmak üzere, diğer ortakların ve tasarımcı Lockheed Martin Firmasının da girdileri ile ortaya Nissan 300X yerine bir Ferrari 812 GTS çıktı.
ABD hava gücü otoritelerine göre; "Ferrari'niz ile her gün işe gidip gelemezsiniz, günlük ihtiyaçlarınız için bu aracı kullanamazsınız. Ferrari’nizi sadece pazar günleri araç sürüş keyfinizi tatmin etmek veya çok önemli bir sürüş yeteneği ve kapasitesi gereken durumlarda kullanırsınız. Yani bu bizim “yüksek seviye savaş uçaklarımızın hepsini düşük seviye hava görevi için de kullanamayacağımız anlamına gelmektedir.”
Bu da aynen F-22’de olduğu gibi F-35’de de siparişlerin azaltılacağı sinyalini vermektedir, ancak diğer müşterileri ve potansiyel müşterileri rahatsız etmemek için bunu yüksek sesle telaffuz etmemeye çalışmaktadırlar. İyi de; F-35’den memnuniyetsizliği ABD Hava Kuvvetleri Komutanı dahi telaffuz ediyorsa daha yüksek hangi seviyede telaffuz edilmesini beklemek gerekir? Ha...Bir önceki ABD Başkanı F-35 Projesinden memnuniyetsizliğini açıkça belirtiyordu...Kaldı ki, eski ABD başkanının özellikle fiyat artışları ile ilgili bu aşırı memnuniyetsizliğinden sonra; proje hızlandırılmış, maliyetler düşürülmüş, müşteri memnuniyeti artırılmıştır. Ayrıca eski başkan, bu uçağa ait tüm komponentlerin ABD sınırları içerisinde üretilmeleri konusunda da ısrarlıydı, yani biz dahil diğer partnerlerin projeden aldıkları pay kapsamında bir çok komponentin ABD dışında üretiliyor ve üretilecek olmasından son derece rahatsızdı.
Forbes ve Populer Mechanics gibi ciddi yayın organlarında F-36A Kingsnake adlı bir ara uçak çözümü projesinden bahsedilmektedir ama böyle bir projeden ABD hükümeti açık kaynaklarında bahsedilmemektedir. Yani henüz ortada resmi olarak böyle bir yeni uçak (daha doğrusu ara çözüm uçağı) projesi veya talebi yoktur.
Benim için USAF Komutanının memnuniyetsizlik beyanından daha ciddi, değerli ve önemli olan ve F-35 memnuniyetsizliğini vurgulayayan ve 2021 tarihinde rapor şeklinde sunulan iki çalışma da mevcuttur. Her iki çalışma sonucundaki raporlar önce halka açık olmamış akabinde (bir süre sonra, 2022’de) sanitize edilerek yani bazı bölümleri çıkartılarak, halka açık bilgi (Public Accessible Version) kapsamında yayınlanmıştır. Ancak, önceki halka açık raporlarından da anlaşılmaktadır ki, GAO 2016’dan beri F-35 programını ciddi olarak denetlemekte ve ABD Kongresine rapor etmektedir.
GAO (United States Government Accountability Office), ABD Kongre'sine, yürütme kurumlarının başkanlarına ve halka, hükümeti iyileştirmek ve vergi mükelleflerini milyarlarca dolarını tasarruf etmek için kullanılabilecek, zamanında, gerçeklere dayalı, tarafsız bilgiler sağlar. Gerekli gördüğü her hükümet projesinde mali denetim yapar. 100 yılı aşkın süredir aktif olan bir kongre mali denetim departmanıdır.
DOT&E (The Office of the Director, Operational Test and Evaluation) da F-35 Programı ile ilgili raporunun bir bölümünü halka açık olarak olarak yayınlamıştır.
Operasyonel Test ve Değerlendirme Direktörlü (DOT&E), ABD Savunma Bakanlığı'nda (DoD) operasyonel test ve değerlendirme (OT&E) konusunda uzman bir departmandır. SecDef'e, Satın Alma ve Sürdürmeden Sorumlu Savunma Müsteşarı (USD (A&S)) ve Kongre'ye bağımsız denetleme ve değerlendirmeler sunar. Muharebe kullanımındaki savunma sistemlerinin operasyonel etkinliğini ve uygunluğunu doğrulamak için, yeterli olmasını sağlamak için, büyük Savunma Bakanlığı tedarik programlarını denetler.
Ayrıca, ABD Silahli Kuvvetler Komitesi Taktik Hava ve Kara Kuvvetleri Alt Komitesi Ortak Toplantısının F-35 raporu da incelenmiş olup; ABD Kongresi ve Savunma Bakanlığına ait her üç denetim ve değerlendirme kurumu da aynı temel problemlere işaret etmekte ve ABD Kongresinş ve Savunma Bakanlığı’nı programın ciddi aksayan yönlerine dair halka açık ve halka gizli bulgulara dair bilgilendirmektedirler. Üç ABD devlet kurumunun ortak tesbitlerinin en önemlileri bu makalede özetlenmiştir.
Tespit edilen F-35 proje ve program aksaklıkları:
1. Pek iç açıcı olmayan, hatta berbat seviyedeki F-35 Filo Performansı.
a. F-35 programı, bazı güvenilirlik (reliability) kategorilerinde birkaç marjinal iyileştirme yaşarken, genel eğilim, filonun performansının Savunma Bakanlığı standartlarının altında kaldığını ve hatta bazı kategorilerde daha da kötüye gittiğini gösteriyor.
b. Test raporunun kamuya açık olmayan versiyonuna göre, F-35 uçaklarının kullanılabilirlik/mevcudiyet oranları 2021'de "stabil hale geçti" (plateaued) ve ardından Haziran ayından itibaren düşüşe geçti. Üç ABD Hava Gücü (USAF ve NAVAIR Hava Güçleri), %65'lik bir kullanılabilirlik oranı (faaliyet oranı) hedefi belirledi. Bir uçak filosu için %65 faaliyet oranı düşük bir çıtadır, çünkü diğer jet savaş uçakları için %75 ila %80 faaliyet oranları kabul edilen standarttır. F-35A, F-35B, F-35C için 2021 yılında filo genelinde ortalama kullanılabilirlik/tam göreve hazırlık faaliyet oranı %26,16’dir. Bu ABD Hava Kuvvetleri, ABD Deniz Hava Kuvvetleri ve ABD Deniz Piyadesi Hava Kuvvetleri için çok düşük bir faaliyet yüzdesi demekti.
Örnek vermek gerekirse; ABD Hava Kuvvetleri F-4 uçağını düşük kabul ettikleri %65 faaliyet oranı nedeniyle kal etmişlerdi (servisten almışlardı). Halbuki servisten aldıkları tarihten itibaren yaklaşık 20 yıl daha F-4’ü kullanabilirlerdi.
F-35 faaliyet tabloları incelendiğinde; uçağın “Tam Göreve Hazır” (FMC-Full Mission Cabpable) performans verisininin yani F-35’in kendisine tevdi edilecek tüm görevleri yapabileceğini belirtir metriks’e ilaveten “Göreve Hazır” (MC-Mission Capable) metriksi de eklenmiştir, bu performans metriks’i de uçağın emniyetle uçabileceğini ve kendisine verilen görevlerden en az birini icra edebileceğini belirtmektedir.
2021 verilerine göre; FMC değerleri F-35A için %50, F-35B için %19,5 F-35C için %9’dur. F-35A %50 faaliyet oranını yakalayabiliyorken, F-35B ve F-35C’nin durumları ciddi bir şekilde kötüdür. Adeta bu uçaklar kendilerine tevdi edilecek harekat görevinin %90’ını icra edemeyeceklerdir.
2. Çok uzun arıza giderme süreleri.
Raporun halka açık olmayan versiyonu, güvenilirlik verilerini altı ayrı bölümde sundu.Dikkat çeken hususlardan birisi; ABD Hava Kuvvetlerinin F-35A filosunun Kritik Arızalar Arasında Ortalama Uçuş Saati için standart olan 20 saatlik hedefini kaçırmakla kalmayıp, aynı zamanda gösterilen performansın yalnızca 11,2 saat olduğudur. Yani iki kritik arıza arasında en az 20 saat uçması beklenen uçak 11,2 saat uçabilmektedir. Aslinda iki kritik arıza arasında ortalama 20 saatlik uçuş bile azdır. Uçağın mevcudiyet (availability) değerleri cidden iç açıcı değildir.
3. Siber Tehditler ve Hurdaya Çıkmış Bir Lojistik ve Bakım Ağı, ALIS.
F-35 için “Siber Tehdit”. F-35 destekçileri, sevenleri; insanlara programın bir savaş uçağından daha fazlası olduğunu anlatmaktan keyif alıyorlar. "Tesadüfen uçabilen bir bilgisayar", "21. Yüzyıl Savaşındaki En Gelişmiş Bağlantı Noktası" ve "Şimdiye Kadar Yapılmış En Ölümcül, Hayatta Kalabilirlen ve Harp Meydanındaki diğer güçler ile Bağlantılı Savaş Uçağı" v.d. süslü ve abartılı kavramlar, F-35’i satmak ve korumak için kullanılan abartılı pazarlama sloganlarından sadece birkaçıdır. Bu sloganlar bir broşürde iyi görünse veya ticari yayınların sayfalarına sıçrasa da, F-35 uçağının ve yerdeki destek ağlarının birbirine bağlı doğası, nihayetinde programın en büyük kavramsal kusuru olabilir. Tüm F-35 lojistik işletim sistemi, yıllarca süren uyarılara rağmen siber saldırılara karşı tehlikeli bir şekilde savunmasız durumdadır.
ALIS ile ilgili sorunlar o kadar şiddetli hale geldi ki, Pentagon liderleri 2020'de tüm projeyi rafa kaldırmaya ve Operasyonel Veri Entegre Ağı veya ODIN adlı yeni bir bulut tabanlı sistemle değiştirmeye karar verdi.
4. ALIS’ın yerine getirilen Operasyonel Veri Entegre Ağı ODIN Lojistik Bilgi ve Destek Sisteminin de Siber Saldırılara Maruz Kalması.
DOT&E, tüm yeni bilgi sistemlerinin temel bir tasarım özelliği olarak siber güvenlikle geliştirilmesine yönelik kabul görmüş ihtiyaca rağmen, ODIN'inin de siber saldırılara dayanma becerisiyle ilgili soruların devam ettiğini bildiriyor.
ALIS siber saldırılara karşı korunamıyordu, yeni geliştirilen ODIN de siber saldırılara karşı korunamıyor.
5. Bitmeyen Test Simülatörü.
F-35 programının 2021'de durgun kalmasının en büyük nedeni, önemli bir simülasyon tesisinin tasarımcılarının ve programcılarının çalışmalarını tamamlanamamasıdır. Program ofisinin, F-35'in Rusya veya Çin gibi sofistike bir düşmanın yaratacağı ağır şekilde korunan hava sahasında savaşma ve hayatta kalma yeteneğini tam olarak test etmesi için özel bir simülasyon tesisine ihtiyacı var. Geçtiğimiz yedi yıl boyunca, Deniz Kuvvetleri liderliğindeki bir ekip, Maryland'in Donanma Hava Üssü Patuxent Nehri'nde Ortak Simülasyon Ortamı (JSE) adı verilen tesisi inşa etmek için çalıştı. DOT&E, tesisin şu anda programın altı yıldan fazla gerisinde olduğunu ve F-35 testinin tamamlanabilmesi için "önemli" çalışmaların geciktiğini bildirdi.
6. Modernizasyon Kılığına Giren Tamamlanmamış Geliştirmeler.
Ortak Program Ofisi ve Lockheed Martin, birinci, ikinci veya üçüncü program temellerinin süresi ve bütçesi içinde tamamen işlevsel bir hava aracının tüm gereksinimlerini karşılayamadığından, yetkililer basitçe tamamlanamayan çalışmaları “modernizasyon” adı ile yeniden adlandırmaya ve icra etmeye karar verdiler. Devam eden “modernizasyon” çabası, gerçekte, bir F-35'in ilk geliştirmesinin yeniden yapılmasıdır.
Yani, müşteriler; parasını ödedikleri bir süreç tamamlanamadığı için; modernizasyon adı altında aynı süreç için yeniden ödeme yapacaklar!?!...Bu ABD hükümeti için makro ekonomi açısından çok büyük sorun değildir, ABD devleti halkının vergileri ile oluşturdukları proje mali kaynağından LM firmasına bitirilemeyen işler için duble ödeme yapacaklardır ama ABD’nin parası ABD’de kalacaktır. Peki diğer kullanıcı ülkeler için bu durum nasıldır?
7. Motor Modernizasyonu Gereksinimi.
En ciddi sistem performans ve lojistik idame sorunlarından birisi de F-35’in mootoru olarak kabul edilmektedir. Uçaklar henüz yeterli sevilerde harbe hazırlık oranlarından çok uzak iken motorlarının modernize edilmesi gerekmektedir. 20 yılda motor doğru dürüst uçmamasına ragmen modernize ihtiyacına sahiptir.
8. Artan Tedarik ve İdame Maliyetleri.
2012'den bu yana, F-35'in 66 yıllık yaşam döngüsü boyunca tahmini idame maliyetleri, maliyetleri düşürme çabalarına rağmen istikrarlı bir şekilde 1,11 trilyon dolardan 1,27 trilyon dolara yükseldiği denetçiler tarafından raporlanmaktadır. ABD Kullanıcı Hava güçleri (USAF, NAVAIR) toplu olarak, program sırasında karşılanamaz olarak öngördükleri on milyarlarca dolarlık sürdürme maliyetiyle karşı karşıya kalacaklardır.
Halbuki bu maliyetlerin artmaları değil azalmaları öngörülmekteydi.
9. Yetersiz seviyedeki malzeme ikmal desteği.
ALIS’ın yetersizliğinden de kaynaklanan sebeplerden dolayı, yedek parça akışında memnuniyetsizlik had safhadadır. Parça Bekler statüdeki uçakların sayıları sürekli yüksek seviyelerdedir.
10. Gereksiz Seviyelerdeki Aşırı Gizlilik.
Federal yasa, test ofisinin gözetim listesindeki silah programları hakkında yıllık bir rapor yazmasını zorunlu kıldı. Yasa, test ofisi kongre'ye gizli bir rapor sunarsa, gizlilik seviyesi olmayan bir versiyonu da sunması gerektiğini belirtti. DOT&E, 2021 raporunun üç versiyonunu hazırladı: Gizlilik verilmiş verilmiş bir versiyon, halka açık olarak yayınlanan gizlilik derecesi verilmemiş bir versiyon ve kontrollü gizlilik derecesi verilmiş bir versiyon. Bu son sürüm, daha önce kamuya açıklanmış ve daha önceki raporlarda gizlilik derecesi verilmemiş bilgileri de içeriyordu. Bu yılki raporun kamuya açık versiyonu, F-35 programının genel bir değerlendirmesini sağlasa da, raportörler, programın 2021'de nasıl performans gösterdiğine dair tam bir resim veren birçok rakam ve ayrıntıyı halka açık rapordan çıkardı.
Operasyonel testler, düzgün yapılmamaktaydı. Eğer düzgün yapılsaydılar; zayıf motor güvenilirliği ve F-35A'nın topunun düzgün çalışmaması gibi tasarım kusurları bulunacak ve raporlanacaktı, böylece bir düşman bunlardan faydalanmadan önce düzeltilebilirlerdi.
Elbette, F-35'in radar kesiti, belirli yazılım eksiklikleri ve istismar edilebilecek diğer birçok eksiklik gibi gizlilik derecesi verilmesi gereken gereken bilgiler vardı. Ancak DOT&E'nin raporunun bu yılki halka açık versiyonundan çıkardığı ayrıntılar, potansiyel bir rakibe teknolojik bir avantaj sağlayacak türden değildi. Bunun yerine, Pentagon ve tedarikçileri için utanç verici olsa da, F-35 paydaşlarını sorunları düzeltmek için gerekli adımları atmaya zorlamak için kamuoyunun bilmesi gereken türden bilgilerdi.
Kongre üyeleri, Pentagon liderlerine gönderilen çok sayıda mektupla, test sonuçlarının aşırı gizliliğiyle ilgili endişelerini dile getirdiler. Kongre, gelecekte tasnif edilmemiş hiçbir raporun herhangi bir sahte bilgi tanımıyla damgalanmadığından emin olarak test ofisinin bağımsızlığını koruma baskısını sürdürmelidir.
11. ABD Kongresi ABD Savunma Bakanlığı’nın ilave F-35 taleplerini reddetmektedir.
Kongre, Pentagon'un talebinin ötesinde ilave yeni F-35'lerin tedariğine yetki vermeyi reddederek 2022 mali yılı bütçe tartışmalarını sağlam tuttu. Bu, F-35'in düşük oranlı ilk üretiminin başladığı 2007'den bu yana ilk kez Kongre'nin yıllık satın alımı artırmamasıydı. Görünüşe göre yavaş yavaş gelişen F-35 programı felaketine karşı ABD’de resmi sabır azalmaya başlıyor. Kongre, program yetkilileri operasyonel test sürecinde etkili olduğu ve hizmete uygun olduğu kanıtlanabilecek bir tasarımı tamamlayana kadar F-35 alımlarını sınırlayarak kararlılığını sürdürmelidir.
Sonuç:
ABD Hava güçlerine teslim edilen, F-35'in yirmi yılı aşkın bir geliştirme sürecinin sonunda, harbe hazır olarak müşterilere teslim edilen uçak; hem pratik hem de yasal anlamda “çok pahalı bir prototipten başka bir şey değildir”.
Harbe hazır olarak müşteri hava güçlerine teslim edilen uçak başka bir şey, prototip uçak başka bir şeydir. Prototip tasarım safhası sonunda imal edilen ve test ve değerlendirme safhasının yürütüleceği uçaktır, akabinde seri üretime geçilir ve harbe hazır olarak müşteriye teslimatlar yapılır.
İyi ama F-35’in protototipleri 20 yılı aşkın süre test edildi ve değerlendirildi. Hatalar düzeltildi, gelişmeler yapıldı, modifikasyonlar gerçekleştirildi. Akabinde seri üretime geçildi ve seri üretimimi tamamlananlar müşteri hava güçlerine teslim edilmeye başlanıldı. Biz şu anda hava güçlerine teslim edilmiş harbe hazır kabul edilen uçaklardan bahsediyoruz ve bu uçakların prototip uçaktan öte bir seviyeye geçemediklerini Amerikan Kongresi Mali Denetim Birimi GAO raporluyor. Yüklenicilerin ve F-35 program ofisinin, etkinliği tam ve kanıtlanmış bir uçağı Müşteri hava güçlerine teslim edememiş olması; orijinal “Müşterek Taarruz Uçağı” konseptinin kusurlu olduğunu ve herhangi bir pratik ve teknolojik gerçekliğin ötesinde olduğunu göstermektedir. Üstelik F-35 programı öngörülebilir gelecekte mevcut durgun durumunda kalacak gibi görünmektedir.
Yani; F-35 uçağı 20 yıl sonra, 20 yıl önceki halinden öteye gidememiştir.
Eğer ABD Hava Kuvvetleri Komutanı ihtiyacı açık açık belirtiyorsa; F-22 ve F-35 arası, süratle tasarlanıp seri imalatına girilebilecek, -5’inci nesil yeni bir av/bombardıman uçağı ihtiyacı da resmileştirilebilir.
F-35 hem üzerindeki sistemlerin kapasiteleri hem de yapısal tasarım ve bütünlük olarak iyi bir seçenekti, ancak uçak performans sergileyemiyor. Elbetteki sorunları çözülecektir, ancak projede ciddi zaman ve maliyet kayıpları yaşanmıştır.
ABD savunma sistemleri tarihinin en büyük projesinde gelinen noktadan alınacak çok ders vardır.
Gelişmeleri dikkatli takip edip, okuyucularımızla paylaşmaya devam edeceğiz.
Referanslar:
1. Jet Savaş Uçağı Gelişimi/Jet Savaş Uçağı Nesilleri, STRASAM, Stratejik Araştırmalar Merkezi