Pancarköy Faciası
Sonbahar Yıldırım 1981 Tatbikatında, 22 Eylül 1981 tarihinde aynı anda 65 askerin şehit olduğu bir askeri uçak kazası meydana geldi. Uçak kazasının olduğu köyün ismi Pancarköy olduğu için, yaşanan bu elim kazanın ismi de “Pancarköy Faciası” olarak kayıtlara geçti. Babaeski'nin Alpullu Kasabası yakınlarındaki Pancarköy'deki bu trajik uçak kazası o gün tüm Türkiye’yi acıya ve yasa boğdu.
Her Yıl Trakya'da İcra Edilen Sonbahar Yıldırım Tatbikatları
Her yıl Türk Silahlı Kuvvetleri unsurları tarafından Trakya bölgesinde düzenlenen Sonbahar Yıldırım serisi tatbikatları, 1981 yılı içerisinde Trakya bölgesinde icra edilecek şekilde planlanmıştı. Bu Sonbahar Yıldırım 1981 Tatbikatında, 22 Eylül 1981 tarihinde aynı anda 65 askerin şehit olduğu bir askeri uçak kazası meydana geldi. Uçak kazasının olduğu köyün ismi Pancarköy olduğu için, yaşanan bu elim kazanın ismi de “Pancarköy Faciası” olarak kayıtlara geçti. Babaeski'nin Alpullu Kasabası yakınlarındaki Pancarköy'deki bu trajik uçak kazası o gün tüm Türkiye’yi acıya ve yasa boğdu.
Kazanın meydana geldiği yerin konumu, Lüleburgaz ve Babaeski’yi birbirine bağlayan E-5 karayoluna iki kilometre mesafedeki Pancarköy'ün 500 metre kadar batısında yer alan Karabatak mevkiinde gerçekleşti. F-5 uçağının 22 Eylül 1981 günü saat 13.40 civarında Karabatak merasına düşmesi sonucunda, bu bölgede tatbikat kapsamında görevli bulunan 64 er ve erbaş de maalesef F-5 uçağının pilotuyla birlikte oracıkta şehit oldular.
Yakın köylerdeki insanlar her gün onlarca askeri aracı görmeye alışık olsalar da bu kadar kapsamlı bir tatbikatı uzun zamandır görmemişlerdi. Tatbikat süresince neredeyse her gün zırhlı araç ve uçak sesleri, bölge insanına Türk Ordusunun gücünü yakından görme, Türk askerini daha iyi tanıma fırsatı veriyordu. Bu geniş katılımlı müşterek tatbikata Türk Hava Kuvvetleri’nden de birçok uçak katılıyordu.
Tatbikatın 22 Eylül günü, 65. Piyade Tümeni 241. Alayına bağlı 2. Piyade Taburu Karargâh ve Karargâh Destek Bölüğünün askerleri Yıldırım Sonbahar 1981 Tatbikatı gereği Pancarköy bölgesinde bulunuyorlardı. Askerler, Pancarköy yakınlarındaki tatbikat alanında öğle arasında verilen dinlenme molası sonrasında, 13.40 civarındaki içtimaa için toplanıyorlardı. Bu esnada, tatbikatın hava isteklerini yerine getirmek için 6’ncı Ana Jet Üs Komutanlığı/Bandırma’da görev yapmakta olan Hava Pilot Yüzbaşının liderliğinde, 2 adet F-5 savaş uçağı da tatbikat alanı üzerinden alçak irtifa geçişleri yapıyordu.
İkili F-5 kolu, bu tatbikatta ise yer hedeflerine taarruz görevini yapmak için görevlendirilmişti. Normalde Trakya arazisi yukarıdan bakıldığında oldukça engebesiz, düz bir arazi olarak bilinir. Yükseltileri çok azdır. Bununla birlikte alçak irtifaya inilince sayısız küçük tepeler insana dağ gibi görünmeye başlar. Hele ki yaz aylarında toprak ve ekinler iyice sarardığında, yükseltilerin düz araziden ayırt edilebilmesi oldukça zorlaşır.
Pancarköy Faciası Nasıl Meydana Geldi?
Bu şartlar altında ikili F-5 kolu, araziye iyice alçalarak, askerlerin bulunduğu bölge üzerinde düşük zaviyeli (dereceli) dalışlar yapmaya, dalış sonrasında ise tatbikat senaryosu gereği temsili düşman uçaksavarlarından korunmak için kaçınma manevraları yapmaya başlıyorlar. Aşağıdan uçakları seyreden askerler, neredeyse pilotlarla göz göze gelecek kadar uçakların alçaldığının farkındaydılar. Bu durum şüphesiz aşağıdaki Mehmetçiklerin hoşuna giden bir hava gösterisine dönüşmüştü. İçtima alanındaki askerlerden bir kısmı dalış yapan pilotları el sallayarak yakından takip ediyorlar, coşkuyla alkışlıyorlardı.
İlk dalışlarını tamamlayıp, kaçınma manevralarını yaptıktan sonra bölge üzerinde patern kuran ikili kol, ikinci dalışlar için yaklaşmaya başladı. İkinci dalışlar daha yüksek irtifadan ve daha dik açıyla yapılacak şekilde planlanmıştı. Lider uçağın pilotu birliğin üzerine doğru dalışa geçti. Yaklaşık 30-35 derecelik dalış açısıyla, askeri birlik içindeki temsili hedefine doğru yukarıdan daldı. Anlaşıldığı kadarıyla dalış yaptığı hedefe o kadar fazla kanalize olmuştu ki, temsili bomba bırakma irtifasının altına inmişti. Yere doğru çok fazla yaklaştığını son anda fark eden pilot, can havliyle dalıştan çıkıp yukarıya çekişle irtifa almak istedi. Ancak bu çıkış kumandasını verirken çok geç kalmıştı. Uçağın dik açıyla ve yüksek süratle askerlerin bulunduğu mevkiye doğru yaptığı dalıştan çıkış için daha önceden çıkışa başlaması gerekiyordu. Pilot muhtemelen çıkış kumandasını vermekte geç kalınca, uçak kendisini kurtarmaya ramak kala, çöküşle birlikte yere vurdu. Bir anda koskoca uçak yere çarparak infilak etti. Uçağın çarptığı bölgede 100’ün üzerinde Mehmetçik bulunuyordu. Pilotla birlikte ilk anda 34 asker oracıkta şehit oldular. Kaza esnasında ayrıca bölgede bulunan askerlerden 72 asker de yaralanmıştı. Civardaki hastanelere sevk edilen bu yaralı askerlerden 30 kadarı daha sonra maalesef kurtarılamadı. Böylece, toplamda 64 asker ve 1 pilot, F-5 uçağının tatbikat alanına düşmesi sonucu şehit oldular. Düşen uçakta harici yakıt tankları bulunduğundan ve tanklardaki yakıt henüz bitmediğinden, uçağın düşmesi sonucu alev alan bu tanklarla birlikte uçak içerisindeki dahili yakıtın da tutuşmasıyla birlikte, kazada hiç beklenmedik bir şekilde çok sayıda asker yaralandı, şehit oldu.
Pancarköy Faciasını Yaşayanlar Anlatıyor
Kazadan sağ kurtulan ve halen Yalova ilinde yaşayan Er Ömer Kılıç bir belgeselde; kazadan kurtulanların bir kısmının yakında bulunan dereye ve çukurlara atarak canlarını zor kurtardığını, daha sonra kaza yerinde dolaştığında, uçağın düştüğü bölgedeki yüksek gerilim hatları tellerinin kopuk olduğunu fark ettiğini ifade etmişti.
Olay anında Karargâh Bölük Komutanı olarak görev yapan Emekli Binbaşı Rıfat Kılıç da 2007 yılında Milliyet gazetesine verdiği röportajında; “Karargâh Destek Bölüğü komutanı olarak Yüzbaşı rütbesiyle içtima alanındaydım. Pınarhisar’daki atış tatbikatına gitmek için yola çıkmaya hazırlanıyorduk. Araçlarımızı yüklemiş, bölgeden ayrılacaktık. Saat tam 13.30’du. Tabura bağlı diğer bölükler de yakınımızda içtima alıyordu. Tam arkamızdaki tepeden bir jeti görmemiz ile alev topunun yükselmesi bir oldu. Pilotla birlikte 65 vatan evladı yanarak şehit düştü. Askerlerin sırtı tepeye dönük olduğundan kimse jetin dalış anını görememişti. O anlar hiçbir zaman aklımdan gitmiyor. Size ne kadar anlatsam yaşanan faciayı anlayamazsınız. Yanan askerler bağırarak sağa, sola doğru koşuşturuyorlardı. Askerlerin bir kısmı hemen yanımızdaki dereye koşup atladı. 10-15 adım önümdeki takım komutanlarım yaralanmıştı. Cehennemi bu dünyada görmüştüm. Askerlerimin naaşları tanınmaz haldeydi. Birçok askerin künyesi sıcaktan eridiğinden kimlik tespiti çok güç yapılabildi. Şehit 7 askerin kimliği tespit edilemediğinden Radar Tepe denilen yere defnedildi. Diğer şehitlerimizin aziz naaşları ise Pancarköy’de yaptırılan şehitliğe gömüldü. Korkunç kazadan sonra hayata bakışım değişti. Psikolojimi bir türlü toparlayamadım ve binbaşı rütbesindeyken emekliye ayrıldım. Pancarköy faciası beni hayallerimden kopardı. Dinmeyen bir acıya mahkûm edilmiş gibiyim.” şeklindeki sözleriyle bu korkunç faciayı anlatmıştı.
Pancarköy Faciasında, pilotla birlikte toplam 65 asker şehit oldu. Türk Hava Kuvvetleri tarihinde bu denli büyük bir kayıp daha önce hiç olmamıştı. O günden sonra da şükür olmadı.
Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Pancarköy Karabatak Merası mevkiinde uçağın düştüğü yerde gecikmeyle de olsa, Pancarköy Şehitlik Anıtı dikildi. 2000 yılında dikilen bu anıtta kazada şehit olan tüm askerlerimizin isimleri mermer bloklara yazılmıştır. Her sene 22 Eylül günü Şehitlikte anma törenleri gerçekleşiyor. Bugün de bir anma ve saygı töreni yapılacağını biliyorum. Bölgeye yakın ikamet eden veya bölge yakınlarından geçmekte olanların bu şehitliği ziyaret etmesini bekliyorum. Bu tür ziyaretleri, milletçe şehitlerimize göstereceğimiz bir vefa borcu olarak gördüğümü ifade etmek isterim. Bu Şehitlik gerçekte meranın ortasında kendi halinde ve ıssız bir şekilde ziyaretçilerini bekliyor. Yıl içinde şehitliği gelen ziyaretçi sayısı maalesef çok az oluyormuş. Halbuki Edirne-İstanbul arasında E-5 yolunu kullananlar için uğrak bir noktada bulunan bu şehitliğimizi daha fazla kişinin ziyaret etmesini beklerdim. Tarihimizin bu acı sayfasını ve şehitlik ziyaretinin önemini siz değerli okuyucularımıza hatırlatmak isterim. Şehitlerimizin ruhları şad olsun.
Kaynakça
Rıfat SOYDAN, Pancarköy Faciası, 23 Ağustos 2014, https://blog.milliyet.com.tr/silahli-kuvvetlerimizin-en-olumlu-ve-trajik-kazasi--pancarkoy-faciasi/Blog/?BlogNo=471635&fbclid=IwAR1CVtzrs0RFW9rKl72uep5QqsPIhoQxnxOoOgUAOUWpBxM88RSbHSS0r28
Süleyman EGE, Pancarköy Faciası Nasıl Meydana Geldi, 20 Ekim 2022, http://konyagazisehit.org.tr/haberler/pancarkoy-faciasi/944