Hava Kuvvetleri; Kritik Önemdeki ‘Uçak Bakım’ İhtisasındaki Personelin EYT Emekliliğinden Olumsuz Etkilenir mi?
Eski bir “uçak bakımcı” olarak; EYT kapsamından yararlanarak emekli olan ve olacak çok sayıda (ama ciddi sayıda) uçak bakım personeli olduğuna dair, uçak bakım çevremizden duyumlar alıyorum.
Yoğun bir EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar) dönemi geçiriyoruz. EYT’nin iş kanunlarımız açısından tanımsal bir geçerliliği bile yok iken, kavram olarak marjinal kültürümüze entegre oldu bile...
Emeklilik hakkı, o hakkı kanunen elde etmiş olan her çalışanın en doğal, en insani, en kanuni hakkıdır. Arzu ettiği an o hakkını kullanır, hak ettiler, emeklilik dönemlerini sevdikleri ile birlikte sağlık, huzur ve mutluluk içerisinde yaşasınlar.
Eski bir “uçak bakımcı” olarak; EYT kapsamından yararlanarak emekli olan ve olacak çok sayıda (ama ciddi sayıda) uçak bakım personeli olduğuna dair, uçak bakım çevremizden duyumlar alıyorum.
Makalemdeki “Uçak Bakımcı” meslek unvanından dan kastım; Hava, Kara, Deniz Kuvvetleri ve Jandarma Genel Komutanlığı bünyesindeki subay ve astsubay, ama özellikle de astsubay bakım personelidir. Elbette benzer kan kaybı Hava İkmal ve Bakım Merkezlerimizdeki (şimdilerde “fabrika” olarak tanımlanmakta) sivil uçak bakım uzmanlarında da vardır ve bu da düşündürücüdür.
Askeri havacılıkta; uçak ürün ağacı ve onu destekleyen sistemlerin (uçak, uçak sistemleri, destek teçhizatı, test cihazları, mühimmat vd.) göreve hazırlığını sağlamak ve idame ettirmek sürecinde teknik personelin çok kritik ve önemli sorumlulukları vardır. Teknik personel tanımını çevreleyen en önemli hiyerarşik grubu da uçak bakımcı astsubaylar oluşturur. Bu kavrama “yönetim ve organizasyon” çerçevesinde bakmak doğru fikri vermez; “mühendislik/teknik yönetim grubu” çerçevesinden bakmak daha doğru olacaktır.
Askeri havacılık bakım yönetimi, uçak bakım yönetimi konseptinde; Hat, Üs ve Fabrika seviyesi bakımlar icra edilir, bazı uçak tiplerinin (örn. F-16) fabrika seviyesi bakımları olmamasına rağmen; fabrika seviyesi olarak adlandırılan, Bakım, Onarım ve Modifikasyon (MRO, Maintenance, Revision and Overhaul) Merkezlerinde, üs seviyesi büyük gövde bakımlarının ötesindeki; bakım, onarım, modifikasyon, ömür yükseltme, modernizasyon vb. faaliyetleri de yürütülür. Bu seviyeleri; sivil havacılık bakım yönetimindeki A, B, C ve D seviyelerindeki bakım, onarım ve revizyon faaliyetleri ile eşdeğer kabul edebiliriz.
Uçak Bakım mesleği, dünyanın en stresli 3. mesleği kabul edilir (Sırasıyla; Tıbbi İlk Yardım, Hava Trafik Kontrolörlüğü ve Uçak Bakım).
Yapılan işin doğası gereği; uçak bakım personeli hem bedenen hem de zihnen çok yorulur. Yani uçak bakım ciddi yıpratıcı bir meslektedir. Bu tarz meslekler ile iştigal edenlerin hak ettikleri ilk an itibariyle emekli olma teamülleri çok yaygındır ve bunu anlayışla karşılamak gerekir. Vardiyalı çalışma gereği, iş stresi, iş yoğunluğu, işin zorluğu vd. birçok faktör, uçak bakımcıyı aşırı yıpratır. Bu sadece askeri havacılıkta değil, sivil havacılıkta da böyledir. Sadece Türkiye’de değil, dünyanın her ülkesinde böyledir.
EYT’nin yürürlüğe girmesi; hak edildiğinde emekli olmak isteyen uçak bakımcının emeklilik arzu ve isteğini isteğini hızlandıracak ve emekli olan personel yüzdesini anormal artıracaktır.
“Emekli olanların yerine yeni personel istihdam ederiz, olur biter” tarzı bir düşünce ve çözüm “kağıt üzerinde kalacak bir çözüm olacaktır”, çünkü hava gücümüze +20 yılını vermiş bir uçak bakım uzmanının gidişi sadece o’nun gidişi değildir, +20 yıllık bir bilgi, beceri ve tecrübe birikiminin de size veda edişidir. Bilgi, beceri ve tecrübe uçak bakım faaliyetlerinde “Hayati Öneme Haiz” melekelerdir. Yoğun emeklilik süreci sonrasında uçak bakım kurumsal kültüründe bir “erozyon” oluşur, yaşadık, gördük, tecrübeyle sabittir. Bu erozyon yürütülen uçak bakım faaliyetinin “kalitesine, emniyetine, etkinliğine ve emniyetine” negatif etki verir. Operasyon temposu (sorti üretimi) düşer, uçan uçak yönüyle sorti kabiliyeti düşer. Tedbir almak “gerek-şarttır”.
Çözüm Nedir?
Orta ve Uzun Vadeli Çözüm:
Orta ve uzun vadeli çözüm elbette ki gençlerin istihdamı ve eksilen kadroların doldurulmasıdır, ancak adı üzerinde bu orta ve uzun vadeli çözümdür. Bu esnada, eksik ve tam yetişmemiş personelin üstesinden gelemeyeceği seviyede; uçuş hattı bakım ve silah yükleme faaliyetlerinde ve periyodik büyük bakım faaliyetlerinde, sorti üretimi, bakımda kalış, bakım bekleme, matrikslerinin negatif yönde oluşacak ve diğer “harbe yönelik bakım faaliyetlerinin doğrudan etkilenmesi” problemleri olacaktır.
Bir uçak bakımcının, uçak bakımında ve bakımını yaptığı uçak tipinde “ehil-usta” seviyesine gelmesi çok uzun ve meşakkatli bir süreç gerektirir.
Örneğin, uçak bakım astsubayı bir teknisyenin mesleki gelişimini özetle ele alalım; *End.Mes.Lis., Teknik Lis., Anadolu Lis, Fen Lis. veya normal liseden mezun hatta meslek yüksek okulundan mezun” bir genci alacaksınız, Hava Teknik Okullar Komutanlığı, Uçak Bakım Okulunda, ilgili sistemlerde/branşlarda ciddi bir ön lisans uçak bakım eğitimine tabi tutacaksınız. Burada eğitimini tamamlayan genç uçak bakımcı astsubay tayin olduğu hava üssünde; bakımından sorumlu olacağı uçak tipine (örn. F-16) ait tip eğitimini görecek, akabinde 3 ehliyet seviyesinde göreve başlayacak ve bu esnada 5 ehliyet seviyesindekilerin (yarı-ehil) ve 7 ehliyet seviyesindekilerin (tam-ehil/uzman) yardımcılığını yapacak, aynı zamanda GBE (Görevbaşı Eğitim/OJT-On The Job Training) eğitimi başlayacak, bu eğitim en az iki yıl zaman alacak. Gene bu esnada UYDEM (Uzaktan Eğitim Merkezi) kapsamında uzaktan eğitimi başlayacak, bazen BEM (Birlik Eğitim Merkezi)’de bazen de online eğitimler görecek ve sınavlara girecek (Bahse konu eğitimi Kıdemli Albaylar dahi görürler).
Bu arada GBE sınavları hem teorik hem de uygulamalı pratik sınavlar olacak. 7 ehliyet seviyesine ulaştıktan sonra yardımcıları ile beraber bakım ve onarım faaliyetlerinde sadece imza yetkili uzman teknisyen olarak değil aynı zamanda eğitimci olarak mesleğini icra edecek, mesleğinde ve ilgili uçak tipinde tecrübe kazanacak, bazen başka bir uçak tipine geçecek (Örn. F-4), bu sefer tip eğitimi yeniden alınacak ve gene bu uçak tipinde de belirli bir uzmanlık seviyesine gelinecek, bu arada bir çoğu 4 yıllık bir lisans programından mezun olacaklar (Hava Kuvvetlerinin veya özel imkanları ile)...
Yıllar akıp gidecek, ancak bu birey kendi bilgi, beceri ve tecrübesini arttırdıkça; Hava Kuvvetleri, Uçak Bakım Sınıfının kurumsal bilgi, beceri ve tecrübesini de arttıracak. Sonra, EYT’nin avantajı ve toplumda oluşan psiko-sosyal etki nedeniyle; ilk hakkında emekli olacak. Benzer etki ile uçak bakım sınıfında yoğun bir yüzde seviyesinde emeklilik furyası yaşanacak...
Kısa Vadeli Çözüm Ne Olabilir?
Bence en etkili kısa vadeli çözüm; yeni emekli personelin, emekli personel statüsünde, esnek ve cazip çalışma koşulları sunularak yeniden istihdam edilmesidir (nüfusu az ülkelerde uygulanır).
Örneğin; Norveç polis teşkilatı, emekli olan personele altı ay çalışma, altı ay tatil şeklinde bir iş modeli sunar. Belçika Hava Kuvvetlerinde de benzer bir model vardı.
Yeni emekli olmuş personel; emeklilik hayatını düzenlemek için yeterli bir süre geçtikten sonra, elbette ki o’nun da talep etmesi şartıyla, Hava Kuvvetlerinin ihtiyaç duyduğu hava üssünde ve uygun ihtisas sınıfında, bireysel özellikleri de uygunsa, emekli personel (sivil personel) olarak istihdam edilecek. Bu bakım personeli hem emekli maaşını alacak hem de Hava Kuvvetlerinden sözleşmeleri kapsamındaki maaşı alacak. Emekli personel bütün kariyer gelişimi Hava Kuvvetlerinin kayıtlarında görülen, tecrübeli, hala dinamik, esnek ve uygun çalışma şartları sunulmuş bir uçak bakım uzmanı olarak görevine devam edecek. Bu modelin yoğun bir idari ve teknik detayı var ancak, bunları makalede ortamında açıklamanın çok da gereği yok.
Önemli ve olmazsa olmaz bir husus ise; belki değişmiş olabilir ama emekli kamu personeli tekrar kamuda istihdam edilir ise emekli maaşını alamayacağına dair bir ilgili kanun maddesi olduğunu biliyor veya zannediyorum, elbette ki gereğinin nedenini anlayamadığım o maddenin düzenlenmesi gerekecektir. Yani, emekli maaşını almasını engellediğiniz bir uzmanı tekrar nasıl istihdam edeceksiniz?
Emekli Askeri Personelin Tekrar İstihdamı Hiyerarşik Yapıda Sorun Yaratır mı?
Hiçbir şekilde sorun yaratmaz, çünkü emekli askeri personel bilir ve inanır ki; aslolan ikibin yıllık silahlı kuvvetlerimizin sonsuza kadar devamıdır. Onlar bayrağı kendilerinden sonrakilere devretmişlerdir. Tekrar istihdam edilmeleri bu durumu değiştirmeyecektir. Onlar sadece bir konunun uzman çalışanları ve hiyerarşik yapıda rütbesiz olarak, şanlı yuvaları ile özel bir iş akdi imzalamışlardır. Sistemin başındaki komutan kendilerinin eski astları olsa dahi komutan odur ve o komutana saygı Türk Silahlı Kuvvetlerine saygıdır. Türk Silahlı Kuvvetlerinin kadim geleneğinde, kültüründe ve disiplininde herhangi bir patern değişikliği mümkün değildir ve öngörülemez, hatta rüyası bile görülemez.
Sonuç
Türk Hava Kuvvetlerimizin başta uçak ve pilot yetersizliği olmak üzere; birçok ciddi, ağır ve çözümü çok zor problemlerle iştigal ettiğini açık kaynak bilgilerinden çıkarsamaktayım. Bu problemlere yoğun sayıda uçak bakım personelinin ani emekliliğinin yaratacağı sorunların eklenmesini de hiçbir şekilde arzu etmem. Kısa, orta ve uzun vadeli çözümler kesinlikle yaratılacaktır. Emekli personelin yeniden istihdamının, kısa vadeli çözümler kapsamında değerlendirilmesinin uygun olacağı kanaatindeyim.