İstanbul'un Taksi Sorunu Nasıl Çözülür?

Taksi sorunu diyorlar, biz bile kendimizce etkilendik bu sorundan.

İstanbul'da taksiler gerçekten bir sorun oldu son zamanlarda.

Bu sorun nasıl çözülür gerçekten zor soru.!

Peki gerçekte bu sorun bir taksi sorunu mudur?

Yoksa aslında taksi değil de, başka bir sorun mudur?

Mesela plaka sorunu mudur?

İktidarın İstanbul'u kaybetmiş olmasından kaynaklanan kızgınlığını ve inadını şimdilik göz ardı edeceğim. Asıl sorun bu inat aslında, bunu herkes görüyor. Ama dediğim gibi gelin biraz daha farklı bir açıdan bu konuya bir çözüm bulmaya çalışalım.

Önce sanırım işin aslını doğru dürüst ortaya koymak gerekiyor.

Diyelim ki, benim bir taksi plakam var (Keşke olsa!).

Eğer zamanında sahip olabilmişsen, taksi plakası sahibi olmak çok iyi bir yatırım. Şimdi artık dünyanın parası. İlk çıkarıldığı zamanlarda sanırım bu kadar para edeceğini kimse tahmin etmemiştir. 

Dediğim gibi benimkisi sadece bir misal, zamanında yatırım yapmışım ve şimdi iyi bir gelir elde ediyorum diyelim.

Eğer birileri bu imkânı elimden almaya kalkarlarsa tabii ki itiraz ederim. Eğer gücüm varsa ben de şu anki taksi baronlarının yaptığı gibi başka şeyler de yaparım herhalde.

Peki, tamam, eğer bu bir yatırımsa, o zaman niye yatırım gibi değerlendirilmiyor?

Niye bir yatırım gibi düşünülerek soruna bir çözüm aranmıyor?

Her yatırımcı yatırımının para kazandırmasını ister.

Eğer yeni taksi plakaları çıkarılırsa benim taksimin kazancı azalacaktır. Bu benim işime gelmez. O yüzden bir yatırımcı olarak ben rekabet dolayısıyla kazancımın azalmasını istemem ve yeni plakalara karşı çıkarım. Bu aslında doğal bir tepki.

Ama taksileri diğer şirketler gibi bir şirket haline dönüştürürsek o zaman iş değişir.

Eğer bir şirket büyümeye karar vermişse ve yeni yatırımlar yapacaksa bunun yöntemleri bellidir.

Ya hissedarlar hisseleri oranında yatırıma katkıda bulunurlar, ya da şirket kazançlarından artıracağı, kenara ayıracağı yatırım payları ile yeni yatırımlar yapar.

İşte size çözüm!

İstanbul'da toplam taksi sayısı belli, taksi plakalarının sahipleri de belli. Gelin İstanbul taksilerini hep birlikte hissedar yapalım ve taksileri ticari bir şirkete çevirelim.

Tüm plaka sahiplerine bu şirketin hisselerini sahip oldukları plakaların bedelleri ve taksilerinin maddi değerleri oranında pay edelim.

Ondan sonra da taksi şirketinin yönetimini profesyonel kadrolara devredelim.

Profesyonel kadrolar pay sahiplerine hisse payları oranında kazanç payı dağıtsınlar.

Bu pay dağıtımı konu taksi olduğu için gerekiyorsa başlangıçta aylık, haftalık, hatta günlük olsun. Herkes şu anki kazancını aşağı yukarı aynen alsın.

Ardından da gerekiyorsa şirket yeni taksiler katsın sisteme, büyüsün. Belki belediye de satmak isteyenlerden hisse satın alır ve şirket hisselerinden bir kısmına sahip olur. Eğer yönetimde söz sahibi olacak kadar hisse satın alabilirse, böylece yatırım yapılmasını da gündeme getirebilir. Böylece yeni yatırım için katkı yaparak istediği gibi şirkete yeni taksi ilave edebilir. Belki bir süre sonra kar payları normal şirketler gibi senelik veya senede birkaç kez olacak şekilde dağıtılmaya da başlanır, olur biter. Alın size normal bir şirket ve sorunun çözümü.

Bu durumda şirket büyüdükçe pay sahiplerinin kazançları da artacaktır. Dolayısıyla bugünkü plaka sahipleri itiraz da etmeyeceklerdir. Normalde durumu kaşıyan olmazsa itiraz etmemeleri gerekir.

Üstelik şirketi borsaya da açabilirsiniz. Böylece isteyen hissesini bir başkasına da rahatça ticaret kuralları dahilinde satabilecektir. İsteyen de İstanbul taksi hissesi satın alabilecektir. Yani hisse alım satımı da borsada kolayca yapılabilecektir.

Satmak istemeyen hissesini elinde tutar ve periyodik kazanç sahibi olmaya devam eder.

İsteyen de bir başkasına devreder, hem de istediği kadarını.

Eğer hisse sahiplerinden birilerinin toplu paraya ihtiyacı varsa mesela, bu durumda ihtiyacı olan kadar hissesini satarlar. Hepsini satmak zorunda da kalmazlar. Bu da bir avantaj bence.

Yönetim de profesyonel kadrolar tarafından yapılacağı için hem denetimler gayet iyi yapılır hem de çalışan şoförlerin sigortası ve resmi kayıtları olması gerektiği şekilde yapılır. Gerçekten taksi şoförü olmaya layık olanlar çalışır, eğitimini alanlar çalışır. Böylece de vatandaş da rahat eder.

Üstelik şirket kararları ile modern taksi düzeni de olması gerektiği şekilde oturtulur. Modern bir taksi, konforlu, gideceğin yeri giriyorsun, güzergahı gösteriyor, süreyi gösteriyor, parasını gösteriyor, şoförün adını, taksinin plakasını, ihtiyaç olan tüm bilgileri gösteriyor. İstiyorsan biniyorsun, tam istediğin saatte olman gereken yerde oluyorsun. Kimse kandıramıyor, ormana götürüp ne yapacağı belli olmayan bir şoför olmadığına eminsin. Yok arkadaş, ben karşıya geçmem demiyor. Her koşul baştan belli. Alan memnun, satan memnun. Fena mı olur?

Böylece herkes kazanır. Plaka sahipleri zaten çok daha fazla kazanç sahibi olabilecekleri için bu sisteme baştan razı olacaklardır, itiraz etmeyeceklerdir.

Aralarından isteyen yönetimde de görev alabilir. Böylece alışkın oldukları sistemde yönetime katkıları da olur.

Alın size çözüm. Hem vatandaş kazanır hem yatırımcılar, yani plaka sahipleri. Hem de gönül rızasıyla hallolmuş olur bu taksi sorunu dedikleri.

Nasıl fikir? Bence tutar bu fikir!

Moskova'dan herkese sevgi ve saygılarımla