Site İçi Arama

ekonomi

Simit Fiyatları Neden Artmış Acaba?

Simitçiler simit fiyatları kurtarmıyor diyorlarmış. Çünkü hem susam hem de buğday yurtdışından geliyormuş. Niye ki? Susam niye yurtdışından geliyor? Hadi susamı bilmiyorum da, ama biz bir tarım ilkesi değil miyiz? Biz buğday yetiştiremiyor muyuz?

Simitçiler simit fiyatları kurtarmıyor diyorlarmış. Çünkü hem susam hem de buğday yurtdışından geliyormuş.

Niye ki? 

Susam niye yurtdışından geliyor?

Hadi susamı bilmiyorum da, ama biz bir tarım ilkesi değil miyiz?

Biz buğday yetiştiremiyor muyuz?

Simit fiyatları niye döviz fiyatlarına bağlı olsun?

Buğday yetiştiriyoruz da, Türkiye Ortadoğu’ya satılan unun büyük kısmını ihraç eden ülke. Buğday namına ne var ne yok un yapıp yurtdışına satıyoruz.

Ayrıca bisküvi ihracında da fena sayılmayız. Dolayısıyla ülke içinde üretilen buğday tüm bu ihracata yetmiyor, mecburen yurtdışından buğday ithal etmek zorunda kalıyoruz ve son olumsuz gelişmelerle tahıl koridoru da işlevsiz kaldığı için buğday fiyatları yurtdışında yükseldi. 

Dolayısıyla yurtiçi fiyatlar da buna bağlı olarak arttı.

Bir şeyi yurtdışından temin ettiğinizde yurtiçi fiyatlar da dövize bağlı oluyor biliyorsunuz. 

Bu durumda döviz kurları artınca iç piyasada da ekmek ve simit fiyatları artmak zorunda kalmış!

Buğday tamam da, asıl simit fiyatının artışını susam fiyatları artışı etkiledi deniyor. Bu niye olabilir?

Susam niye yetişmiyor ülkemizde acaba?

Akdeniz ve Ege bölgelerinde susam tarımı yapılıyormuş aslında, ancak talebi karşılayacak kadar değil anladığım kadarıyla.

Biz bir simit ülkesiyiz. Bizden başka benzer bir şey tüketen bir ülke var mı bilmiyorum.

Gerçi “simit” sözcüğü birçok sözcük gibi Arapça kökenli bir sözcük. 

Bakın bu yüzden İzmir’de simide gevrek denmesi hoşuma gidiyor. Gevrek öz Türkçe bir sözcük.

***

Susam sıcak iklim isteyen bir bitki. Aslen Afrika kökenli olduğu söyleniyor. Birçok türü varmış ve bu türlerin üçte ikisi Afrika’da yetişiyormuş. 

Özellikle de Etiyopya’da!

Çin’de ve Hindistan’da da susam tarımı yapılıyormuş, ama yine buralara da Afrika’dan getirilerek susam tarımına başlandığı söyleniyor.

Toprak ısısının 20 derecenin altında olan yerlerde yetişmiyor maalesef, bizim ülkemizde de bu derece sıcak yer oldukça az.

Evet, buğday gibi her sene ekilmek zorunda olan bir bitki olan susamın büyük kısmını ithal etmek zorunda kalıyoruz ve yurtdışında susam fiyatları arttıkça bu yüzden içeride de simit fiyatları mecburen artıyor.

Üstelik simit için ayrıca kaliteli un kullanmak zorundasınız. Simit standart ekmek unundan yapılınca yeterince lezzetli olmuyor.

Bir de pekmez var tabii ki, susamın hamura yapışması için doğal olanı sulandırılmış pekmez ile önce halka şeklinde hazırlanan hamurun pekmeze basılması, sonra da susama bulanması.

Varın siz düşünün, bunca zahmet ve pahalı malzeme ile yapılan simit, bir de taze fırından çıkınca ne kadar lezzetli olur değil mi?

Çıtır çıtır, tam tamına gevrek simit, yanına da şöyle tavşan kanı bir çay!

Hatta ben bir de beyaz peynir diyorum.

Tam bir ikindi keyfi!

Hayır, simit ve çay fakirler için olmamalı!

Zengin işi bu, artırın fiyatlarını!

Hem neydi o simit çay hesabı? Yok efendim dört kişilik bir aile her öğün kişi başı bir simit yerse ve yanına da birer bardak çay içerse ayda şu kadar tutarmış!

Kimin aklına gelmiş böyle bir hesap yapmak?

Dedim ya, simit çay zengin işi, aynı Paris’e gidip giyim için alışveriş yapmak gibi. Tüm malzemesi ithal kardeşim, fakir insanın ithal malzeme ile ne işi olur?

Alabiliyorsanız benim için de bir simit alıp yiyin, burada maalesef simit kültürünü Ruslara öğrenemedik bunca yıl. 

Moskova’dan herkese sevgi ve saygılarımla

Araştırmacı Yazar Deniz BURSALIOĞLU
Araştırmacı Yazar Deniz BURSALIOĞLU
Tüm Makaleler

  • 07.08.2023
  • Süre : 3 dk
  • 1255 kez okundu

Google Ads