ABD Ordusu’nun 6 Ocak Sınavı
1992 yapımı “Birkaç İyi Adam” filmi emir komuta zinciri, disiplin, onur, gurur, vazife bilinci gibi kavramlar üzerinden askerlikteki hukuk sistemi işleniyor. Filmde Er Santiago’nun ölüm emrini veren üs komutanı Albay’ın suçluluğu ispatlanıyor.
Askerlik mesleği maddi ve manevi büyük fedakârlık gerektiren, meşakkatli fakat manevi tatmini yüksek bir meslektir. Askerler, vazifelerini yerine getirirken bunun maddi karşılığını düşünmezler. Onlar için en büyük ödül görevi layıkıyla yerine getirmenin verdiği gurur ve manevi huzurdur. O nedenle askerliğin bir meslekten ziyade bir yaşam biçimi olduğu, bir kez asker olanın ömür boyu asker kalacağı genel kabul gören bir görüştür. Öyle ya, “icabında vatan, cumhuriyet ve vazife uğrunda seve seve hayatını feda etmeye” yemin etmiş insanların yaşamlarının her alanını ve her evresini kapsayan yüksek bir adanmışlık duygusuna sahip olması gerekir. Mesleki değerlerin içselleştirilmesi ve bu değerlere gönülden bağlılık sonucu askerler sağlam karakterli, güvenilir olurlar, hak ve hukuktan ayrılmazlar. Doğaldır ki asker kişiler arasında bu ideal betimlemenin dışında tutum ve davranış içerisinde bulunanlar olabilir.
1992 yılı yapımı “Birkaç İyi Adam” isimli film askerlikteki emir komuta zinciri, disiplin, onur, gurur, vazife bilinci gibi kavramlar üzerinden askerlikteki hukuk sistemini konu almaktadır. Filmdeki kurgunun hayatın olağan akışıyla, gerçeklerle ne kadar uyumlu olduğu tartışılır olmakla birlikte askerlik ve hukukla ilgili işlediği bazı kavramsal hususlar dikkat çekicidir. Kendilerine verilen “kırmızı kod” emrini uyguladıkları iddiasıyla cinayet suçlanan iki erin suçsuzluklarıyla; birlik standartlarını karşılayamayan Er Santiago’nun ölümüne sebep olan emri veren üs komutanı Albay’ın suçluluğun ortaya çıkarılması filmin öne çıkan temalarıdır. Filmin final sahnesinde sanık erleri savunan avukat üs komutanına suçunu itiraf ettirmeye muvaffak olduğunda Albay kendini askerlik ve ulusal güvenlik gibi kavramlar üzerinden aklamaya çalışmaktadır. Neticede Albay suçlu bulunarak tutuklanmaktadır. Filmde verilmek istenen en temel mesajlardan biri askerlikte kanun ve yönetmeliklerle belirlenmiş kurallar dışında kural olamayacağı ve bunun dışında hareket eden herkesin rütbesi ne olursa olsun hukuk önünde hesap vermesi gerektiğidir.
Askeri yaşamın temelini oluşturan disiplin askerlerin hukuk anlayışlarının da esasını oluşturmaktadır. Disiplin, “Kanunlara, nizamlara ve amirlere mutlak bir itaat ve astının ve üstünün hukukuna riayet” (1) şeklinde tanımlanmaktadır. Disiplin dışı hareket, yani disiplinsizlik hukuka aykırı hareket etmektir. Hukuksuz bir eylemin dayanağı olarak manevi değeri yüksek “din, vatan, millet, bayrak, sancak” gibi kavramların kullanılması suçu meşrulaştırmaz. Askerlerin hukuk bilincine sahip olmaları ve hukuki sınırlar içerisinde hareket etmeleri hem askeri işleyiş, hem de hukukun üstünlüğünü esas alan demokratik toplum düzeninin işleyişi açısından önemlidir.
Dünya, doksanlı yıllarda Soğuk Savaş’ın sona ermesinin ardından ortaya çıkan iş birliği, silahsızlanma ve genel bir barış havasından uzaklaşarak küresel kutuplaşma ve gerginliklerin arttığı, sıcak çatışma alanlarının yaygınlaşmasıyla birlikte silahlanmanın hız kazandığı bir ortama girmiştir. Güvenlik politikalarının öncelik kazanması otoriter rejimleri cazibesini artırırken, demokrasiye yönetilen ülkelerde de otoriterleşme eğilimler görülmekte, popülist politikacıların halk desteği artmaktadır. Otoriterleşmenin doğal sonucu hukuktan uzaklaşma, keyfi ve gayri meşru yaklaşımların ve politikaların artması ve halk nezdinde de kabul görmesidir. Çoğulcu, liberal demokratik yönetimlerin lideri olduğu iddiasındaki ABD’de 06 Ocak 2021’de bir grup göstericinin, Trump’ın seçim sonuçlarının geçerliliğini sorgulayan söylemleri üzerine, Kongre binasını basarak sonuçların onaylanmasını engelleme çabası bu tür eğilimlerin ulaşabileceği boyutu göstermesi açısından etkileyicidir. Trump’ın çabasının başarısız kalmasında ABD kurumlarının meşru otoritenin arkasında durarak hukuk devletine sahip çıkması etkili olmuştur. Dönemin Genelkurmay Başkanı Mark Milley 29 Eylül 2023’te yaptığı bir konuşmada ABD Ordusu’nun Anayasa’yı “iç ve dış tüm düşmanlara karşı” korumaya yemin ettiğini ifade ederek, 06 Ocak olaylarına ilkesel bakışını ortaya koymuştur. (2) Nitekim Ordu, ABD tarihinin en büyük siyasi krizinde, anayasal görevinin dışına çıkmayarak, iktidarın barışçıl bir şekilde el değiştirmesine katkı sağlayan kurumlar arasında yer almıştır.
Uluslararası sistemin yapısal değişimler geçirdiği dönemler devletlerin siyasal ve toplumsal düzenleri üzerinde de sarsıcı etkiler yaratmaktadır. Kongre baskınına giden süreçte ve ertesinde yaşananlar, ABD’nin sosyo-ekonomik yapısındaki problemlerden kaynaklanan kutuplaşma ve gerginliklerin siyasal sistemi tehdit edecek sonuçlar yaratabildiğini göstermiştir. Hukukun üstünlüğünü esas alan demokratik sistemlerin ne kadar güçlü olduğu maruz kaldığı ters etkiler karşısında anlaşılabilmektedir. Bu bakımdan, ABD siyasal sistemi karşı karşıya kaldığı bu sınamada önemli bir itibar kaybına uğramıştır. Diğer taraftan, siyasi sistemlerin gücü bu sistemin temel kurumlarının siyasi değerleri ne kadar benimsediklerine bağlıdır. ABD Ordusu’nun tutumu anayasal düzene sadakatini gösterirken otoriter politik eğilimlerin arttığı zamanlarda askerlerin hukuki meşruiyet konusundaki hassasiyetlerinin yüksek olmasının önemi de ortaya koymuştur. ABD, yine aynı adaylarla bir seçim sürecine girerken başta Ordu’su olmak üzere siyasal sistem ve kurumlarının nasıl bir sınav vereceği merak konusudur.
Kaynakça
(1) SK İç Hizmet Kanunu, Madde 13.
(2) Tara Copp and Lolita C. Baldor, “Gen. Milley Delivers Defense of Democracy and Swipes at Trump in Farewell Address”, 29 September 2023, https://apnews.com/article/milley-trump-biden-democracy-military-d2abb76858291c87ae856f91e9556d8e, erişim tarihi: 30.04.2024.