Suni Yargı Tartışması
Anayasayı zamanında fırsatınız varken daha açık yazsaydınız. Muallakta kalan, yanlış yorumlanabilecek maddeleri de değiştirseydiniz. Şimdi yüksek yargıçlar mı suçlu oldu anayasa böyleyse? Ayrıca tartışmaya konu olan muallak maddenin içeriği kanunlarla da doldurulabilir.
Kaos!
Tam olarak Türkçe bir karşılığı var mı bu sözcüğün?
TDK “kargaşa” diye tanımlamış.
Kalabalık, düzensizlik gibi şeylerin yol açtığı karışıklık. Mahşer!
Mahşerin dört atlısı!
Bir anlamı da anarşi!
***
Kurt puslu havayı severmiş.
Siyasetin kurtları da anlaşılan toplumda kargaşa olmasını seviyorlar.
Bu günlerde topluma bir anayasal kargaşadır pompalanır oldu.
Herkesin ağzında bir sivil anayasa yapmamız gerekiyor söylemidir gidiyor.
Amaç nedir?
Yapılan beyanlardan benim anladığım iktidar mevcut anayasayı değiştirmek istiyor.
Niye? Neyinize yetmiyor kırmızı kapaklı anayasamız?
Mevcut anayasa darbe anayasası!
Yani?
Darbe şartlarında yapılmış işte, içinde modern dünyanın kurallarına uymayan bir sürü şey var.
Biraz daha açık söyler misiniz bu dediğinizi?
Mesela nedir eksik dediğiniz modern dünya kuralları?
Hem anayasayı daha dün istediğiniz gibi kendiniz değiştirmediniz mi? Eksik bir şeyler varsa arada o değişiklikleri de yapsaydınız ya.
Anayasa onlarca defa değiştirilmedi mi zaten?
Darbe anayasası diye bir şey mi kaldı ortalıkta Allah’ınızı severseniz?
Kendi başına dün getirdiğiniz değişiklikler bile bana göre modern hukuk devleti kuralları ile çatışıyor olsa da millet bu şekliyle onayladı işte, daha ne istiyorsunuz?
Kuvvetler ayrımı diye bir şey kaldı mı anayasal olarak?
Ne istiyorsanız yapıyorsunuz işte.
Sivil anayasa derken bu yapılan garabet değişiklikleri geriye düzeltmek mi yoksa niyetiniz?
Ya da yargı reformu mu yapmak istiyorsunuz?
Evet, bence de anayasal olarak bir yargı reformu yapılması şart. Böyle bir niyetiniz mi var yoksa?
Sanmıyorum. Ne dün yapılan değişiklikleri düzeltmek niyetiniz, ne de bir yargı reformu. Amacınıza uygun bütün değişiklikler yapıldı zaten. Niye şimdi durduk yerde arı kovanına çomak sokasınız ki?
Benim aklım hiç ermedi bu işe, sahi niye yeni anayasa ister ki bu imkanlara sahip bir iktidar?
Anayasamız insan haklarına yeterince önem vermiyor!
Emin misiniz? Bu anlamda bence anayasada bir eksiklik yok. İnsan hakları evrensel beyannamesi bizim anayasamızda da olduğu gibi kabul edilmiş durumda değil mi?
Avrupa İnsan Hakları mahkemesi kararlarına da anayasal olarak uymakla yükümlüyüz.
Demek ki bu konuda bir değişiklik yapmaya gerek yok anayasamızda.
Bakın niyetiniz insanlara anayasal olarak tanınmış hakları kısıtlamaksa o zaman başka.
Ama bugünün şartlarında insanların haklarını istediğiniz gibi kısıtlıyorsunuz zaten, bunun için anayasayı değiştirmeye ihtiyacınız mı var?
Yürütme konusundaki değişiklikleri de kendiniz daha dün yaptığınıza göre nedir derdiniz?
Niye değiştirmek istiyorsunuz anayasayı yine?
Biri bana bunun sebebini açıklayabilir mi?
***
Anayasadaki devletin tanımı ve üniter yapısı konusunda da bir itirazınız olamaz bence.
Değişmesi ve değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek ilk üç madde ile normalde bir derdinizin olmaması gerekli.
Bu maddeler ile dertleri olanlar var, ama siz o guruba girmiyorsunuz.
Öyleyse nedir anayasada beğenmediğiniz?
İstediğinizde anayasayı da takmıyorsunuz. Zaten anayasayı delen kendiniz değil misiniz düne kadar? Hem de defalarca.
Bunun yolunu rahmetli Özal açmıştı, rahmetli anayasayı bir kerelik delmekten bir şey olmaz demişti.
Siz ise maşallah, sayısını bile hatırlamıyorum artık anayasayı kaç defa takmadığınızın.
Örnek istiyorsanız üçüncü defa cumhurbaşkanı seçilebilmek mümkün mü anayasamıza göre?
Hukuku eğip büküp oldunuz işte üçüncü defa cumhurbaşkanı! Daha ne istiyorsunuz?
Buna ne muhalefet itiraz etti, ne de sokaktaki normal vatandaş.
Sokaktaki vatandaşın anayasa ne demek farkında olmadığını kendiniz de biliyorsunuz. Ama muhalefeti ben de anlamadım, bence zamanında bu konuyu oldukça yüksek sesle gündeme getirmesi gerekliydi muhalefetin.
Taraftarlarınızın itirazı olması zaten beklenemez.
Bu durumda kim niye ister ki anayasayı değiştirmeyi?
***
Millet ne derse o olur. Millet bizi seçti ve biz de anayasayı değiştirmek istiyoruz!
Bana sorarsanız da, millet ne diyorsa o olur.
Hatta benim şahsi düşüncem bu konuda birçoklarına ters bile gelebilir. Niye anayasada bir kişi en fazla iki kere cumhurbaşkanı olabilir diye bir kural var ki? Doğrusunu istiyorsanız ben bunu hiç anlamıyorum.
Bence millet kaç kere seçerse o kadar bir kişi cumhurbaşkanı olabilmeli. Hatta millet seçiyorsa öyle üniversite diploması olmasına da ihtiyaç yok bence.
Millet ne diyorsa o!
Ama en fazla iki defa cumhurbaşkanı olunabilir kuralını da getiren kendinizsiniz. Üniversite diploması gerekli maddesini de siz bıraktınız olduğu gibi.
Üstelik kendi koyduğunuz bu kurala uymayan da sizsiniz.
Nasıl anlamak lazım bu durumu?
Madem uymayacaktınız, öyleyse niye böyle bir kural yazdınız anayasaya?
Rahmetli Burhan Kuzu böyle yazdı!
Anayasa profesörüydü rahmetli biliyorsunuz. Yanlış yapmış!
***
Doğrusunu isterseniz ben bu anayasa değişikliği tartışması niye başlatıldı hiç anlamadım.
Anayasa Mahkemesi yüksek yargıçları sözümüzü dinlemiyorlar. Yanlış yanlış kararlar alıyorlar! Yanlış yorumluyorlar anayasayı!
Siz de anayasayı zamanında fırsatınız varken daha açık yazsaydınız. Muallakta kalan, yanlış yorumlanabilecek maddeleri de değiştirseydiniz.
Şimdi yüksek yargıçlar mı suçlu oldu anayasa böyleyse?
Ayrıca tartışmaya konu olan muallak maddenin içeriği kanunlarla da doldurulabilir.
Oturun mecliste kanun çıkarın, muallak olan neyse kanunlarda karşılığı olsun.
Böylece ne Anayasa Mahkemesi yüksek yargıçları ne de Yargıtay’ın yüksek yargıçları farklı yorum yapamasınlar.
Yasama elinizde değil mi? Ne bekliyorsunuz? Çıkarın gerekli yasaları, olsun bitsin!
***
Anayasa Mahkemesi yürütmenin önünde vesayet kurumu oluyor. Yetkilerini kısıtlamak lazım. Mümkünse Anayasa Mahkemesi’ni tümden kapatmalı!
Zaten Anayasa Mahkemesi ne yapıyor ki?
Sonra? Sonra ne olacak?
Meclisten çıkarılan yasaların anayasaya uygun olup olmadığını kim denetleyecek?
Meclisten çıkarılan her kanun anayasaya uygun mu çıkartılıyor zannediyorsunuz?
Bilerek yapılan yanlışlar bir yana, gerçekten yasalarda hatalar yapılabiliyor.
Anayasa Mahkemesi sonuçta kanunları anayasaya göre denetleyen kurum değil mi?
Yürütmenin önünde vesayet kurumu değil ki Anayasa Mahkemesi!
Takoz da değil!
Anayasada ne yazıyorsa o! Kuralına göre denetleme vazifesi var Anayasa Mahkemesinin.
Anayasa Mahkemesi olmazsa bu denetimi kim yapacak?
Eğer kanunların iptal edilmesini istemiyorsanız kanunları çıkartırken anayasaya uyumlu çıkartacaksınız.
Hukuk devletinin esası bu değil midir?
Yoksa siz bir hukuk devleti olmamızdan mı rahatsızsınız?
***
Anayasa Mahkemesi sorun değil de, şu andaki yüksek yargıçlar sorun!
Onun da kuralı belli değil mi anayasada.
Yanlış yapan varsa kendi aralarında toplanırlar ve hatası olanı cezalandırırlar. Gerekiyorsa üyeliğini iptal ederler.
Bu kural hoşunuza gitmiyorsa dediğim gibi anayasanın değiştirilme kuralları belli.
Önce mecliste değişiklik için uzlaşı arayacaksınız. Uzlaşınca da değiştireceksiniz.
Bağır çağır bu yargıçlar öyledir, böyledir demenin bir alemi var mı?
Hele Yargıtayın yaptığı nedir öyle?
Bu işin kuralı nasıldır Yargıtaydan daha iyi bilen mi var?
Nedir o öyle Anayasa Mahkemesi yüksek yargıçları hakkında suç duyurusunda falan bulunmak? Çocuk musunuz siz?
Hem boşa çaba hem de Yargıtay başsavcısının yetkisinde değil ki bu yapılan suç duyurusu. Üstelik ortada suç falan da yok!
Bunu bilmeden mi yapıyor sanıyorsunuz Yargıtay bu suç duyurusunu?
Maksat suni tartışma çıksın!
Bilmiyorsa durum gerçekten vahim demektir, bilerek yapıyorsa daha da vahim, çünkü amaç farklı demektir bu durumda.
***
Kısacası ayinesi iştir kişinin, yediğiniz hurmalar yarın bir yerlerinizi tırmalar.
Anayasayı değiştirmek istiyorsanız açıkça koyarsınız ortaya neyi değiştirmek istiyorsanız ve mecliste uzlaşı ararsınız, yeterli çoğunluğu sağlayınca da artık referandumla mı olur, yoksa 400 milletvekilini bulup direk mecliste mi değiştirirsiniz, ama anayasa değiştirmenin yolu belli, böyle cazgırlık yaparak, ortalığı velveleye vererek olmaz bu işler.
Anayasada ne yazıyorsa o!
Millet ne diyorsa o!
Ortalığı kaosa sürükleyip puslu havada nasıl yaparız da anayasal olarak bu devleti biraz daha otoriter bir devlet haline sokarız hayallerine kapıldıysanız bence vaz geçin.
Yaptığınız böyle saçma sapan her hamlenin başımıza neler açtığı ortada.
Ne ekonomik olarak ne de başka konularda ülke sıralamalarında olması gereken yerde değiliz.
Evet, o sıralamaların bizim için hiçbir önemi yok!
Bize milli yargı yeterli!
Yargının millisi mi olur? Günümüzde artık sınırları kapatıp kendi başınıza yaşamak mümkün mü?
Mecbursunuz diğer ülkelerle entegre şekilde yaşayacaksınız.
Bu durumda da işte o önemsiz denilen sıralamalar önemli oluyor.
Diğer ülkeler için ülke olarak güvenilir bir ülke olup olmadığınız o listelerle belli oluyor.
Yatırım yapmak isteyenler o listelere bakıyorlar.
Güvenilir ülke olduğunuzda ise aynı zamanda sözüne değer verilen, sözü dinlenen ülke oluyorsunuz.
Biz ise sözü hiç dinlenmeyen bir ülke olduk çıktık son zamanlarda.
Arap ülkeleri bile sözümüzü dinlemez hale gelmiş durumdalar.
Bir de Müslüman olacaklar!
***
Bir de böyle suni hukuksal kargaşa çıkartarak iyiden iyiye rezil etmeyin ülkeyi.
Hukukun olmadığı yere ne sermaye geliyor ne de sözünüz dinleniyor.
Bence yapılması gereken bir an önce Anayasa Mahkemesinin vermiş olduğu son kararı uygulamak ve önümüze bakmak.
Ülke sorunlarına odaklanın, madem bu millet sizi bir kez daha seçti, öyleyse milletin seçimine ve güvenine biraz saygı gösterin ve en azından ekonomik durumumuzu düzeltmeye çalışın. Millet ne yapacağını şaşırmış durumda. Toplumsal ahlak bile kalmadı ülkede.
Gerisi boş tartışma!
Ben böyle düşünüyorum.
Moskova’dan herkese sevgi ve saygılarımla.