Bir Hobi Olarak Evde Bira Nasıl Yapılır?
Bira, tarih boyunca alkollü bir içecek olmaktan çok, besinin yetersiz koşullarda uzun süre muhafazası amacıyla kullanılmıştır. Hititler’de, Sümer’de ve Mısır’da bira yapımının bilindiği ve besin olarak kullanıldığı biliniyor. Günümüzde ise dünyanın hemen her yerinde çok farklı çeşitleri olan bir içecek olarak tercih edilmektedir.
Sevgili dostlar, yine bir Pazar günü yazısında sizlere bir hobiden bahsedeceğim. Hobiler hayatımıza renk katan, sadece parayla alıp tüketerek değil üreterek de mutlu olmamızı sağlayan aktivitelerdir. Hobi olarak gördüğünüz şeyi yaparken, günlük hayatın karmaşasından ve sıkıntılarından uzaklaşır, kendinizi yeniler ve çevrenize karşı daha faydalı olma şansını yakalamış olursunuz. Bu yazımda evde hazır kitlerden bira yapımını ve dikkat edilmesi gereken önemli noktaları sizlere anlatacağım. Bu nedenle anlattıklarımın bir hobi olarak görülmesini, asla alkol tüketimini özendirmek olmadığını bir kez daha hatırlatmayı gerekli görüyorum.
Bira, tarih boyunca alkollü bir içecek olmaktan çok, besinin yetersiz koşullarda uzun süre muhafazası amacıyla kullanılmıştır. Hititler’de, Sümer’de ve Mısır’da bira yapımının bilindiği ve besin olarak kullanıldığı biliniyor. Ortaçağ Avrupası’nda kiliselerde de aynı maksatla (besinin uzun süre korunabilmesi için) üretildiği ve kullanıldığı tarihi kayıtlarda yer almaktadır. Günümüzde ise dünyanın hemen her yerinde çok farklı çeşitleri olan bir içecek olarak tercih edilmektedir.
Bira, fermantasyon (mayalanma) ile oluşan bir içkidir. Bu nedenle de alkol oranı, distile içkilere göre daha düşüktür. Ayrıca düşük sıcaklıklarda mayalanma olduğundan dolayı, distile içkilerde görülebilen metil alkol oluşma riski yoktur. Temel mantık, elde edilen maltın fermantasyon kabında belirli bir süre mayalanması neticesinde alkolün oluşmasıdır. Ben birkaç defa kendi maltımı üreterek bira yapmayı da denemiş bir kişi olarak, hazır kitlerden yapılmasını tavsiye ediyorum. Çünkü diğeri çok zahmetli, uzun ve evde yapım için de uygun olmayan bir süreç olarak görülebilir. Bu süreçte: 1. Arpa yıkanıp belirli bir sürede çimlenmesi sağlanır; 2. Çimlenen arpa fırında kurutulur; 3. Kurutulan arpa istenen renk tonuna göre kavrulur; 4. Kavrulan malt, elekten geçirilir ve daha sonra bir değirmen yardımıyla kırılır; 5. Kırılan malt belirli bir miktar suyla iki saat kaynatılır; 6. Kaynatılan mayşe süzülür; 7. Yaklaşık 30 derecenin altına düştükten sonra fermantasyon kabına alınır ve mayalanır; 8. Mayalanma sonrası süzülerek şişelenir. Elbette bu sırayla yazdığım sürecin birçok detayı da bulunmaktadır. Bu nedenle bir hobi olarak yapılması için oldukça zahmetli bir süreçtir.
Kitlerden bira yapımında yukarıda saydığım ilk altı sıradaki işlemler atlanır. Böylece evde kirlilik ve koku oluşması da önlenmiş olur. Satılan bira kitleri genellikle şerbetçi otu karıştırılmış malt özünden oluşur. Ancak yine de farklı tatlar için ilave şerbetçi otu kullanmak mümkündür. Farklı sitelerde farklı şerbetçi otu türleri, kullanıma hazır olarak satılmaktadır. Ama belirli bir tecrübeye sahip olmadan kitle beraber bunu almaya gerek yoktur. Bütün süreçlerde asgari malzemelerin bulunması ve temizliğe azami riayet edilmesi çok önemlidir. Şimdi bunları aşama aşama anlatmaya başlayabiliriz.
Hazır kitler, genellikle 23 litre bira için hazırlanmıştır. Çok özel tatları bulabileceğiniz bira kitleri ise 9-10 litrelik bira yapım imkânı sunmaktadır. Aslında beş yıl kadar önce çok kaliteli dünya biralarını bulmak mümkündü. Örneğin alkol miktarı yüksek Belçika bira kitleri çok değişik damak tatları sunuyordu. Ya da New Zeland Pale Ale ile muhteşem tatları elde etmek mümkündü. Ancak şu an Türkiye’de çok sınırlı bir seçenek havuzu bulunuyor. Gönül isterdi ki, Türk çiftçisinin ürettiği malt özlerinin piyasada yer aldığı kitleri bulabilelim ve çiftçimiz katma değerli üretimin sayesinde refahlarını artırabilsin. Ancak bunlar en azından şu an için aşılması çok zor sorunlar olarak görünüyor. Belki bir gün Türk çiftçisi, neden yüksek katma değerli üretimden alıkonulduğunu anlayacaktır.
Yazımıza 23 litrelik hazır kitler üzerinden devam edeceğiz. Söz konusu kit, şerbetçi otlu malt özünden ve mayadan oluşmaktadır. Bu nedenle ihtiyacımız olan ilk şey 23 litrelik bir fermantasyon kabıdır. Bunu hazır satılan kaplardan temin etmek mümkündür. Bunun yerine 19 ve 5 litrelik iki su damacanasını kullanmak da mümkün olabilir. Ancak musluklu tek kap daha uygun olur. Fermantasyon kabı, içme suyu ile çalkalanarak kokusuz ve temiz biçimde hazırlanmalıdır. Kitin altında bulunan maya ayrıldıktan sonra malt özü paketi, bir tencerede ısıtılan çeşme suyunun içinde 15 dakika kadar bekletilmelidir. Bu sayede yoğun malt özünün akışkanlığı artacaktır. Bu esnada büyük bir tencere içerisinde iki litre içme suyu ısıtılmalıdır. Malt özü ısıtılan içme suyunun üzerine dökülmelidir. Kitin folyosu içerisinde kalan malt özünü almak için de bir litre kaynar su, azar azar folyo içine konarak çalkalanıp büyük tenceredeki karışıma ilave edilmelidir.
Folyo içerisinde malt özü kalmadığına emin olduktan sonra, 5 litre içme suyu fermantasyon kovasına boşaltılmalıdır. Bunun üzerine tenceredeki su ve malt özü karışımını boşalttıktan sonra, tencere içerisinde kalan malt özü, (tencere iyice temiz hale gelen kadar) sıcak su ile çözülerek fermantasyon kabına alınmalıdır. Eğer kit içeriğinde aksi belirtilmediyse, 1 kg. toz şeker sıcak içme suyunda eritilerek fermantasyon kabına ilave edilmelidir. Toz şeker yerine her kit için ayrıca önerilen kuru / sıvı malt özü ya da glikoz kullanmak da mümkündür.
Ardından karışım 23 litreye tamamlanacak şekilde fermantasyon kabına içme suyu ilavesi gerekmektedir. Böylece karışım tamamlanmıştır. Bu aşamada dijital termometre ile karışım sıcaklığı ölçülmelidir. 25-30 derece arasındaysa, fermantasyon kabı güneş görmeyen bir yere alınmalı, maya paketi açılıp karışım üzerine serpilmeli ve kapak kapatılıp hava kilidi kurulmalıdır. Bu aşamada fermantasyon kabının bir gün sonra bir battaniye ile sarılması, ani sıcaklık değişimlerini önlemede faydalı olabilir. Her kit için fermantasyon sıcaklığı farklıdır. Genellikle lager ve pilsener tipi biralar için 16-22, stout tipi biralar için 20-25 derece olabilmektedir. Bu nedenle fermantasyon sıcaklığı bilinmeden yapıma başlamak yanlış sonuç verebilir. Belirtilen fermantasyon sıcaklıklarında normal koşullarda 14 günde fermantasyon tamamlanmaktadır. Hava kilidinde hareket bittikten sonra fermantasyonun tamamlandığını anlarız.
Yukarıdaki koşullar gerçekleştiğinde 13. günde fermantasyon kabını açıp, sifonlama yöntemiyle, dipte kalan tortuyu almadan sıvıyı başka kaba alıp, tortuyu temizledikten sonra fermantasyon kabını içme suyu ile çalkalayıp, tekrar biramızı kabımıza alıyoruz. Bu aşamada istenirse, biradaki acılığı artıran şerbetçi otu ilavesi yapılabilir. Bunu yapmak için şerbetçi otunu bir sık dokunmuş tülbent bezine sarıp sıvının içerisinde bir gün bekletebilirsiniz. Artık biramız şişelemeye hazırdır.
Şişelemede dikkat edilmesi gereken en önemli husus, diğer aşamalarda olduğu gibi temizliktir. Bunun yanında şişe tercihi size kalmıştır. Daha önceden şişe biriktirdiyseniz, dışarıdan aldığınız her birayı içtikten sonra şişeyi suyla çalkalayıp kaldırmanız gerektiğini unutmayın. Zira bira kalıntısı zamanla küf oluşumuna yol açmakta ve kolay çıkmamaktadır. Ben 50 cl’lik şişeler yerine 33 cl’lik şişeleri tercih ediyorum. Böylece hobinin amacına uygun olarak azar azar ve tadını alarak tüketmek mümkün oluyor. Ama 50 cl’lik tercih ediyorsanız, yaklaşık 46 şişeye, 33 cl’lil tercih ediyorsanız yaklaşık 70 şişeye ihtiyacınız olacaktır.
Şişelemede işi kolaylaştırmak için musluklu bir fermantasyon kabı faydalı olabilir. Eğer bu yoksa bir sürahi ve huni yardımıyla temizlenmiş şişeleri üstten bir parmak boşluk kalacak şekilde doldurun. Her 50 cl’lik şişeye iki adet, 33 cl’lik şişeye bir adet kesme şeker atıp kapaklama işlemini yapın. Kapaklama için ihtiyacınız olan alet ve kapaklar, internet sitelerinde ucuza temin edebileceğiniz şeylerdir. Kapaklanan şişeleri serin bir yerde 10 gün beklettikten sonra, içeceğiniz miktarı buzdolabına koyup, soğuttuktan sonra içebilirsiniz. Genellikle bir aylık bekleme süreleri daha iyi sonuç vermektedir. Bu biraları bardaktan içmeniz de, tortu oluşumuna karşı damak tadınızı artıracaktır.
Benim burada sizlere kısaca anlattığım her aşama, tecrübeyle kolaylaşmaktadır. İlk defa bu işi yapmak isteyenler için, farklı kaynaklardan da yaralanmalarını tavsiye ederim. Netice bu işin hayatımıza renk katan bir hobi olduğu unutulmamalıdır. En büyük risk, elinizin altında hazır olan biranın kolay ve fazla miktarda tüketilebilmesidir. Eğer bu işi hobi olarak değil de ucuza bira içmek için yapıyorsanız, sağlığınızın bozulmasının çok daha büyük maliyetlere yol açabileceğini unutmayın. Keyifli bir Pazar günü diliyorum…