Gözyaşı Kanalları Ne İşe Yarıyor?

Şuna bak, salya sümük olmuş ağlıyor!

Sahi, farkında mısınız, çocuklar biraz fazla ağladıklarında salya sümük olurlar?

Eski filmlerde hanımlar yapmacıktan da ağlasalar, hemen bir yandan elleri ile gözyaşlarını silerler, ama bir yandan da bir mendil bulup burunlarını da silerler.

Ağlamanın burnumuzla ne alakası olabilir ki?

Ağlayınca tüm salgı bezlerimiz aynı anda mı çalışmaya başlıyor?

***

Ben nazar değmesin, pek sık hastalanmam. Pek öyle alerjik de değilimdir. Eh, erkek adamız, ağlamak da bize yakışmaz. Öyle bildiğiniz anlamda en son ne zaman ağladım hatırlamıyorum doğrusu.

Arada duygulandığımda herkes gibi gözlerim dolar, ancak o da kırk yılda bir. 

***

Kimilerinde bahar alerjisi olur, polenler yüzünden sürekli gözleri kaşınır ve gözlerinden yaş akar durur. İşte böyleleri belki biliyordur.

Ayrıca lens takanlar varsa onlar da farkında olabilirler. Sonuçta lens takanlar gözlerine sürekli nemlendirici damla kullanmak zorundalar.

Bende astigmat olduğu için neredeyse otuz yıldır göz dinlendirici gözlük takarım, numarası 0.50, ancak astigmat için bildiğim kadarıyla lens kullanılmıyor, hem bu kadar düşük numaraya lens de vermiyorlar. 

O yüzden hiç lens takma ihtiyacım olmadı ve gözlerime herhangi bir damla da damlatmak zorunda hiç kalmadım.

***

Aslında insan anatomisi konusunda az biraz bilgim de vardır. 

Ama ya göz konusundaki derslerde uyumuşum ya da okullarda bu göz ve burun bağlantısını anlatmıyorlar.

Kısacası geçenlerde gözüme toz kaçtı ve biraz da ovuşturunca başladı gözlerim kızarmaya ve gözümden yaşlar akmaya.

Bir yandan da burnumda akmaya başladı. Pek anlam veremedim, sonuçta havalar o kadar soğumadı henüz, üşütmüş de olamam diye düşünürken, hanım haydi gel gözlerine damla alalım dedi, böyle olmayacak, ovuşturdukça daha kötü edeceksin.

Yolun karşısındaki eczaneye derdimizi söyledik ve eczacı bir göz damlası verdi. Hanım biliyormuş zaten bu damlayı ve bugün hemen gözlerime damlattık.

İlginç doğrusu, gözüme damlattığımızda burnuma, aslında genzime damlanın tadı da geldi.

İşte yukarıda alerjisi olanlar, ya da lens kullananların bunu biliyorlardır dediğim konu bu!

Açtım baktım internete, gerçekten gözümüzle burnumuz arasında gözyaşı kanalı denilen bir kanal varmış!

Hatta yetişkinlerde gözyaşı kanalı tıkanıklığı denilen bir rahatsızlık da görülüyormuş ve tedavisi genellikle ameliyatmış.

Doğuştan bu kanalın tıkanık olmasına da rastlanılıyormuş. Böyle doğuştan kapalı kanalı olan küçüklerde bazen özel masajla da kanalın açılması mümkün olabiliyormuş.

***

Doğrusunu isterseniz bu yaşa kadar bu kanalın hiç farkına varmamış olduğuma kendi adıma çok şaşırdım. 

Nezle dolayısıyla çoğunlukla burun tıkanıklığı ve hatta askeri lise zamanlarında bir aralar ıslak ıslak rüzgârda kalmaktan olacak, sinüslerimin tıkandığı olmuştu. 

Ama hiçbir keresinde gözlerimiz ile burnumuz arasında bir gözyaşı kanalı olduğunu anlamamıştım.

Tozdan kaynaklı bir göz alerjisi ile bu yaşta bunu da öğrenmiş oldum.

Aman dikkat edin, gözyaşı kanalınız tıkanmasın, ameliyat ile tedavi edildiğine göre çok da kolay bir operasyon olduğunu düşünmüyorum.

Yok, yok, benim gözyaşı kanalıma bir şey olmadı, olsaydı damlanın tadını nasıl alırdım.

Bu arada ne kadar ilginç değil mi, gözlerimizle de tat alabildiğimizi biliyorum artık.

Sağlıkla, sağlıcakla kalın.

Moskova’dan herkese sevgi ve saygılarımla.