Rus tanklarının Ukrayna’da Yaşadığı Sorunlar: Bölüm-3
Bu başarı, SİHA’ların ne kadar önemli silahlar olduğuna dair hiçbir şüphe bırakmadı. Başarıyı gösteren Türk SİHA’ları olduğundan, Rus tehdidini ensesinde hisseden Ukrayna ve Polonya gibi ülkeler Türkiye’den çok sayıda SİHA satın aldılar.
Silahlı İnsansız Hava Araçları (SİHA) Nasıl Kullanılıyor?
SİHA’lar:
SİHA’lar son yıllarda muharebe meydanlarında zaferin kimin olacağını belirleyecek kadar önemli silahlar oldukları uygulamalı bir şekilde görülmüştür. SİHA’lar yeni bulunmuş silahlar değildir. Başta ABD ordusu olmak üzere birçok ordu tarafından uzun süredir kullanılmaktadır. Ancak bu kullanım, daha çok bazı nokta hedeflerini vurma şeklinde olmuştur.
SİHA’ların yeni bir kullanım şekli, ilk defa Türk ordusu tarafından uygulanmıştır. Kimin akıl ettiği konusunda kesin bir bilgim yok ancak bu kullanım şekli bir zorunluluktan doğmuş gibi görünmektedir. Suriye sınırındaki malum uçak düşürme olayından sonra Rusya ile ilişkilerimiz gerginleşmişti. Bu olaydan bir süre sonra, muhtemelen Rus uçakları Suriye’deki mevzilerimizi bombalamış ve çok sayıda askerimiz şehit olmuş veya yaralanmıştı. Rusya bu olayın sorumluluğunu üstlenmeyince sorumluluk Esat’ın ordusunun üzerinde kalmıştı.
Türkiye buna bir karşılık vermek zorundaydı. Ancak karşısında Rus askerleri de bulunduğundan karadan bir harekât icra etmek durumu daha da gerginleştirebileceği için riskliydi. Suriye hava sahası Rusya tarafından kontrol edildiğinden, hava kuvvetleri uçaklarını kullanmanın da bazı risk ve sakıncaları vardı. Bu durumda en uygun çare SİHA’ları kullanmaktı. Türkiye de bunu yaptı. Ancak SİHA’ları, o zamana kadar yapıldığı gibi kritik bazı hedefleri vurmak için münferit olarak kullanılmak yerine toplu olarak kullanıldı. Çok sayıda SİHA aynı anda havalandı ve yerde tespit edilen tüm Suriye hedefleri vuruldu.
SİHA’ların ve radarların teknik özellikleri hakkında detaylı bir bilgim yok ancak bilgisi olanların söylediğine göre SİHA’lar uçaklara göre küçük olduklarından ve uçaklara göre oldukça yavaş uçtuklarından Rus yapımı Suriye hava savunma radarları bunları tespit edemedi. Bunda Türk ordusu envanterinde bulunan elektronik karıştırma sistemlerinin de etkili olduğu söylenmektedir.
Sebep ne olursa olsun, SİHA’lar sadece Suriyelileri ve Rusları değil tüm dünyayı şaşırtacak kadar başarılı oldular. Binlerle ifade edilen Suriye askeri etkisiz hale getirildi. Yüzlerce tank, zırhlı araç motorlu araç, top, havan ve diğer destek silahları vurularak imha edildi. En şaşırtıcı olanı ise Rusların çok güvendikleri ve birçok ülkeye sattıkları kundağı motorlu hava savunma silahlarının da vurulmasıydı. Bu silahların tek bir SİHA düşürdüğüne dair herhangi bir haber yayınlanmadı.
Bu başarı her ne kadar tüm dünyanın dikkatini çekmiş olsa da Suriye ordusunun zayıf bir ordu olduğu düşüncesi ile SİHA’ların önemi yine de tam olarak anlaşılamadı. SİHA’lar aynı başarıyı Libya’da da gösterdiler. Ama tüm dünyanın dikkatini tam olarak SİHA’lara çeken Karabağ savaşı oldu. Savaş sonuna kadar imha edilen ve sağlam olarak Azerbaycan ordusunun eline geçen tank ve zırhlı araçlara bakıldığında, Karabağ Ermenilerinin Azerbaycan kadar ve hatta daha fazla tank ve zırhlı araca sahip olduğu anlaşılmaktadır. Karabağ Ermenilerinin çok sayıda hava savunma silahı ve sistemi de vardı.
Muharebeler başlar başlamaz, zırhlı birlik üstünlüğünün artık pek bir anlam taşımadığı ve SİHA’ların ne kadar etkili silahlar oldukları ortaya çıktı. SİHA’lar, yüzlerce Ermeni tankını, zırhlı aracını, taktik tekerlekli aracını, topunu, havanını, hava savunma silahını ve hatta balistik füze bataryalarını başarıyla vurdu. Bununla da yetinmeyip toplu piyade hedefleri de etkili şekilde vuruldu. Bu, o kadar etkili oldu ki Ermeni ordusu üzerinde büyük bir korku yarattı.
Rus gazetecilerin Ermeni tarafından yayınladıkları video görüntülerinde de açıkça görüldüğü gibi Ermeni askerleri ileriye bakmaktan çok havaya bakmakla vakit geçirdiler. Araçların vurulduğunu gördükçe, araçlara binmekten korkmaya başladılar ve her türlü aracı muharebe meydanında bırakıp yaya olarak kaçtılar. Havada bir motor sesi duyunca, çaresiz bir şekilde ellerindeki piyade tüfekleriyle havaya doğru ateş ettiler ama bu bir işe yaramadı.
Üstelik SİHA’lar, sadece üzerlerindeki mühimmatı atarak hedefleri yok etmiyorlardı. Aynı zamanda hava ileri gözetleyiciliği görevi de yapıyorlardı. Yerlerini tespit ettikleri Ermeni hedeflerinin koordinatlarını tam zamanlı olarak topçu birliklerine iletiyor, böylece Azerbaycan ordusundaki toplar ve çok namlulu roketatarlar (ÇNRA) Ermeni birlikleri mevzi değiştirmeye fırsat bulamadan hızlı ve isabetli bir şekilde hedeflerini vurabiliyordu.
Bu başarı, SİHA’ların ne kadar önemli silahlar olduğuna dair hiçbir şüphe bırakmadı. Başarıyı gösteren Türk SİHA’ları olduğundan, Rus tehdidini ensesinde hisseden Ukrayna ve Polonya gibi ülkeler Türkiye’den çok sayıda SİHA satın aldılar. Ukraynalılar, bu SİHA’ları Karabağ tecrübesinden çıkarılan derslerden de faydalanarak derhal Donbas’taki ayrılıkçılara karşı kullandılar. Bundan başarılı sonuçlar elde edince SİHA’lara genel savunma planlarında önemli bir yer tutacak şekilde konuşlandırdılar.
Bu sayede, Rusya saldırısı başladıktan sonra da SİHA’ları etkili bir şekilde kullandılar. Nitekim SİHA’larla vurulan çok sayıda Rus tank ve zırhlı araçlarının görüntülerini yayınladılar. SİHA’ları ileri hava gözetleyicisi olarak kullanıp Rus zırhlı birlik konvoylarını roket ve top ateşleri ile de eteş altına aldılar. Ukraynalılar, SİHA’ları Karadeniz’deki Rus gemilerini vurmak için de kullandılar. Küçük deniz araçlarını ve helikopterleri SİHA’larla vurdular. SİHA’larla hedef tespiti ve elektronik karıştırma yaparak kıyıdan attıkları füzelerle Rusya’nın Karadeniz’deki en büyük iki gemisini batırdılar.
Bu durum, sadece tank ve zırhlı araçların değil gemilerin de ne kadar savunmasız duruma düştüklerini ortaya çıkardı. Milyar dolarlarla ifade edilen birçok silah ve askeri sisteme sahip gemiler milyon dolar seviyesindeki araç ve silahlarla vuruldu. Böylece SİHA’lar, sadece etkili değil aynı zamanda maliyet-etkin silahlar olduklarını ispat etti. Bu durum Ukrayna’da çok büyük memnuniyetle karşılandı. Hatta “Bayraktar” isimli bir şarkı bile bestelediler.
Bu gelişmeler tüm dünyanın dikkatini çekti. Bayraktar satın alabilsin diye Ukrayna için kampanya düzenleyenler oldu. Bunda sadece gösterdikleri başarılar değil bu başarıyı çok düşük bir maliyetle göstermesi de etkili oldu. Bir Bayraktar TB-2’nin kaç lira olduğu hakkında basın organlarında değişik rakamlar telaffuz edildi. Bir ulusal kanalımızda iki adet Bayraktar TB-2’nin 100 adet mühimmatı, yer kontrol istasyonu ve elektronik savunma sistemleri ile 25 milyon dolar ettiği açıklandı. Bu sistemin fiyatı ile ilgili olarak duyduğum en yüksek rakam. Eğer bu rakam doğruysa, iki uçaktan oluşan bir SİHA sisteminin, kendini amorti edebilmesi için sadece en ucuz fiyatı olan (en ucuz Rus tankının fiyatı 2,5 milyon dolar civarındadır) 8-10 Rus tankını vurması yeterli. T serisi tanklar çok daha pahalı ve Ruslar genellikle bu tankları kullanıyor.
Ara Değerlendirme:
Yazımın birinci bölümü yayınlandığında, bazı okuyuculardan çok genellemeci olduğum, imha edilen Rus tanklarının eski nesil tanklar olduğu, sorunun tanklardan kaynaklanmadığı, Rus komuta heyetinin hatalarından kaynaklandığı benzeri yorumlar aldım. Bu yorumlara tam olarak katılamayacağım çünkü Rusya, son nesil en modern tanklarını da Ukrayna’da kullanıma soktu ve bu tankları da Ukraynalılar vurmaya devam ediyor.
Rusların en modern tankı olarak T-90M, ilk kez 2017 yılında kamuoyuna tanıtıldı. Bu tanktan şimdiye kadar 60 ila 70 kadar üretildiği bildirildi. Rusya bu tankı Ukrayna’da cepheye sürdü ve hemen bu tankların da vurulduğuna dair haberler kamuoyuna yansıdı. Yani SİHA’lar ve bu arada diğer tanksavar silahları, en modern tanklara karşı da oldukça başarılı.
Kamikaze SİHA/Dron’lar:
Bunların Türkiye’de üretileceğine hatta üretildiği ve testlerinin yapıldığına dair uzun zamandır haberler yayınlanmasına rağmen Karabağ Savaşı’nda Azerbaycan ordusunda İsrail yapımı kamikaze SİHA/Drone’lar kullanıldı. Üzerinde patlayıcı bulunan bu silahlar adeta uzaktan komuta edilebilen bir mühimmat gibi. Portatif platformlardan fırlatılan ve taktik seviyedeki birliklerce de kolayca kullanılabilecek olan bu silahlar, elde taşınabilen bir kontrol paneli ile sevk ve idare edilebiliyor. Hedef bölgeye uçup uygun hedef bulunca bu hedefe doğru hızla dalışa geçiyor ve hedefe temas ederken üzerindeki patlayıcı infilak ediyor. Böylece hedef etkisiz hale geliyor.
Bu silahın en büyük avantajı, çok küçük olması ve bir hava alanı veya piste ihtiyaç duymaması. Dolayısıyla cepheye en yakın bölgeye kadar giderek buradan atılabiliyor. Bir platformdan birçok SİHA/Dron atılabildiğinden aynı anda çok sayıda hedefin vurulması mümkün. Bunların herhangi bir şekilde hedefi vuramadan düşmesi veya düşürülmesi çok zor ama düşseler bile çok büyük bir sorun değil. Çünkü tek kullanımlıklar ve çok ucuzlar. Azerbaycan ve Türkiye basın organlarında telaffuz edildiğine göre tanesi 5.000 dolar. Bırakın bir tankı veya bir zırhlı aracı, eski bir jipi dahi vursalar kendilerini amorti edebiliyorlar. Üstelik bunlar kamikaze yaparak hedefe saldırdıklarından, vurulmaları da çok zor. Etkileri ise normal SİHA’larla aynı.
Dronlar:
Basın organlarında sürü dronları yapıldığından, bunların birbirleriyle haberleştiklerinden, birinin kontrol dronu veya lider olduğundan, bu sistemin Libya’da denendiğinden filan bahsedilse de bu sistemin muharebe sahasında yaptıkları hakkında herhangi bir görüntü yayınlanmamıştır. Ukrayna’da da bazı küçük dronların altına bomba monte edildiği ve bunların Rus birliklerinin üzerinden uçarken bombaları bıraktığından bahsedilmekte fakat bu tür uygulamaların tank veya zırhlı birlikler üzerinde etkili olduğuna dair açık bir veri bulamadık.
Dronların Ukrayna’da daha çok gözetleme maksadıyla kullanıldığı ve özellikle tank avcı timleri tarafından ormanlık alanlar ile meskûn mahallerde timlerin yönlendirilmesinde işe yaradığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla tank ve zırhlı birlikler üzerinde dronların doğrudan etkisi olduğunu söylemek mümkün değildir.