Site İçi Arama

savunma

Avrupalı Rakip Uçaklar: Eurofighter Typhoon ve Dassault Rafale

Bu iki jet savaş uçağı neden gündemimizde? Eurofighter Typhoon av/bombardıman amaçlı jet savaş uçağı açığımızı kapatmak için almayı düşündüğümüz F-16V’nin alternatifidir. Dassault Rafale; bölgemizdeki en ciddi hava tehdidimiz Yunanistan’ın envanterine dahil ettiği bir av/bombardıman amaçlı jet savaş uçağıdır. Ayrıca, her iki uçağın da; performansları, ihracat rekabetleri, Amerikan ve Rus benzerlerinin Avrupalı karşılıkları ve alternatifleri olmaları nedeniyle; havacılık dünyasının gündeminde olmaları da önemli bir etkendir.

Bu iki jet savaş uçağı neden gündemimizde?

Eurofighter Typhoon av/bombardıman amaçlı jet savaş uçağı açığımızı kapatmak için almayı düşündüğümüz F-16V’nin alternatifidir.  Dassault Rafale; bölgemizdeki en ciddi hava tehdidimiz Yunanistan’ın envanterine dahil ettiği bir av/bombardıman amaçlı jet savaş uçağıdır.

Ayrıca, her iki uçağın da; performansları, ihracat rekabetleri, Amerikan ve Rus benzerlerinin Avrupalı karşılıkları ve alternatifleri olmaları nedeniyle; havacılık dünyasının gündeminde olmaları da önemli bir etkendir.

Avrupalı rakiplerin tarihçesi;

Almanya, Fransa ve İngiltere 1970’lerde yeni bir savaş uçağına olan ihtiyaçlarını ortaya koydular. Bu ihtiyaç doğrultusunda European Combat Aircraft (ECA) projesi başlatıldı. Rafale ve Typhoon bu ortak projenin köklerinden doğdu. 

1980’lerin başında ortaya çıkan prototiplerin ortak özelikleri; uçakların delta kanat ve kanard’lara sahip olmalarıydı. Uçaklardan beklenen ses üstü performans, yüksek manevra kabiliyeti ve görüş ötesi vuruş menzili (BVR-Beyond Visual Range) kabiliyetleri ülkeleri bu çözümlere yönlendirmişti. 

Havacılık dünyasında “canards-kanard” olarak adlandırılan aerodinamik yapı elemanları, ön burun ve kanatlara daha fazla kaldırma gücü sağlamakta ve uçağın manevra kapasitesini artırmaktaydı, ayrıca uçak iniş yaptıktan sonra da hava freni işlevi görmekteydi.

Fransa uçak gemilerinde operasyonel olabilecek daha küçük bir uçağa ihtiyaç duyuyordu. 1981’de tasarım konusunda liderliği üstlenmek istediğinde ortak proje çöktü. Fransa ACX üzerinde çalışırken, ortak projede benzer bir uçağa yatırım yapmanın kaynak ve zaman kaybı olduğunu düşünüyordu. Bir diğer neden ise Fransız Snecma’nın uçak motoru teknolojisini korumak ve başkaları ile paylaşmamaktı. 

Fransızlar Dassault ACX ile yola devam ederken; uçak ilk uçuşunu 4 Temmuz 1986’da Avrupalı rakibinden 1 ay önce gerçekleştirdi. Bu durum 2 uçak arasındaki başlayan rekabetin boyutunu özetlemekteydi. Türkçemize “Bora” olarak çevirebileceğimiz kuvvetli rüzgâr adını alan Rafale; 1996 yılında operasyonel olması planlanırken, gecikmeler nedeniyle 2001’de servise girebildi.

Typhoon ve Rafale’nin tasarımlarının felsefesindeki en büyük fark nedir?

“Fransa, Rafale'yi geliştirmek için Eurofighter konsorsiyumu haline gelen projeden uzaklaşmadan önce; ilk geliştirme ve gereksinim belirleme çalışmaları esnasındaki ortak tasarım öngörüsüyle her iki uçağın da küresel rakiplerine kıyasla nispeten benzer tasarım felsefelerine sahip olması şaşırtıcı değildir. Farklılıkların en büyük kaynağı; Fransa'nın temel uçak gövdesi tasarımının CATOBAR (uçak gemisi katapult sistemi) taşıyıcı operasyonları için uygun olması gerekliliğinden kaynaklanmaktadır. Bu gereksinim; özellikle harici yükler hala uçağa yüklü iken, Rafale’nin nispeten yüksek alfa açısı ve düşük hızda tutunabilmesi ve uçak gemisinde durdurma bariyerine kanca (hook) ile takılarak ani ve sert duruşa dayanabilecek yapısal dayanımına sahip olabilmesidir. Yani Fransızlar, uçak gemisine inip kalkabilecek bir uçak ihtiyacında iken, diğer ortakların böyle bir hedefi yoktu.

İlaveten; Rafale, en başından beri, Eurofighter ülkeleri için önemli bir gereksinim olmayan bir nükleer mühimmat taşıyıcı platform olarak da tasarlandı.

Nihai uçak üzerindeki tasarım felsefesi etkileri açısından, Rafale, çok düşük hızlarda bile yük taşıma ve olağanüstü havada tutunabilme gereksinimine daha fazla vurgu yaparken, Typhoon; tasarım olarak yüksek irtifada maksimum performansa ve transonik ve süpersonik hızlarda çevikliğe (agility)/manevra kabiliyetine daha fazla odaklanmıştır. Bununla birlikte, her iki uçak da diğer tiplere kıyasla çoğu senaryoda çok benzer performans gösterdiğinden, bunların hepsi görecelidir ve havadaki şartlara ve uçakları uçuran pilotların beceri ve tecrübelerine göre farklılıklar gösterecektir.

Özetle; Rafale bir av-bombardıman jet savaş uçağıdır, ancak bombardıman yeteneği ön plandadır. Typhoon da bir av-bombardıman jet savaş uçağıdır, ancak av yeteneği ön plandadır.

Typhoon ve Rafale’nin performans karakteristiklerinin karşılaştırılması:

Typhoon’un aerodinamik yapısı, uçağa süpersonik hızlarda en yüksek manevra kabiliyetini sağlayacak şekilde tasarlanmıştır. Typhoon ve Rafale aerodinamik olarak “kararsız-unstable” bir özellikte tasarlanmıştır. Bu özellik F-16 ile başlamıştır ve bu özellikteki uçakların CG (Center of Gravity) noktaları uçağı burun yukarı dengesiz tutacak bir noktaya tasarlanır. Bu tarz uçakları havada X düzleminde yatay pozisyonunda tutmaya çalıştığımızı farz edersek, uçaklar düz duramayacaklar, kuyruk kısımları z eksende aşağıya doğru düşerken burunları yukarı doğru kalkacaktır. Bu özellik kanard’larının da etkisiyle Typhoon'da daha yüksek karakterdedir ve Typhoon'a yüksek bir manevra kabiliyeti kazandırmaktadır, ancak; stabil olmayan uçaklar stabil uçabilmeleri için muhakkak kablolu & bilgisayarlı uçuş kontrol sistemine ihtiyaç duymaktadırlar (fly by wire system). 

Ayrıca, Typhoon’nun kanardları yüksek hızlarda uçağın manevra kabiliyetini iyileştirmek için uçuş kontrol sistemine bağlıyken, Rafale’in kanardları uçağa daha fazla kaldırma kuvveti ve stall (havada tutunamama) olmasını da engellemeye yardımcı olacak şekilde, daha üstün manevra kabiliyeti sağlama görevi üstlenmektedir. Ayrıca, Rafale düşük burun açısı ile it dalaşında, iniş ve kalkışta pilota daha iyi bir görüş açısı sunmaktadır. 

Typhoon yüksek hızlarda ve irtifalarda nasıl iyi ise; Rafale birçok uçak gemisi kabiliyetli uçağın olduğu gibi düşük hızlarda ve irtifalarda daha iyi bir uçaktır. Daha yüksek alfa manevrasını gerçekleştirebilir. Rafale’in deniz seviyesinde ve düşük hızlarda Typhoon’a oranla daha iyi manevra performansının yanında; yüksek irtifalardaki performansı da Fransız pilotları şaşırtmaktadır. Typhoon deneyimi olan bir Rafale pilotu 10.000 ft altında Rafale’in Typhoon’u hava manevralarında alt edeceğini iddia etmiştir. A2A (Air to Air/Hava-Hava) görevlerinde 30mm ile en güçlü makinalı topa sahip olmasına rağmen (Typhoon 27mm), Rafale’in kaska entegre görüş sisteminin olmaması ise hava savaşlarında büyük bir dezavantajdır.

A2A görevlerinde en çok katkı sağlayan sistemler; optik sistemler ve radardır. Radar kabiliyetleri üretici ülkelerin gizli bilgileri olduğu için açık kaynaklar üzerinde tartışılması zor bir konudur. Rafale OST optik sistemleri dar bir görüş açısıyla kızıl ötesi ışınlar ve kamera ile tarama yapmaktadır. Bu sistemlerin dezavantajı, düşman hedeflerini olmasını tahmin ettiğiniz yerlerde aramanız gerekliliğidir ve kötü hava şartlarında performansları düşmektedir. En büyük avantajı ise F-22, F-35 gibi stealth uçakları yakın mesafelerden görünür kılabilmektir.

Eurofighter ve Rafale – Kinematik İnceleme (uçakların havadaki hareketlerinin, yörünge, hız ve ivmelerinin incelenmesi)

Typhoon ve Rafale; kendilerine mükemmel manevra kabiliyeti sağlayan aerodinamik olarak dengesiz bir tasarıma sahip, önden arkaya doğru yatık kanat (swept-wing) arka kanardlara sahip delta kanatlı, çift motorlu jetlerdir.

Typhoon, art yakmalı (after burner), süper seyir yeteneği sunan iki Eurojet-200 motorla çalıştırılırken, Rafale de art yakmalı ve süper seyir yeteneği sunan iki Safran M-88 motorlarına sahiptir.

Typhoon, tek kişilik ve iki kişilik varyantları vardır. Boş ağırlığı 11.000 kg olan avcı uçağı, maksimum 23.500 kg ağırlıkla havalanabilir.

Typhoon’un, iki EJ200 motoru yaklaşık 18.143 kg birleşik itme gücü üretir ve uçak 2.494 km azami hıza ulaşır. 

Typhoon, 3781 km'lik bir seyir menziline sahiptir ve 1388 km'lik bir yarıçap içinde muharebe edebilmektedir. Saniyede 343 fit hızla tırmanabilir ve maksimum 65.000 fit yüksekliğe ulaşabilir. Savaş uçağı, 27 mm'lik bir gövde içi topa ek olarak 13 harici noktada mühimmat/silah yükü taşıyabilir.

Yaklaşık 580 Typhoon üretildi; İngiliz, Alman, İtalya ve İspanya Hava Kuvvetlerinin ana muharebe uçağıdır. Avusturya, Suudi Arabistan, Umman, Kuveyt ve Katar Hava Kuvvetleri tarafından da kullanılmaktadır.

Öte yandan, Rafale ilk olarak 2001 yılında piyasaya sürüldü. Yaklaşık 325 Rafale üretildi; Fransız Hava Kuvvetlerinin ana muharebe uçağıdır. Mısır, Hindistan, Katar, Yunanistan, Hırvatistan, Endonezya ve Birleşik Arap Emirlikleri tarafından satın alınmak üzere seçildi.

Hem tek hem de çift koltuklu varyantları bulunan uçağın boş ağırlığı 10.600 kg, maksimum ağırlığı ise 24.499 kg’dır.

Rafale'nin iki M-88 turbofan motoru, toplamda 15.422 kg itme gücü üretir, uçak saatte 2222 km azami hıza ulaşır.

3.701 km'lik bir seyir menzili ile Rafale, 1.852 km'lik bir harekât yarıçapına sahiptir. Rafale'nin tırmanma hızı saniyede 3000 ft’dir ve maksimum 50.000 ft yüksekliğe ulaşabilir. 14 gövde ve kanat altı sabit mühimmat ve pod taşıma noktası ve gövde içinde 30 mm otomatik topu vardır.

Typhoon 30 derecelik anlık dönüş hızına ve 23 derecelik sürekli dönüş hızına sahipken, Rafale 30 derecelik anlık dönüş hızına ve 24 derecelik sürekli dönüş hızına sahiptir.

Her iki savaş uçağı da daha hızlı tırmanma özellikleri sayesinde; hızla enerjiyi geri kazanma yeteneğine sahiptir. Rafale'nin yakın bağlantılı kanardları, maksimum kaldırma ve sürükleme oranını artırırken, 48 derecelik kanat taraması, Eurofighter'ın 52 derecelik taramasına kıyasla ona daha iyi bir kaldırma-sürükleme oranı sağlar.

Bununla birlikte, Typhoon'un daha yüksek geri ok açılı kanat yapısı (swept wing), seyir uçuşları sırasında daha az sürüklenmeye (drag) neden olur. Rafale'nin yakın bağlantılı kanardları, ona daha iyi dönüş kurtarma yeteneği sağlar.

Rafale, daha iyi süpersonik manevra kabiliyetine ve stall sonrası manevra kabiliyetine sahiptir. Hücum Açısı (AoA) açısından, Rafale 100 ila 110 derece AoA hücum açısı elde edebilirken, Typhoon 70 derece ile sınırlıdır.

Ancak Typhoon'un Öncü Kenar Kök Uzantıları (LERX- Leading Edge Root Extensions) ve gövde boyunca uzanan sırtlar (ridges) ona 100 derecelik bir AoA hücum açısı sağlar.

LERX'te, delta kanatlarının kökleri, çene girişinin hemen üzerinde, uçağın ana gövdesiyle buluşuyor. LERX, Typhoon'da Aerodinamik Modifikasyon Kitinin (KIT) bir parçasıdır.

Typhoon'un en son Tranche 4 varyantları hem havadan havaya hem de havadan yüzeye modlarıyla yönlendirilebilir Captor-E Aktif Elektronik Olarak Taranan Dizi (AESA) radarına sahiptir. Hem Rafale hem de Typhoon, menzili 100 km'yi aşan ve muhtemelen 150 km'ye ulaşan görüş ötesi menzili olan (beyond-visual-range) Meteor füzesini taşımaktadır.

Her iki savaşçı da son derece yetenekli ve ilgili hava kuvvetlerinin gururu. Konfigürasyon ve cephanelik bakımından oldukça benzer olan Rafale ile Eurofighter arasındaki görsel mesafeli it dalaşının sonucu, her şeyden çok pilotun o günkü becerisine bağlı olacaktır.

Her iki uçakta da gerek hava-hava ve gerekse hava-yer görevler için çok önemli ve gerekli bir radar sistemi olan AESA radarı bulunmaktadır

Radar Sistemlerinin Karşılaştırılması

Aşağıdaki karşılaştırmalar, RBE2 AESA radarlı en son F3R Standard Rafale ile Birleşik Krallık'ta CAPTOR-M ile hizmet veren bir Typhoon FGR.4 arasında olacaktır. Kuveyt'te uçan Typhoon’lar daha gelişmiş CAPTOR-E AESA'nın 'Radar 0' versiyonu ile uçmaktadır. Captor-E radarı, rakip sistemlerin çoğundan önemli ölçüde daha fazla güç sağlar. Savaş uçağının geniş burun açıklığı ve benzersiz radar antenini hareket ettirme yeteneği ile birleştiğinde, Typhoon; 200 derecelik bir görüş alanına sahiptir ve bunun getireceği ayırt edici avantajlar olacaktır.

Uzun mesafelerde havadan havaya muharebe

RBE2, AESA türlerinin bu tehditlere karşı daha yüksek performansı nedeniyle düşük radar kesitli hedeflere karşı avantajlıdır. CAPTOR-M; bombardıman uçakları veya MiG-31 'Foxhound'lar gibi daha büyük hedeflere karşı, havadan havaya çatışmalar sırasında çok daha geniş bir açıklık, uzun menzil ve genellikle daha yüksek hedef kitleme sayesinde, avantajlıdır.

Kısa mesafelerde havadan havaya çatışmalar ve neden?

RBE2, çok daha hızlı AESA taraması, hedef yeteneklerinin elde edilmesi ve sınıflandırılması, manevralar sırasında kontakların düşmesine karşı daha fazla direnç ve ayrıca F3R kokpitinde pilotlar için mükemmel bilgi ekranı sayesinde. (RBE2'nin daha olgun sistem ve HMI nedeniyle IOC'de Radar 0'ı geçmesi muhtemeldir).

Havadan yere görevler

Çok işlevli bir AESA radarı olarak RBE2, CAPTOR-M'den çok daha fazla havadan yere işlevsellik sağlar. (Radar 0, havadan havaya görevler için optimize edilmiştir ve bu arenada RBE2'ye meydan okuması pek olası değildir).

Deniz üzeri taarruz görevleri

AESA dizisinin avantajları ve Exocet entegreli daha olgun bir deniz saldırısı modu nedeniyle yine RBE2’li Rafale avantajlıdır. Typhoon, gemiye taarruz amaçlı mühimmat seçeneklerine sahiptir, ancak mevcut operatörlerin hiçbiri bunları kullanmamaktadır.

Hangi uçakta üstün kızılötesi arama ve izleme sistemi vardır ve neden? 

PIRATE sistemli Typhoon, eski Rafale IRST'nin önemli ölçüde önündedir. İkincisi, F4 standart jetlerinde güncellenen bir yetenek bekleyen en son F3R standart uçaktan silindi ve geriye yalnızca bir lazer telemetre/EO topu kaldı. PIRATE, gerçekten istisnai bir IRST'dir.

Kokpit düzeni/insan-makine arayüzü

Her iki uçak da, en son sürümlerde bireysel pilot tercihlerine uyacak şekilde önemli ölçüde özelleştirilebilen üç büyük ana çok işlevli renkli ekrana ve çoğu açıdan benzer kokpit düzenlerine sahiptir. Her ikisi de anahtarlar ve dağınıklık açısından önceki nesil uçaklara göre önemli ölçüde daha tertipli ve ergonomiktir. 

Sonuç:

Fransız Rafale ve İngiliz, Alman, İtalyan, İspanyol Eurofighter Typhoon; ortak temel tasarım gereksinimlerinden ortaya çıkan av ve bombardıman rollü, jet savaş uçaklarıdır. Her iki uçak da 4++ nesil karakteristiklere sahiptir. 

Rafale; av/bombardıman kabiliyetleri arasında; bombardıman yeteneğini öne çıkartır, ancak gayet iyi av (önleme) görevi de icra eder.

Eurofighter Typhoon; av/bombardıman kabiliyetleri arasında, av (önleme) yeteneğini öne çıkartır, ancak gayet iyi bombardıman görevi de icra eder.

Her iki uçağın temel karakteristikleri birbirlerine o kadar yakındır ki; ister av, isterse bombardıman görevlerinde birbirlerine karşı üstünlüklerini, onları kullanan pilotların bilgi, beceri ve tecrübeleri belirleyecektir.

Araştırmacı Yazar Raif BİLGİN
Araştırmacı Yazar Raif BİLGİN
Tüm Makaleler

  • 10.06.2023
  • Süre : 8 dk
  • 5358 kez okundu

Google Ads