Concorde, Çağının İlerisinde Bir Uçaktı. Gökyüzüne Vedası Hüzünlü Oldu
Concorde, ticari olarak uçuş yapan, sivil iki süpersonik jet uçağından birisiydi; diğeri 1970'lerin sonlarında faaliyet gösteren Sovyet yapımı Tupolev Tu-144'tü. Concorde uçağı; yaklaşık 60.000 feet yükseklikte, saatte ortalama 2 bin 132 kilometre (2 Mach) seyir hızında, Atlantik'i normal koşullarda 3 saatte aşabiliyordu.
Efsanevi, sesten iki kez hızlı (2 Mach) uçan Concorde yolcu uçağı, ilk uçuşunu 1969’da yapmış, havayollarında hizmete 1976’da girmişti. 27 yıllık, göz kamaştırıcı bir ticari hizmetten sonra; 2003 yılında servisten alındı.
1965-1979 yıllarında toplam 20 adet Corcorde inşa edilmişti, bunlardan altısı prototip olarak kaldı.
Asli kullanıcıları; British Airways ve Air France havayolu şirketleriydi.
Concorde, ticari olarak uçuş yapan, sivil iki süpersonik jet uçağından birisiydi; diğeri 1970'lerin sonlarında faaliyet gösteren Sovyet yapımı Tupolev Tu-144'tü.
Concorde uçağı; yaklaşık 60.000 feet yükseklikte, saatte ortalama 2 bin 132 kilometre (2 Mach) seyir hızında, Atlantik'i normal koşullarda 3 saatte aşabiliyordu. Normal yolcu uçakları ise; Atlantik’i ortalama 30,000 - 42,000 feet civarındaki irtifalarda kat ederler.
Concorde uçağı sesüstü hızlar için tasarlanmıştı. Sesaltı hızlarda iyi uçamıyor ve çok fazla yakıt tüketiyordu. Sesüstü hıza erişmesi için 4 adet Rolls-Royce Olympus 593 Turbojet motorlarıyla donanmıştı. Her motorda ayrıca uçağın çabuk ivmelenmesi için artyakıcılar eklenmişti, art yakıcı özelliği askeri uçakların jet motorlarında tercih edilen bir özellikti aslında.
Ayrıca, çok yüksek irtifalarda hava akımlarının ve fırtınaların üzerinden uçtuğu için; Concorde, hiç türbülansa yakalanmaz ve uçuş trafiğinden de fazla etkilenmezdi.
Özetle; Condorde’un alçak irtifada uçuşu verimli olmazken, yüksek irtifada hem çok süratli hem de çok verimli uçuş yapıyordu ve bundan hem yolcular hem de kullanıcı havayolu şirketleri memnundu. Ancak, bu memnuniyet kalıcı olmayacaktı.
Başlıca amacı hız yapmak olan Concorde uçaklarının dış yüzeyi, çok hafif ve ısıya dayanıklı titanyum maddesinden yapılmıştı. Hem tasarım hem de bu tasarımın gerçeğe dönüştürülmesi açısından; Concorde, sıradışı, eşsiz bir yolcu uçağıydı.
Büyük gövdeli yolcu uçakları ortalama 200 yolcuyu rahatlıkla taşırken, dar gövdeli Concorde'un yolcu taşıma kapasitesi 125 kişiydi. Concorde uçakları temelde Avrupa (Londra, Paris) ve ABD (New York) arasında yolcu taşırken, yolcularının büyük çoğunluğunu zengin ve ünlüler oluşturuyordu, çünkü Concorde'un bilet ücretleri çok pahalıydı.
25 Temmuz 2000'de, Air France’in 4590 uçuş numaralı Concorde uçağı; Paris’ten New York için havalandıktan sonra, Fransa'nın Gonesse kentinde düştü ve 100 yolcusunun ve dokuz mürettebatının tamamı öldü. Bu kaza Concorde'un karıştığı tek ölümcül kazaydı ama Concorde'un itibarına büyük zarar verdi ve hem British Airways hem de Air France; Concorde uçağının yapısal ve mekaniksel güçlendirme çalışmaları tamamlanana kadar uçuşunu durdurdular.
Aslında bu kazaya; pistten dakikalar önce havalanan Continental Airlines DC-10'dan düşen metal bir şerit neden oldu. Bu parça, kalkış sırasında Concorde'un sol ana tekerlek grubundaki bir lastiği patlattı. Patlayan lastikten kopan bir kauçuk parça uçağın yakıt deposuna çarptı, bu da uçakta yakıt sızıntısına ve yangına neden oldu. Mürettebat, bir yangın uyarısına yanıt olarak 2 numaralı motoru kapattı ve 1 numaralı motor yükselişte çok az güç ürettiğinden, uçak irtifa ve hız kazanamadı. Kaptan pilot eksik bir motordan kaynaklanan hız kaybını telafi etmek için diğer motorların takatini arttırdı, akabinde uçak hızlı bir yükselmeye ve ardından da ani bir alçalmaya girdi, havada tutunamayarak sola yıkıldı ve düştü.
Bu kazadan önce Concorde; katedilen kilometre başına sıfır yolcu ölümü ile tartışmasız dünyanın en güvenli yolcu uçağıydı; daha önce sadece iki adet, ölüme sebebiyet vermeyen, kazası olmuştu, bu çok iyi bir sistem güvenilirlik ve uçuş emniyeti göstergesiydi.
Ses bariyerini aşarken yankılanan sarsıcı sonik patlama sesine rağmen; uçak zaman ve sağduyu kurallarını ihlal ediyor gibi görünse de kabinin içinde her şey sakin ve lükstü. Saate bakılırsa, Londra'dan New York'a uçuşta; Londra kalkış saatinden önce New York’a inilecekti. Ya da yolcular; kalkıştan önce Londra’da kahvaltı yapıp, New York’a indiklerinde tekrar kahvaltı yapmaktaydılar.
Evet, Concorde, 21 yıl önce kullanımdan kaldırıldı. Ancak, kullanımdan kaldırılmanın tek nedeni Air France kazası değildi, o kaza sadece sonun başlangıcı olmuştu.
Çünkü; 2 Mach hızında uçmanın cazibesi ve heyecanının altında bazı ciddi sorunlar gizleniyordu. Başlangıçta 16 havayolu Concorde için sipariş verirken, uçak 1973'teki petrol krizinin tam ortasında havalandı ve bu da yakıtı adeta içen süpersonik bir yolcu uçağına olan talebi azalttı.
Concorde’un özellikle son zamanlarında, yolcular; Concorde uçuşunda tasarruf edilen zamanın harcanan paraya değmediğini fark etmeye başlamışlardı. Bazıları için dört saatten tasarruf etmek hayati önem taşıyordu ama çoğu insan için o kadar da önemli değildi ve kazanılan bu zaman fiyat etiketini haklı çıkarmak için yeterli değildi.
2003’te; Air France ve British Airways, beş ay arayla Concorde'u uçurma konusunda havlu atmışlardı, pes etmedeki ana neden ekonomikti.
Concorde’dan sonra henüz hiçbir yeni süpersonik yolcu uçağı inşa edilmedi, ancak tasarım çalışmaları yapılmaktadır. İlk uçuşundan yarım yüzyıl sonra, Concorde'un mühendislik dehasının mirası, özellikle süpersonik seyahati geri getirmek isteyen yeni nesil havacılık girişimlerine örnek olmaktadır.
Concorde, hem tasarımı hem de uçuşuyla; çağının ilerisinde bir uçaktı, gökyüzüne merhabası heyecan ve umut verici, ancak vedası maalesef hüzünlü olmuştu.