Embraer Nasıl Başarılı Oldu? Brezilya’nın Güney Kore’ye C-390 Millennium Ulaştırma Uçağını Satış Başarısının Arkasındaki Hikaye Nedir?
Ticari uçak alanında nihai montaj yapabilen firmalar arasından beş firma büyük ölçekli uçak üretimi yapabilecek yeterliliktedir. Bunlar, Airbus (Avrupa), Boeing (ABD), Bombardier (Kanada), Embraer ve Tupolev (Rusya)’dır.
Güney Kore’ye C-390 Millennium Ulaştırma Uçağı Satışı
Brezilyalı havacılık firması Embraer, geçtiğimiz Pazartesi günü, 4 Aralık’ta yaptığı açıklamada Güney Kore ordusunun nakliye uçakları için açtığı ihaleyi kazandığını duyurdu. Bu açıklamaya göre Güney Kore Savunma Tedarik Programı İdaresi, Büyük Nakliye Uçağı II programı için C-390 Millennium kargo uçağını seçerek uçağın ilk Asyalı müşterisi oldu. Henüz Güney Kore’nin kaç uçak sipariş ettiği açıklanmadı. Bu satış sözleşmesiyle Güney Kore; daha önce C-390'ı seçen Portekiz, Macaristan, Hollanda, Avusturya ve Çek Cumhuriyeti gibi ülkelerin arasına katılmış oldu.
C-390 satışı, iki ülke ilişkilerinde yeni bir döneme işaret ediyor. Her iki ülkenin de hava-uzay sanayisinde yetkinliklerini artırmaya, dünya ölçeğinde söz sahibi olmak istiyorlar. Geçtiğimiz günlerde Polonya’ya FA-50 uçaklarını satış başarısını gösteren Güney Kore, ağırlığını askeri uçak üretimine veren bir ülkedir. Brezilya ise bölgesel yolcu uçakları, iş jetleri üretiminde söz sahibi olarak biliniyor. Bölgesel yolcu uçağı üretimindeki tecrübesini askeri ulaştırma uçağı üretimine de yansıtan Embraer, C-390 Millennium kargo uçağını geliştirerek, bu alanda da yetkin bir uçak üreticisi olduğunu kanıtlamıştır. Nitekim, Güney Kore’ye gerçekleştirilen C-390 satışı bunun bir göstergesi olarak gösteriliyor. İki ülkenin yakın dönemde uçak sanayisinde ortak üretimlere gitme, örneğin beşinci nesil uçak üretiminde geri kalan ve Saab JAS 39 ile savaş jetlerini üretmeye öğrenmek isteyen Brezilya, yakın dönemde Güney Kore ile KF-21 alanında da işbirliğini gidebilir kanaatindeyim.
Brezilya’ya bu başarıyı getiren Embraer şirketini biraz tanımayı, Türk havacılık ve uzay sanayisinde özellikle Hürjet geliştirme sürecine destek veren Brezilyalı uçak üreticisi şirketlerin babası sayılan Embraer’in kuruluş ve iş yapma felsefesini anlamayı önemli buluyorum. Türkiye gibi uçak sanayisinde en az Brezilya kadar önemli başarılara imza atmak isteyen ülkeler açısından Brezilya uçak sektörü ve bu sektörün merkezinde yer alan Embraer’in kısa tarihçesine, gelişimine ve temsil ettiği uçak üretim yelpazesindeki başarılarına değineceğim.
Embraer Nasıl Kuruldu?
Embraer – Empresa Brasileira de Aeronáutica S.A. – 19 Ağustos 1969 tarihli hükümet kararnamesiyle kurulmuştur. Petrobras’ın kamu iktisadi teşübbüsü (KİT) yapısının havacılığa uyarlanmış hali olan Embraer; Brezilya’nın havacılık alanındaki kalkınma çabalarına öncülük etmiştir. Kuruluş yıllarında Embraer’in %51 hissesi federal hükümete aitken, geri kalan hisselerin özel yatırımcıların elinde toplanmasına dayanan bir ortaklık modeli benimsenmiştir. 1960’larda büyüyen ekonomiyle birlikte yurt içi hava yolu taşımacılığına talep artmış, yeni yolcu uçaklarına ihtiyaç artmıştır. Bu durum, Embraer’e bölgesel yolcu uçağı üretim işine girmesi için uygun bir fırsat sunmuştur.
Embraer’in kuruluş aşamasında; yaklaşık 150 kadar kalifiye mühendis, devletin havacılık alanındaki araştırma ve üretim merkezi olarak isimlendirebileceğimiz ITA’dan Embraer’e geçiş yapmış, otomotiv endüstrisinden tecrübeli mavi yakalılar transfer edilmiştir. Yurt içinde henüz gelişmemiş alanlarda, yabancı tasarımcılardan (örneğin, uzun yıllar Embraer’le ortak çalışmalara imza atan Joseph Kovacs gibi), yabancı üniversitelerden (MIT) ve yabancı firmalarla ortaklıklardan (Piper, Aermacchi, Northrop vb.) yararlanılmıştır.
Brezilya Hükümetı, Embraer’in önünü açmak için 80 Bandeirante uçağı sipariş etmiştir. Bu sipariş, şirketin üretim hacmini artırmış, gelişimine ivme kazandırmıştır. 1978’deki bu ilk satış sonrasında, 1983 yılına gelindiğinde 500 kadar uçağın satışı (126 adedi ABD pazarında) gerçekleştirilmiştir.
Bölgesel Yolcu Uçağında Amerikan Uçak Piyasasına Giriş
1970’lerde dünyada üretilen bölgesel yolcu uçakların yaklaşık %60’ı Amerikan pazarında (Kanada’yla birlikte %75’i) satılmaktaydı. Amerikan Federal Havacılık İdaresi (FAA) kurallarına göre, 19 kişilik uçaklarda bir kabin görevlisi, 20 kişilik uçaklarda ise iki kabin görevlisi bulundurulması gerekiyordu. Embraer; CTA tasarımı Bandeirante’yi 19 yolcu kapasiteli bir uçak olarak EMB-110 ismiyle üreterek, hem bu kuralın gereğini yerine getirmiş, hem de uçak sektörüne hızlı bir giriş yapabilmiştir. Bu uçaklara daha güçlü motorlar, hatları yuvarlatılmış pencereler eklenerek çok sayıda aerodinamik iyileştirme yapılmıştır. Aynı uçak modifiye edilerek EMB-111 versiyonu daha sonra deniz karakol uçağı olarak geliştirilmiştir. Aynı dönemde geliştirilen Super Tucano uçağı, uluslararası askeri uçak piyasasında hem eğitim hem de hafif taarruz uçağı olarak Embraer’in başarılı bir grafik yakalamasına katkı sağlamıştır. Kısa sürede bölgesel yolcu uçağı, iş jetleri, savaş uçağı modernizasyon projeleri gibi başarılı işlere imza atan Embraer, Brezilya uçak endüstrisinin parlayan yıldızı haline gelmiştir.
Embraer’in Endüstriyel Kabiliyetleri ve Kapasitesi
Brezilya için uçak şirketlerinin endüstriyel yeterliliği, ülkenin en büyük uçak firması olan Embraer’in endüstriyel yeterliliği ile doğrudan ilişkilidir. Zira Embraer, havacılık ve uzay alanındaki sanayi ürünleri ihracatında en başta gelen Brezilya firmasıdır. Embraer; tasarım, geliştirme, üretim, satış ve sonrası hizmetler başta olmak üzere, geniş bir yelpazede ticari yolcu uçakları (ERJ 145 ve E-Jet ailesi), özel iş jetleri (Phenom serisi, Legacy serisi, Lineage serisi, Praetor serisi), askeri uçaklar (C-390 Millennium, Super Tucano) ve zirai ilaçlama uçakları ile uçak endüstrisinde başarılı şirkettir.
Embraer’in özelleştirilmesi
Bir kamu iktisadi teşebbüsü (KİT) yapısında olan Embraer, 1990’larda Brezilya’da yaşanmakta olan kriz ortamının ve küresel ölçekteki neoliberal politikaların etkisine maruz kalan bir şirket olmaktan kurtulamamıştır. Neticede, “küçülen devlet iyidir” anlayışının bir uzantısı olarak, 1994 yılında özelleştirilmiştir. Özelleştirmeye yönelik tek kısıt olarak, şirketin en fazla %40’lık payının yabancılara satılabileceği hükmü getirilmiştir.
Özelleştirme kararının arkasında birtakım dinamikler yer almıştır. 1980’lerden itibaren ülkede yaşanan mali kriz ortamı sonrasında kamu bankalarından aldığı mali desteği alamayan Embraer’in üretim ve ticari faaliyetleri kesintiye uğramaya başlamıştır. O döneme kadar devlet siparişlerine ve finansal desteğine bağımlı faaliyet gösteren Embraer, siyasi karar ve yönlendirmelere göre yönetiliyordu. Örneğin, Embraer yönetimi; sonucunun “kaybetmek” olduğunu öngörmesine rağmen, siyasi nedenlerle Arjantin’in askeri uçak üreticisi firmasıyla iş birliğine gitmeyi kabullenmek zorunda kalmıştır. Embraer’in uçak ihracatı 1990 yılındaki rakamlara göre %80 düşüş kaydetmiştir. Bu şartlar altında yeni uçak tasarlama ve geliştirme süreçlerini askıya alınmıştır. Uçak sektöründeki küresel gerilemeyle birlikte Brezilya uçak sektöründe yaşanan bu büyük düşüşün ana nedeni olarak finansal anlamda ülkede yaşanan çöküş gösterilmiştir. 1994 yılında toplamda 177 milyon $ satış gerçekleştiren Embraer’in küçülmeye gitmesi kaçınılmaz olmuştur.
Dönemin Brezilya Hükümeti, Embraer’in kamuya bağımlılığının ortadan kaldırılmak için harekete geçmiştir. Şirketin, yerli ve yabancı yatırımcılardan oluşan bir konsorsiyuma satılmasının en uygun çözüm tarzı olacağına karar verilmiştir. Ekonomik milliyetçiliğin sembolü haline gelmiş Embraer gibi bir şirketin özelleştirilmesine karşı yapılan gösterileri göğüsleyen Brezilya Hükümetini bu hareket tarzına götüren ana faktör; firmanın devlet desteği olmadan da küresel ticari ve üretim dinamiklerine uygun yönetilmesi halinde ayakta kalabileceğine dair inancın artmasıdır.
Özelleştirme Sonrasında Embraer
Özelleştirme sonrasında, 1995 ortalarında şirketin büyük hissedarlarından Companhia Bozano, Simonsen (CBS) şirketinin direktörü Makine Mühendisi Mauricio Botelho yeni Genel Müdür olarak göreve başlamıştır. Böylece Embraer bağımsız bir yönetim yapısına kavuşmuştur. Hükümet dâhil, dış baskılardan firma arındırılmıştır. Yönetim Kurulu üyelerinin yarısının özel sektör şirket yöneticileri arasından seçilme kuralı getirilmiştir. Embraer’in üst yönetiminde, “üçlü ittifak” denen bir yönetim organizasyonu oluşturulmuştur. Bu kurguda çok uluslu şirketler, yerli özel firmalar ve kamu iktisadi teşebbüsleri belirli oranlarda temsil edilmiştir. Yönetim, yenilikçiliğe dayalı dinamik yeteneklerin kazanılması için yabancı ortaklarla iş birliği yapılarının oluşturulmasına ve rekabetçi bir yapının tesis edilmesine öncülük etmiştir. Hükümet de şirketi “doğrudan kontrol” etmekten vazgeçerek, daha özerk bir yönetim kültürünün oluşması sürecine destek vermiştir.
Genel Müdür Botelho aşağıdaki üç adımdan oluşan değişim planını hayata geçirmiştir:
İşgücü Düzenlemeleri:
Kıdeme dayalı yüksek maaş ödemelerine son vermiş, iş odaklı maaş ödeme modeline geçilmiştir. 400 kadar indirekt kadro kapatılmış, doğrudan üretime dayalı direkt kadro uygulamasına geçilmiştir. Şirket kârının %25’ine kadarı, hedefini tutturan birimlerdeki çalışanlara performans teşviği ödemesi olarak yansıtılmış, işgücü verimliliği hızla artırılmıştır.
Müşteri Odaklı Yapılanma:
Embraer’in üretim mekanizması, savunma bürokrasisinden belirli oranda özerk bir yapıda ve dış piyasalarda rekabet edebilecek yeteneklere sahip olacak şekilde kurgulanmıştır. Ürün bazlı yapılanma yerine müşteri memnuniyetini dikkate alan fonksiyonel bir yapılanmaya geçilmiştir. Hata yapılan fonksiyon alanlarında problemler daha iyi görülmüş ve sorumlularına hesap sorulması mümkün olabilmiştir. Kısa sürede müşterilerden gelen geri bildirimlere göre süratle iyileştirilmiş, üretim yapabilen bir fabrika haline gelinmiştir.
Tali İşlerden Kurtulma:
Şirketin ana fonksiyonları dışında kalan destek fonksiyonları (ulaşım, eğitim, güvenlik, yemek hizmetleri, inşaat vb.) dışardan hizmet alımıyla karşılanmıştır.
Embraer’de Uçak Tasarım Yeteneği
Özelleştirme sonrasında hava aracı üretiminin değer zincirini oluşturan tasarım ve karar verme yetenekleri şirketin kontrolünde tutulmaya devam edilmiştir. Embraer, yabancı komponent üreticisi firmalarla “Risk Paylaşımlı Yabancı Ortaklık Stratejisi” çerçevesinde, risk ortaklığına dayalı sözleşmeleri daha uygun şartlarda imzalama ve bu firmaların yüksek teknoloji ürünlerini uçaklarına entegre etme imkânına kavuşmuştur. Geliştirme maliyetlerinin ürün satışlarından elde edilecek gelirlerle karşılanmasına öncelik verilmiş, AR-GE maliyetleri %30 oranında azaltılmıştır. Bu arada Embraer’in tecrübeli eski çalışanları tarafından kurulan şirketler, özelleştirme rüzgârından esinlenerek, Embraer’in yurt içi altyüklenicileri haline gelmiştir. Neticede özelleştirme, Brezilya havacılık kümelenmesini geliştirmiş, uçak sektörüne ivme kazandırmıştır.
Özelleştirmeyle birlikte ERJ-145, 50 yolcu kapasiteli ilk bölgesel jet yolcu uçağının modifikasyonuna ve dış piyasada tutunabilmesine öncelik verilmiştir. Bunun sonuçları kısa sürede alınmış, bu uçaklardan 1 000’in üzerinde üretim gerçekleştirilerek büyük bir başarıya imza atılmıştır. Bu başarı, özelleştirme sonrasındaki süreçleri olumlu bir şekilde etkilemiş, fabrikanın yeni ufuklara taşınabilmesi ve daha yüksek satış başarılarının yakalanabilmesi için yeni yönetime güç vermiştir. Bölgesel yolcu uçağı sektöründeki rakibi Bombardier’i geçen Embraer, ERJ 135-140-145 (≤50 koltuk) ve ERJ (EMB)-170-175-190-195 (≤120 koltuk) serisi uçaklarıyla bölgesel yolcu uçağı pazarında dünya liderliğini ele geçirmiştir. Şekil 3.3’te bu kapsamdaki Embraer üretimi ticari havacılık uçakları ve iş jetleri, yolcu kapasiteleriyle birlikte sunulmuştur. Aynı şekilde, 2005 yılında giriş yaptığı özel iş jeti üretiminde, kısa sürede dünya sıralamasında üçüncü sıraya yerleşmiştir. Bu arada, Embraer, “müşteri beklentilerini karşılamak” için ABD, Portekiz, Fransa, Singapur ve Çin gibi ülkelerde ileri operasyon üsleri kurmuştur. Bu sayede dünya çapında üretim ve ticari satış bağlantıları olan çok uluslu bir şirket olmuştur.
Embraer, Hisseleri Halka Açık Bir Şirket
Embraer, hisseleri São Paulo ve New York menkul kıymetler borsalarında işlem gören bir şirkettir. Hisselerinin halen bir kısmı devlete aittir. Bunlar arasında, BNDES %5.5’luk hisseye, Banco do Brasil emeklilik fonu %12’lik hisseye sahiptir. Hükümetin halen Embraer’i “altın hisse” ile etkileme gücünün devam ediyor olması, özellikle iş jetleri alanında, ABD’li OEM uçak şirketlerinin Embraer ile iş ilişkilerinin geleceğine kuşkuyla yaklaşmalarına neden olmaktadır.
Yürümeyen Evlilik: Embraer-Boeing Ortaklığı
5 Temmuz 2018 tarihinde Boeing ve Embraer, ticari uçaklara yönelik ortak girişim (Joint Venture) şirketi kurma kararı almıştır. Neticede Boeing’in, 4.2 milyar $ karşılığında Embraer’in ticari uçak ve hizmetler bölümünün %80 hissesine ve KC-390 askeri nakliye uçağı için kurulacak ortak girişimin %49 hissesine sahip olması kararlaştırılmıştır. Öte yandan, Brezilya’daki sol kanatta yer alan politikacılar bu birleşmeyi şüpheyle karşılamıştır. Ortaklık anlaşması, yargı tarafından en az iki kez geçici olarak durdurulmuş olsa da Embraer yönetim kurulu ve Brezilya Hükümeti tarafından onaylanmıştır.
Bununla birlikte Covid salgının da etkisiyle Boeing, daralan havacılık sektöründe bu tür yatırımlarını muhtemelen geçici süreliğine askıya alma kararı almıştır. Bundan etkilenen Embraer-Boeing ortaklığı, tarafların karşılıklı rızasıyla feshedilmiştir. Bununla birlikte en büyük rakibi Airbus’ın yolunda gitmek isteyen Boeing’in dünyada bölgesel yolcu uçağı üretiminde bir numara olan Embraer ile yakın dönemde tekrar masaya oturacağını, A-220 benzeri Boeing 737’den daha küçük yapılı dar gövdeli yeni bir uçak geliştirmek için Embraer’le birlikte hareket edeceğini değerlendiriyorum.
Embraer, São José dos Campos Havacılık Kümelenmesinin Lokomotifi
Brezilya havacılık kümelenmesi, São José dos Campos’da toplanmıştır. Buradaki Teknoloji Parkı’nda yurt içi uçak ve uçak parçaları üretim zincirinin bir arada tutulması sağlanmıştır. Havacılık kümelenmesi içinde, havacılık alanında üretim yapan yaklaşık 100 kadar firma yer almaktadır. Kümelenme ile bu firmalar arasında sinerjinin oluşturulması, uçak üretim süreçlerinin iyileştirilmesi, ulusal ve uluslararası rekabetçiliğin geliştirilmesi amaçlanmıştır.
Kümelenmede yer alan şirketler (örneğin Cemic, Akros, Elebra, Eleb, ETA, Mectron, N€n-Eletrônica, Fibra Forte, Aeroserv, Qualitas, N&N, Tectlecom ve Alltec) çoğunlukla eski Embraer çalışanları (genellikle ITA mezunları) tarafından kurulmuştur. Embraer’den türemiş 30 kadar uçak şirketi, Embraer’e yakın noktalarda (Sao Jose dos Campos veya Paraiba Vadisinde) yer almayı tercih etmiştir. Örneğin, GE/Celma (Petrópolis – RJ), Aeronaut and Aeroeletrônica (Porto Alegre – Rio Grande do Sul) ve Rolls Royce (São Bernardo do Campo-SP) yerleşkelerinde üretim yapmaktadır. Diğer kilit şirketler arasında bir bakım onarım (MRO) şirketi olan Aeromot, bölgesel yolcu jetlerine bakım hizmeti sağlamaktadır. Embraer’in altyüklenicisi firmalar arasında; hafif uçak üreticisi Neiva ve iniş takımları üreticisi ELEB yer almaktadır. Genel olarak yerli tedarik zincirinde yer alan firmaların bir kısmı yüksek teknolojiye dayalı ürün tasarımı, geliştirme, üretim gibi yeteneklere sahiptir. Bazıları sadece düşük seviye yeteneklere (kimyasal işleme, yüzey kaplama vb.) sahiptir.
Bu arada Brezilya’da faaliyet gösteren yabancı uçak firmaları arasında, Northrop Grumman, Lockheed Martin, Raytheon, Vosper-Thornycroft, Signaal ve Alenia yer almaya devam ediyorlar.
Sonuç
Brezilya, ilk uçağın uçtuğu 1903 yılından itibaren havacılığa önem veren, uçak sanayisini geliştirme çabasında olan bir ülke olmuştur. Bu çabaların ürünü olan ve 1969 yılında kurulan Embraer, zamanla ürettiği uçaklarda kullandığı teknolojilerin derinliğini artırmış, lisansaltında üretim yerine, küresel pazarlarda rekabet edebilir bir seviyeye ulaşmıştır. Embraer’in küresel boyutta uçak tasarım, geliştirme ve üretim becerileri edindiğinin açık bir işareti, Batı havacılık otoriteleri tarafından Embraer üretimi uçakların uçuşa elverişlilik sertifikasyonlarına onay verilmesidir.
Embraer, ticari jet pazarının (130 koltuk veya daha az kapasiteli) neredeyse %60’ına sahiptir. Embraer yılda 180 civarı ticari jet uçağı üretebilen bir kapasiteye ulaşmıştır. Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatının (ICAO) verilerine göre, dünyada 1.548 uçak üreticisi firma bulunmaktadır. Bununla birlikte, bu firmalardan birkaç adedi uçak asemble (nihai montaj) yeteneğine sahiptir. Ticari uçak alanında nihai montaj yapabilen firmalar arasından beş firma büyük ölçekli uçak üretimi yapabilecek yeterliliktedir. Bunlar, Airbus (Avrupa), Boeing (ABD), Bombardier (Kanada), Embraer ve Tupolev (Rusya)’dır. Şimdilerde C-919 üretimini gerçekleştiren Çin de bu yetkinliğe ulaşma başarısını sergilemiştir.
Gelişmekte olan bir ülkenin uçak üreticisi Embraer’in uluslararası uçak sektöründe başarılı bir konum yakalaması, uçak endüstrisinde geleneksel normların dışında bir başarı öyküsüdür. Günümüzde Embraer, üretim yetenekleri ve kapasitesiyle, sahip olduğu cirosuyla küresel ölçekte bir uçak üreticisidir. Geçtiğimi günlerde Güney Kore’ye gerçekleştirilen C-390 Millenium satışı, tesadüfi bir başarının değil, 100 yılı aşan Brezilya uçak sanayisinin ve özellikle de bu sanayinin merkezinde yer alan Embraer’in başarı öyküsü olarak görülmelidir inancındayım.