Lockheed Martin Avcı Uçakları Liginden Diskalifiye Edildi! F-35’in Diyetini mi Ödüyor?
USAF NGAD programını Boeing kazandı, bu durum ABD Başkanı Trump tarafından 21 Mart 2025’te Beyaz Saray’da açıklandı ve uçak F-47 olarak deklare edildi.
Lockheed Martin, hem USAF’ın NGAD (Next Generation Air Dominance) savaş uçağı hem de US Navy’nin F/A-XX NGAD savaş uçağı programlarında yarış dışı bırakıldı, adeta dışlandı. NGAD savaş uçakları aynı zamanda 6. Nesil savaş uçakları olacak ve savaş uçaklarının gelişiminde yeni bir nesli temsil edecekler.
USAF NGAD programını Boeing kazandı, bu durum ABD Başkanı Trump tarafından 21 Mart 2025’te Beyaz Saray’da açıklandı ve uçak F-47 olarak deklare edildi.
Lockheed Martin US NAVY’nin F/A-XX programından da çekildi vveya çekilmek zorunda bırakıldı. F/A-XX için rekabet Boeing ve Northrop Grumman arasında yaşanacak. Çok sayıda havacılık uzmanı Boeing’in bu yarışı da kazanacağını öngörüyor.
ABD Hava Kuvvetleri'nin F-47 programında aldığı yenilgi ve ABD Deniz Kuvvetleri’nin F/A-XX yarışmasından çekilmesinin ardından Lockheed Martin; ABD Hava Kuvvetleri’nin 5. Nesil savaş uçaklarının her ikisinden (F-22, F-35) de sorumlu olan, özellikle avcı/hafif bombardıman tipi savaş uçaklarında son yarım yüzyılda ABD hava gücünün belkemiğini oluşturan bu şirket; 6. Nesil savaş uçağı projelerinden ve avcı/hafif bombardıman uçağı hakimiyetinden çekilmek zorunda kaldı/bırakıldı.
Eğer US NAVY’nin F/A-XX NGAD savaş uçağı projesini de üstlenirse; 6. Nesil uçaklarla birlikte avcı ve hafif taaaruz rollü uçaklarda ABD hava gücünün belkemiğini Boeing, aslında Boeing’in 1997 yılında satın aldığı efsane uçaklar F-4 ve F-15’in tasarımcısı ve imalatçısı McDonnell Douglas firması oluşturacak.
Lockheed Martin F-35’de yarattığı hayal kırıklığının diyetini mi ödüyor şimdi?
Evet, tam olarak diyet ödüyor denebilir. Çünkü, gerek “Skunk Works” adlı uçak tasarım birimiyle Locheed Martin’in kendisi ve gerekse 1993 yılında devraldığı, General Dynamics'in F-16 üretim merkezi olan Fort Worth bölümünü ile ağır bombardıman harici savaş uçaklarında (avcı, tarruz, keşif, çok rollü) muazzam bir bilgi ve beceri birikimine sahip bir şirketti. F-16, F-22 ve F-35 ile ABD ve dünya hava gücünün son yarım asrının ikonuydu.
Ancak, 1980’li yıllardan günümüze; dünyanın +25 ülkesinden +30 hava gücünün kullandığı ve +10 potansiyel alıcısının daha olduğu, dünyanın en büyük ticari başarılarından/kazançlarından biri olan F-16 uçağındaki başarısını; 1990’ların sonundan günümüze dünya askeri havacılığının birinci gündem maddesi olan 5. Nesil Birleşik Darbe Uçağı projesi F-35’de de yakalamak istemiş, ancak bu uçakta müşterilerine büyük bir hayal kırıklığı yaşatmıştır.
F-35 uçağı projesinde Lockheed Martin; ABD dahil tüm program ortaklarına adeta hayal vaad etti, o kadar “aşırı mükemmel” bir konsept sattı ki, konseptin hayali program ortaklarının ve potansiyel müşterilerin gözlerini kamaştırdı, mantıklarını törpüledi. Özellikle F-16 kullanıcıları, bu uçaktaki memnuniyetlerinin daha fazlasının F-35’de oluşacağı beklentisine hevesle sarıldılar. F-35 adeta F-16’nın uzantısı kabul edildi.
F-35’in ilk uçuşundan tam çeyrek asır sonra sonuç; ABD Hükümetinin GAO (Hükümet Hesap Verebilirlik Ofisi)’nun 2024 denetim raporu sonucuna göre; USAF’ın F-35A'sı için göreve/harbe hazırlık oranı (MC Mission Capable Rate) %52’ydi, olması beklenen/gereken, vaad edilen ise; %75-80’di. F-35B ve F-35C’nin MC oranları ise daha da düşüktü.
Bu son derece düşük harbe hazırlık oranı ise; ABD Savunma Bakanlığının F-35 savaş uçağını idame ettirmek ve ihtiyaç halinde savaşa hazır olduğundan emin olmak için olması gerekenden 12 milyar dolar daha fazla harcamasına rağmen oluşabildi. Uçağın ABD Savunma Bakanlığına ömür boyu tahmini maliyeti ise; 3 Trilyon $ gibi aklın sınırlarını zorlayan bir seviyeye ulaşmıştı.
F-35 programında yaşanan maliyet, gecikme, entegrasyon, kapasite ve kabiliyet sorunlarının bir sonucu olarak; ABD Savunma Bakanlığı'nın Lockheed Martin'e olan yaklaşımı ciddi anlamda sorgulanıyor gibi görünüyor. Tüm bu hayal kırıklığı ve sorunlar bir araya geldiğinde; ABD Savunma Bakanlığı'nın Lockheed Martin'i 6. Nesil savaş uçağı işinden dışlayarak başka bir yaklaşımı benimsemesi sürpriz değil.