Körfez Savaşı ve M1 A1 Abrams Ana Muharebe Tankı (Bölüm 4)
1990 yılında Artan kara harekâtı olasılığı karşısında, ABD Ordusu, muharebe etkinliğini artırmak amacıyla mümkün olan en fazla sayıda birliğini, tercihen en gelişmiş versiyon olan M1A1 HA (Heavy Armor - Ağır Zırh) konfigürasyonu ile donatma çabasına girişmiştir.
Yazı dizimizin bir önceki bölümünde 1991 Körfez Savaşı'ndaki Çöl Fırtınası Harekâtı sırasında ABD önderliğindeki koalisyon güçlerinin Irak ordusunu başarılı bir şekilde nasıl yanıltıp Kuveyt'i geri aldığını incelemişti. Yazıda, ABD Ordusunun tasarladığı aldatma planını, bu planın amaçlarını ve uygulanmasını, Irak ordusunun tepkisini ve planın başarısındaki faktörleri ele alınmıştı. Analiz, "İki Kolordu" konseptini ve özellikle Irak'ın zayıf batı kanadını hedef alan "Sol Kanca" manevrasına odaklanmıştı. Yazı, istihbarat, lojistik ve askeri stratejilerin etkileşimini göstererek, başarılı bir askeri aldatmanın önemini üzerinde durmuştu. İlgili bölüme aşağıdaki bağlantıdan erişilebilir.
Kapak Fotoğrafı: M1A1HA Abrams H Bölüğü, 3. Zırhlı Süvari Alayı, Çöl Fırtınası Harekâtı, Şubat 1991. İnfografik Peter SARSON
1990 yılında Irak'ın Kuveyt'i işgali, Amerika Birleşik Devletleri'nin öncülüğünde uluslararası bir koalisyonun oluşmasına ve Irak Ordusu'nun Kuveyt'ten çıkarılması amacıyla askeri harekât başlatılmasına neden olmuştur. Bu kriz, M1 Abrams ana muharebe tankının ilk muharebe görevi olmuştur. 1990 yılında Suudi Arabistan'a konuşlandırılan ilk M1 Abrams birlikleri, o dönemde envanterinde daha eski M1 ve IPM1 modellerini bulunduran 24. Mekanize Piyade Tümenine bağlı taburlardı. Artan kara harekâtı olasılığı karşısında, ABD Ordusu, muharebe etkinliğini artırmak amacıyla mümkün olan en fazla sayıda birliğini, tercihen en gelişmiş versiyon olan M1A1 HA (Heavy Armor - Ağır Zırh) konfigürasyonu ile donatma çabasına girişmiştir.
M1A1HA Abrams
H Bölüğü, 3. Zırhlı Süvari Alayı, Çöl Fırtınası Harekatı, Şubat 1991
Özellikler
Mürettebat: 4
Savaş ağırlığı: 62,6 ton
Güç-ağırlık oranı:24,0 Bg/ton
Gövde uzunluğu: 26,0 ft
Genel uzunluk: 32,3 ft
Genişlik: 12 ft (yan eteklerle). 11,4 ft (yan etekler çıkarılmış)
Motor: Textron Lycoming AGT 1500 gaz türbini,1500 Bg
Şanzıman: Allison XI 100-38 hidrokinetik, 4 ileri, 2 geri
Yakıt kapasitesi: 504,5 ABD galonu Maksimum hız (yol): 41,7 mph Maksimum hız (Arazi): 30 mph
En iyi seyir hızı: 25 mph Maksimum menzil: Seyir hızında 275 mil
Yakıt tüketimi: Mil başına 1,83 galon
Tankın türbin motoru, çoklu yakıt türleri ile çalışabilme özelliğine sahiptir. Bu yakıtlar arasında benzin, dizel yakıt ve jet yakıtı (JP-8) bulunmaktadır.
Geçiş derinliği: 4,0 ft (hazırlanmamış), 7,8 ft (hazırlanmış)
Silahlanma: M256 yivsiz 120 mm top
Ana top mühimmatı:
M829 APFSDS (Zırh delici. kanat sabitleyici, sabot )
M830 HEAT-MP (yüksek patlayıcı. tanksavar, çok amaçlı)
Namlu çıkış hızı: 5500 ft/sn (APFSDS)
Namlu çıkış hızı:3735 ft/sn (HEAT-MP)
Maks. etkili menzil: 3500 m (APFSDS),
Maks. etkili menzil: 3000 m (HEAT-MP)
Saklanmış ana silah mermileri: 40
Silah alçalması/yükselmesi: - 10 derece/ +20 derece
Kule makineli tüfeği: 7.62 mm M240 makineli tüfek
Doldurucu(yükleyici) silahı: 7.62 mm M240 makineli tüfek
Komutan silahı: M2 Browning 50 kalibre ağır makineli tüfek
M1A1 HA konfigürasyonun sınırlı sayıda bulunması nedeniyle, M1A1 tanklarının ağır zırh paketiyle modernize edilmesi amacıyla bir modernizasyon programı başlatılmıştır. Bu program çerçevesinde toplam 835 tank, ağır zırh konfigürasyonuna yükseltilmiş ve ek olarak ateş kontrol sistemleri iyileştirilmiş, bir NBC (nuclear, biological, chemical) (Nükleer, Biyolojik, Kimyasal) sistem ısı eşanjörü entegre edilmiş, Chemical Agent Resistant Coating (Kimyasal Maddelere Dayanıklı Kaplama ) CARC ve Tan Desert (Çöl Tanı) kamuflaj boyasıyla yeniden boyanmış ve bir dizi başka teknik geliştirme uygulanmıştır.
Bu modernizasyon çabaları sonucunda, kara harekâtının başlangıcında yalnızca iki Ordu taburu hala M1 tanklarıyla görev yapmaktaydı. Şubat 1991 itibarıyla ABD Ordusu, Suudi Arabistan'da muharebe birliklerine tahsis edilen 1.966 adet M1A1 tankı (733 adet M1A1 ve 1.233 adet M1A1 HA) ve muharebe dışı stratejik rezerv de bulunan 528 tank olmak üzere toplamda 2.494 adet M1A1 tankı konuşlandırmıştır.
Stratejik hava ikmali, Lockheed C-5 Galaxy aracılığıyla sağlanmış olsa da, bu uçakların sınırlı kapasiteleri (C-5 için iki adet M1A1 tank taşıma kapasitesi vardır) Birinci Körfez Savaşı sırasında uzun konuşlanma sürelerine ve önemli lojistik zorluklara yol açmıştır. Sonuç olarak, operasyon için görevlendirilen 2494 tankın büyük çoğunluğu deniz yoluyla nakledilmiştir.
Harekât öncesindeki aylarda, M1A1 filosunun muharebe etkinliğini artırmak amacıyla, geliştirilmiş T-158 paletlerinin tedariki de dahil olmak üzere çeşitli modernizasyon çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Çöl Fırtınası Harekâtı'na katılan ABD Deniz Piyadeleri Kolordusu (USMC) tank taburları ağırlıklı olarak daha eski M60A1 RISE/Pasif tanklarıyla donatılmış olup, konuşlandırılan 353 tankın 277'sini bu model oluşturmaktaydı. Buna karşın, Deniz Piyadeleri 2. Tank Taburu, ABD Ordusu'ndan devralınan M1A1 HA tanklarıyla teçhiz edilmişti. Deniz Piyadeleri Rezervi 4. Tank Taburunun iki bölüğü ise yeni M1A1 konfigürasyonu ile donatılmıştı. Sonuç olarak, USMC, Çöl Fırtınası Operasyonunda toplam 76 adet M1A1 tankı görevlendirmiş olup, bu kuvvetin 60 adedi M1A1 HA ve 16 adedi ise M1A1 konfigürasyonundaydı.
Körfez Savaşında M1A1 Abrams'ın başarısının asıl nedenleri nelerdi?
Genel değerlendirme olarak, M1A1 Abrams, Irak Ordusunun envanterindeki en gelişmiş tank olan T-72M'ye karşı tüm teknik alanlarda belirgin bir üstünlük sergilemiş ve Irak zırhlı birliklerine orantısız kayıplar verdirmiştir.
Körfez Savaşı'nda M1A1 Abrams tankının başarısının temel nedenleri, teknolojik üstünlüğü, mürettebat eğitimi, lojistik destek ve harekat ortamının özelliklerinin birleşiminden kaynaklanmaktadır. Bu teknolojik üstünlük, muharebe etkinliğinin temel unsurları olan ateş gücü, zırh koruması, hareket kabiliyeti, durumsal farkındalık ve mürettebatın hayatta kalmasını sağlayan tasarım gibi kritik konularda kendini açıkça göstermiştir.
1)Ateş Gücü ve Mühimmat
Alman Rheinmetall Landsysteme GmbH tarafından üretilen 120 mm M256 yivsiz top. Bu topun 120 mm'lik kalibresi, yüksek etkili 120 mm çapındaki mühimmatların kullanmasını sağlar. M1A1 Abrams tankı 120 mm'lik M256 yivsiz topu kullanır. Bu top, T-72M'de bulunan 125 mm'lik 2A46M yivsiz toptan daha küçük çaplı olmasına rağmen, kullandığı modern mühimmat sayesinde daha yüksek ateş gücüne sahiptir. Bu avantaj aşağıdaki şekillerde kendini göstermektedir.
M1A1 Abrams tankının muharebe etkinliği, kullandığı mühimmatların üstün menzil, isabet ve zırh delme yetenekleriyle önemli ölçüde artırılmıştır. Bu mühimmatlar, hedefleri daha uzak mesafelerden yüksek bir doğrulukla vurabilme kapasitesi sunarak M1A1'e düşman zırhlı araçlarını emniyetli bir mesafeden etkisiz hale getirme imkanı tanır. Özellikle M1A1'in kullandığı M829A1 zırh delici mühimmat, T-72'lerin kullandığı mühimmata göre daha yüksek zırh delme kabiliyetine sahipti. Tükenmiş uranyum (Depleted Uranium) (DU) penetratörlü mühimmatlar, tungsten karbür penetratörlü mühimmatlara göre daha iyi zırh delme performansı göstererek M1A1'e düşman tanklarına karşı daha uzun mesafelerde ve daha etkili bir angajman üstünlüğü sağlar.
Irak ordusunun T-72 tankları için kullandığı mühimmatın kalitesi, muharebe performansları üzerinde önemli bir etkiye sahipti. Sovyetler Birliği'nin ihracat politikaları gereği, Irak'a genellikle daha düşük kalitede mühimmat tedarik ediliyordu. Bu durum, Irak ordusunun elindeki mühimmatın, özellikle M1A1 Abrams tankının gelişmiş zırhını etkili bir şekilde delebilme kapasitesini önemli ölçüde sınırlıyordu. Nitekim Irak T-72'leri 1960'ların teknolojisi olan 3VBM-3 veya 3VBM-7 gibi daha eski mühimmatları kullanırken, M1A1'ler M829A1 gibi çok daha modern mühimmatlara sahip olması, muharebe alanında önemli bir fark yaratmıştır.
M1A1 Abrams tankının kullandığı mühimmat, T-72M tankının mühimmatına kıyasla önemli ölçüde daha yüksek bir zırh delme kapasitesine sahiptir. Bu üstün nüfuz yeteneği, M1A1'in düşman tanklarının en kalın zırhlı bölgelerine dahi nüfuz edebilmesini sağlayarak muharebe alanında belirleyici bir avantaj sunar. Dolayısıyla, M1A1, T-72M gibi rakip tanklara karşı zırh delme konusunda bariz bir üstünlüğe sahiptir.
M1A1 Abrams tankı, muharebe etkinliğini artıran önemli bir özellik olarak, farklı hedef tiplerine yönelik geniş bir mühimmat yelpazesini kullanabilme yeteneğine sahiptir. Bu çok yönlülük, tankın değişen muharebe koşullarına uyum sağlamasına ve farklı tehditlere etkili bir şekilde karşılık vermesine olanak tanır. Örneğin, zırhlı hedeflere (ana muharebe tankları gibi) karşı yüksek kinetik enerjili zırh delici mühimmatlar (APFSDS) kullanılırken, tahkim edilmiş mevziler, binalar veya piyade birlikleri gibi daha yumuşak hedeflere karşı yüksek patlayıcı (HE)( (High Explosive) veya çok amaçlı (MP)(Multi Purpose) mühimmatlar tercih edilir. Bu mühimmat çeşitliliği, M1A1'e modern savaş alanının dinamik ve karmaşık yapısında üstün bir operasyonel esneklik kazandırır.
Irak Ordusu'nun envanterinde bulunan T-72M varyantının, Sovyetler Birliği'nin kendi birliklerinde kullandığı standart modellere göre belirgin eksikliklere sahip bir ihraç versiyonu olduğu vurgulanmalıdır. Bu varyant, daha zayıf zırh koruması, daha az gelişmiş ateş kontrol sistemleri ve performans açısından daha düşük mühimmatlar içermekteydi. Bu durum, çatışma sırasında M1A1 Abrams tanklarının Irak zırhlı birliklerine karşı elde ettiği üstünlüğün önemli bir etkeniydi. Nitekim, harekatın ardından ABD Hükümet Sorumluluk Ofisi (GAO) tarafından yayınlanan performans değerlendirme raporu da bu hususu teyit etmiştir. Bu rapor, T-72M'nin zayıflıklarının, M1A1'in muharebe etkinliğini önemli ölçüde etkilediğini ortaya koymuştur.
M1 Abrams Tankı İçin Kullanılan Ana Mühimmat Tipleri
M1 Abrams ana muharebe tankı, çeşitli muharebe senaryolarında etkinliğini sürdürebilmesi için farklı amaçlara yönelik bir dizi mühimmat kullanmaktadır. M1 Abrams kullandığı mühimmat tipleri şunlardır.
Kinetik Enerjili Zırh Delici Mühimmat
APFSDS (Armor Piercing Fin Stabilized Discarding Sabot) (Zırh Delici Kanat Sabitleyici Sabot): Bu tip mühimmat, kinetik enerjiyi kullanarak zırhı delmek için tasarlanmıştır. Yüksek hızda fırlatılan delici, zırha nüfuz ederek tahribat yaratır. M1 Abrams tankı için geliştirilmiş başlıca APFSDS mühimmatları şunlardır;M829,M829A1(1991’de Körfez Savaşında kullanılmıştır),M829A2(1994 yılından itibaren kullanılmaya başlanmıştır),M829A3 (Mart 2003 itibaren), M829A4 (eski adıyla M829E4) ( Nisan 2015 itibaren)
Sabot mühimmatı, kinetik enerji nüfuz edicileri olarak görev yaparak, zırhı yüksek hız ve momentum transferi yoluyla delmek üzere tasarlanmış sofistike bir mühimmat türüdür. Temel çalışma prensibi, aerodinamik bir ok veya mızrağa benzerlik gösterir; zırhı delmek için patlayıcı etki yerine kinetik enerjiden yararlanır.
Sabot mühimmatın yapısal özellikleri ve işleyişini incelediğimizde sabot mühimmatının merkezinde, nüfuz edici (penetrator) olarak adlandırılan uzun, ince ve yüksek yoğunluklu bir metal çubuk bulunur. Bu nüfuz edici genellikle tükenmiş uranyum (DU) veya tungsten alaşımlarından imal edilir. Tükenmiş uranyumun yüksek yoğunluğu ve kendi kendini bileme özelliği, zırh nüfuziyetini önemli ölçüde artırır. Nüfuz edicinin tasarımı, aerodinamik verimliliği en üst düzeye çıkarmak için bir ucunda sivri bir burun ve diğer ucunda dengeleyici kanatçıklar içerir. Bu kanatçıklar, uçuş sırasında stabilite sağlayarak hedefe doğru düz bir yörünge izlemesini sağlar.
Yukarıdaki görselde; Zırh Delici Kanat Sabitleyici Sabot (APFSDS) mermisi. Sabot görevini tamamladığı için nüfuz ediciden ayrılıyor.
Mühimmat ateşlenmeden önce, nüfuz edici bir sabot (ayırıcı) içine yerleştirilir. Sabot, nüfuz ediciyi top namlusunun merkezi ekseninde tutan ve ateşleme sırasında oluşan yüksek basınçlı gazların nüfuz ediciye maksimum kuvvetle iletilmesini sağlayan bir taşıyıcı görevi görür. Genellikle hafif metal veya kompozit malzemelerden yapılan sabot, namluyu terk ettikten hemen sonra aerodinamik kuvvetler tarafından ayrılır. Ateşleme ve nüfuz mekanizmasına baktığımızda ise ateşleme anında, barutun yanmasıyla oluşan yüksek basınçlı gazlar, sabot ve içindeki nüfuz ediciyi namlu boyunca yüksek bir hızla iter. Namluyu terk ettikten sonra, sabot aerodinamik direnç nedeniyle hızla ayrılırken, nüfuz edici yüksek hızda serbestçe uçar. Nüfuz edicinin dar profili ve yüksek hızı, enerjisinin çok küçük bir alanda yoğunlaşmasına neden olur.
Hedefe çarptığında, nüfuz edicinin kinetik enerjisi muazzam bir kuvvete dönüşür. Bu kuvvet, zırhı delmek için yeterlidir. Nüfuz işlemi sırasında, aşırı sürtünme nedeniyle nüfuz edici ve zırh malzemesi yüksek sıcaklıklara ulaşır. Bu durum, nüfuz edicinin ucunun "kendini bileme" etkisine yol açar ve nüfuziyet performansını artırır.
Bir zırh delici mühimmatın tank zırhını başarıyla delmesi durumunda, delici nüve ve zırhtan kopan parçalar, yüksek hız ve sıcaklıkta tankın iç kısmına girer. Bu olayın başlıca etkileri şunlardır;Yüksek hızlı parçalar, mürettebat üyelerine doğrudan isabet ederek ciddi yaralanmalara veya ölümlere neden olabilir. Parçaların mühimmat deposuna isabet etmesi, zincirleme reaksiyonlara ve şiddetli patlamalara yol açarak tankın tamamen imhasına sebep olabilir. Sistem arızalarına sebep olabilir. Tankın elektronik sistemleri, hidrolik hatları ve diğer kritik ekipmanları, parçalar tarafından hasar görebilir ve tankın işlevselliğini kaybetmesine neden olabilir. Yine yüksek sıcaklıktaki parçalar ve patlamalar, tank içinde yangın başlatabilir ve bu da mürettebat için ek tehlikeler oluşturur.
M1A1 Abrams tankı, 120mm M256 yivsiz topuyla donatılmış olup, APFSDS (zırh delici, kanatçıklı, ayrılan sabot) ve HEAT (yüksek patlayıcı tanksavar) gibi çeşitli mühimmatları ateşleyebilmektedir. Özellikle, tükenmiş uranyum penetratörüne sahip M829A1 APFSDS mermisi, olağanüstü zırh delme yeteneği sunarken, M830 HEAT mermisi de hafif zırhlı araçlara karşı yüksek etkinlik göstermiştir. M1A1'in tanksavar görevlerinde öncelikli tercihi APFSDS mühimmatı olsa da, bu mühimmatın hafif zırhlı hedeflere karşı aşırı delici gücü nedeniyle, bu tür hedeflerde HEAT mühimmatı daha uygun bir seçenek olarak değerlendirilmiştir. Bu sayede, farklı tehdit seviyelerine karşı uygun mühimmat kullanımıyla muharebe etkinliği optimize edilmiştir.
T-72 tankı, 125mm 2A46 yivsiz topuyla teçhiz edilmiş olup, APFSDS ve HEAT mühimmatlarını ateşleyebilmektedir. Ancak, Irak ordusunun envanterindeki APFSDS mühimmatı, genel olarak Sovyetler Birliği'nin kullandığı en gelişmiş mühimmatın bir nesil gerisinde kalmaktaydı. Irak'ın 125mm mühimmat stoklarına dair kesin bilgiler sınırlı olsa da, 1991 Körfez Savaşı sırasında Irak ordusunun sıklıkla eski 3VBM-3 mühimmatını kullandığı bilinmektedir. Sovyetler Birliği'nin en gelişmiş APFSDS mühimmatı olan 3VBM-13 "Vant", 2 kilometrede yaklaşık 560mm zırh delme kapasitesine sahipken, Irak'ın kullandığı 3VBM-3 mühimmatının nüfuz kabiliyeti bunun yaklaşık yarısı kadardı. T-72 için mevcut HEAT mühimmatları arasında 3VBK-7 ve 3VBK-10 bulunmaktadır. Bu mühimmatlardan 3BK-14M (3VBK-10) yaklaşık 500mm zırh delme kapasitesine sahip olmasına rağmen, M1A1 Abrams tankının ön zırhını delme yeteneğine sahip değildi. Bu durum, Irak T-72'lerinin M1A1'lere karşı muharebe etkinliğini önemli ölçüde etkileyen bir faktör olarak değerlendirilmektedir.
Yukarıdaki görselde M1A1 ve M1A2 Abrams ana muharebe tanklarının kullandıkları farklı mühimmatlar gösterilmektedir. M829 APFSDS-T / M829A3 APFSDS-T / M830A1 MPAT / M1028 CANISTER / M1002 / M865 TPCSDS-T. Görsel Kaynak AFV Club ABD 120mm M1A1 ve M1A2 Abrams top mühimmatı seti kutu kapağı.
Ufak bir not
120 mm M1002 Hedef Uygulama Çok Amaçlı İzleyici( Target Practice Multi-Purpose Tracer) (TPMP-T) eğitim mermisi; Bu mermi, askeri personelin gerçek savaş koşullarına benzer bir ortamda eğitim almasını sağlamaktır. Özellikle, taktiksel M830A1 Yüksek Patlayıcı Tanksavar Çok Amaçlı İzleyici (HEAT-MP-T) mermisinin kullanım eğitimi için tasarlanmıştır.
M1002 eğitim mermisi, gerçek M830A1 mermisine benzer bir şekilde hareket eder. "Sahte bir hava/yer anahtarı"na sahip olması ve balistik özelliklerinin (uçuş süresi, hızı vb.) M830A1 ile eşleştirilmiş olması sayesinde, atış talimleri gerçekçi bir deneyim sunar. Yani, askerler eğitim sırasında gerçek mermi kullanıyormuş gibi hissederler. M1002'nin "kuyruk konisi sabitleyici" adı verilen bir güvenlik özelliği vardır. Bu özellik, merminin menzilini 8 km'nin altında sınırlar. Bu sayede, eğitim alanının daha güvenli olması ve aşırı menzilli güvenlik önlemlerine daha az ihtiyaç duyulması sağlanır. Başka bir deyişle, merminin çok uzağa gitmesini engelleyerek olası kazaların önüne geçilir.
120mm M865 TPCSDS-T Kinetik Enerji (KE) eğitim mermisi; M865 eğitim mermisi, gerçek savaş mermilerine benzer bir şekilde hareket eder. "Eşleşen dış balistikleri" sayesinde (yani uçuş yörüngesi, hızı vb.), gerçek mermilerin performansını taklit eder. Bu, askerlerin eğitim sırasında gerçek mermi kullanıyormuş gibi hissetmelerini sağlar.
M865, gerçek mermilerin doğruluğunu ve hedefe ulaşma süresini (uçuş süresi) doğru bir şekilde yansıtır. Bu, nişan alma ve atış tekniklerinin etkin bir şekilde öğrenilmesini sağlar. M865, gerçek bir tanksavar mermisi olan 120 mm M829 Zırh Delici, Fin-Stabilize, Atılan Sabot İzleyici (APFSDS-T) mermisine benzer şekilde tasarlanmıştır. Hem kullanılan kartuş (mermi kovanı) aynıdır, hem de performans açısından benzer özellikler gösterir. Bu sayede, eğitim mermisi gerçek merminin yerini etkili bir şekilde tutar. M865'te "koni dengeleyici" adı verilen özel bir güvenlik özelliği bulunur. Bu parça, merminin menzilini 8 km'nin altında tutarak, eğitim alanının daha güvenli olmasını sağlar. Böylece, eğitim sırasında olası kazaların önüne geçilir ve daha az güvenlik önlemine ihtiyaç duyulur.
Kimyasal Enerjili Mühimmat
HEAT(High Explosive Anti Tank) (Yüksek Patlayıcılı Tanksavar): Bu tip mühimmat, patlama enerjisini odaklayarak zırhı eritmek ve delmek için tasarlanmıştır. M830 HEAT mühimmatı bu sınıfa aittir.
MPAT (Multi Purpose Anti Tank) (Çok Amaçlı Tanksavar): Bu mühimmat, hem zırhlı hedeflere karşı HEAT etkisine sahipken hem de personel ve hafif zırhlı araçlara karşı parçacık etkisi gösterebilmektedir. M830A1 MPAT mühimmatı bu sınıfa aittir.
Yukarıdaki görselde M830 HEAT-MP-T mühimmatının bazı teknik detayları gösteriliyor.
HEAT (High Explosive Anti-Tank - Yüksek Patlayıcılı Tanksavar) mühimmatı, zırh delme mekanizması olarak kinetik enerjiden ziyade, "Munroe etkisi" olarak da bilinen şekillendirilmiş patlayıcı yükünün etkisine dayanır. Mühimmatın ön kısmında yer alan bir darbe sensörü, hedefle temas anında hassas bir patlamayı tetikleyerek bakır bir gömleği eritir. Bu patlama sonucu oluşan şekillendirilmiş yük, erimiş metali ve yüksek sıcaklıktaki gazları, zırhı yüksek hızla delen ince bir metal jeti halinde yoğunlaştırır. Daha ayrıntılı olarak açıklayacak olursak.
HEAT (Yüksek Patlayıcılı Tanksavar) mühimmatı, zırhı delmek için kinetik enerjiden ziyade kimyasal enerjiyi, yani şekillendirilmiş patlayıcı yükünün etkisini kullanır. Mühimmatın ucunda bulunan darbe sensörü, hedefle temas ettiğinde bir dizi olayı tetikler; HEAT mühimmatının zırh delme mekanizması, bir dizi hızlı olaya dayanır. İlk olarak, mühimmat hedefle temas ettiğinde, darbe sensörü bakır bir gömleği saran yüksek patlayıcıyı tetikler. Patlama, bakırı anında eritir ve yüksek basınçlı gazlar oluşturur. Kritik nokta ise, mühimmatın içindeki şekillendirilmiş oyuktur (genellikle koni şeklinde). Bu oyuk, patlamanın enerjisini ve erimiş bakırı dar bir jet halinde yoğunlaştırarak saniyede birkaç kilometre gibi inanılmaz bir hıza ulaştırır. Bu odaklanmış metal jeti, zırhı adeta bir bıçak gibi keserek içeri nüfuz eder ve tankın içindeki sistemlere ve mürettebata zarar verir.
Diğer Mühimmat Tipleri
HEOR (High Explosive Obstacle Reduction) (Yüksek Patlayıcı Engel Azaltma): Bu mühimmat, engelleri (örneğin duvarlar, barikatlar) aşmak için tasarlanmıştır. M908 HEOR mühimmatı bu amaçla kullanılır.
HE (High Explosive) (Yüksek Patlayıcı): Bu tip mühimmat, genel amaçlı kullanım için tasarlanmıştır ve personel, hafif zırhlı araçlar ve tahkimatlar gibi çeşitli hedeflere karşı etkilidir. M1069 HE mühimmatı bu sınıfa aittir.
M1028 Cannister : M1028 Cannister 2005 yılından itibaren ABD ordusu envanterine girmeye başlamıştır. Bu mühimmat, yakın mesafedeki personel hedeflerine karşı kullanılmak üzere tasarlanmış bir tür saçma mühimmatıdır. M1 Abrams ana muharebe tankı, muharebe alanında karşılaştığı çeşitli tehditlere karşı etkili bir savunma sağlamak üzere tasarlanmıştır.
Bu tehditlerden biri de, özellikle meskun mahal operasyonlarında ve ani saldırılarda ortaya çıkabilen yakın mesafedeki piyade unsurlarıdır. Bu tür durumlarda, M1 Abrams tankı, özel olarak geliştirilmiş M1028 Canister mühimmatını kullanarak etkili bir savunma mekanizması sunar. Yakın mesafe etkinliği M1028 Canister kartuşu, 120 mm yivsiz toptan ateşlenerek 200-500 metre gibi kısa mesafelerde yüksek yoğunluklu bir etki yaratır. Bu mühimmat, ateşlendiğinde namludan çok sayıda tungsten bilye fırlatır. Bu bilyeler, hedef bölgesinde geniş bir alana yayılarak piyade yığınaklarına karşı yüksek derecede öldürücü bir etki gösterir. Piyade saldırılarını engelleme ve yığınakları dağıtma: M1028 Canister mühimmatı, özellikle ani piyade saldırılarını engellemek, RPG (Rocket-Propelled Grenade) (Roket Güdümlü El Bombası) timlerini etkisiz hale getirmek ve düşman piyade yığınaklarını dağıtmak amacıyla tasarlanmıştır. Bu özelliği sayesinde, tank mürettebatına zaman kazandırır ve tankın hayatta kalma şansını artırır.
Aşağıdaki görselde M1028 Cannister mühimmatının iç yapısı ve M1A2 Abrams tankının yükleyici personelinin kucağında görülüyor.
Yukarıdaki görselde M829 APFSDS ailesinin mühimmatların iç yapısı ve gelişimi görülüyor..
M829 serisi, Amerika Birleşik Devletleri tarafından M1 Abrams ana muharebe tanklarında kullanılan M256 120mm L/44 yivsiz top için tasarlanmış, kinetik enerjili tanksavar mühimmatıdır. Zırh Delici Kanat Sabitleyici Atma Sabot (APFSDS) prensibiyle çalışan bu mühimmat ailesi, zaman içinde çeşitli geliştirme aşamalarından geçerek farklı varyantlara sahip olmuştur. Bu varyantlar, zırh delme kabiliyeti, menzil ve diğer balistik özellikler gibi konularda farklılıklar göstermektedir.
Bu dokümanda, M829 serisinin başlıca varyantlarının karşılaştırmalı bir analizi sunulmaktadır.
M829, M829 serisinin ilk üretilen modelidir. Bu mühimmatta, yüksek yoğunluklu ve zırh delme kabiliyeti yüksek olan tükenmiş uranyum (DU) alaşımından imal edilmiş bir delici (penetratör) kullanılmaktadır. M829'un temel teknik özellikleri şunlardır: Toplam ağırlığı 18.6 kg, delici uzunluğu 627 mm ve delici çapı 27 mm'dir. Mühimmat, 8.1 kg ağırlığındaki JA-2 itici yakıtı ile ateşlendiğinde 1.670 m/s gibi yüksek bir namlu çıkış hızına ulaşabilmektedir. Bu sayede, 3.000 metreye kadar etkili bir menzile sahip olduğu belirtilmektedir. Yapılan testler, M829'un 2.000 metre mesafeden 540 mm kalınlığındaki Haddelenmiş Homojen Zırhı (RHA) delebildiğini göstermiştir. Günümüzde üretimi durdurulmuş olan M829'un yerini daha gelişmiş varyantlar almıştır.
M829A1, "Gümüş Mermi" lakabıyla da anılan ve M829 serisinin geliştirilmiş bir versiyonudur. Bu varyant, özellikle 1991 yılında gerçekleşen Körfez Savaşı (Çöl Fırtınası Operasyonu) sırasında Irak Ordusu'nun tanklarına ( Irak Tip 59 (Çin T-55) ve Asad Babil (Irak yapımı T-72) ) karşı gösterdiği yüksek performansla tanınmıştır. M829A1'in temel teknik özellikleri şu şekildedir: Toplam ağırlığı 20.9 kg, delici (penetratör) uzunluğu ise 684 mm'dir. Mühimmat, 7.9 kg ağırlığındaki JA-19 itici yakıtı ile ateşlendiğinde 1.575 m/s namlu çıkış hızına ulaşabilmektedir. Bu sayede 3.000 metre etkili menzile sahiptir. Yapılan tahminlere göre, M829A1'in RHA (Haddelenmiş Homojen Zırh) delme kapasitesi mesafeye göre değişiklik göstermektedir: 1.000 metrede 620 mm, 2.000 metrede 570 mm ve 4.000 metrede 460 mm.
M829A2, M829 serisinin bir sonraki geliştirme aşamasını temsil etmektedir. Bu varyantta, önceki model olan M829A1'e göre önemli iyileştirmeler yapılmıştır. Bunlar arasında, daha uzun bir tükenmiş uranyum (DU) delici (penetratör), daha hassas ve verimli üretim süreçleri ve daha hafif ve dayanıklı bir yapı sağlayan karbon fiber takviyeli kompozit bir sabot bulunmaktadır. Bu geliştirmeler sayesinde, M829A2'nin namlu çıkış hızı 1.680 m/s'ye ulaşarak M829A1'e göre yaklaşık 100 m/s'lik bir artış göstermiştir. Bu da, M829A2'nin zırh delme kabiliyetinin önemli ölçüde artmasına katkıda bulunmuştur.
M829A3, M829 serisinin bir başka önemli geliştirme aşamasını temsil eder ve özellikle günümüz modern savaş alanlarında yaygın olarak kullanılan Patlayıcı Reaktif Zırh (ERA) sistemlerine karşı etkin bir çözüm sunmak amacıyla tasarlanmıştır. Bu varyant, Rus yapımı Kontakt-5 gibi gelişmiş ERA sistemlerini etkisiz hale getirmek için segmentli bir penetratör kullanır. M829A3'ün önceki varyantlara göre daha ağır bir penetratöre sahip olduğu, ancak buna karşılık daha düşük bir namlu çıkış hızına sahip olduğu belirtilmektedir. Bu mühimmat, Abrams tank mürettebatı tarafından "süper sabot" olarak da adlandırılmaktadır. Ancak, bu merminin düşük hızının, Rus Relikt ERA tarafından kolayca etkisiz hale getirilebileceği iddia edilmektedir.
M829A4, M829 serisinin en güncel ve gelişmiş varyantıdır. Bu mühimmat, özellikle modern muharebe tanklarının karşılaştığı en zorlu tehditlerden biri olan Rus yapımı Relikt Patlayıcı Reaktif Zırhı (ERA) sistemlerine karşı üstün bir performans sergilemek üzere tasarlanmıştır. M829A4, çok parçalı uzun çubuk penetratör, üç yapraklı karbon fiber takviyeli kompozit sabot, izleyicili düşük sürtünmeli bir yüzgeç ve aerodinamik performansı artıran bir ön cam ve uç tertibatı gibi gelişmiş özelliklere sahiptir. Mühimmatın itici sistemi, zorlu çevresel koşullarda dahi (-32 ila 63 °C arasında) tutarlı namlu çıkış hızları sağlayarak balistik performanstan ödün vermez.
Ayrıca, yeni Gelişmiş Yanıcı Kartuş Kovanı (Advanced Combustible Cartridge Case) (ECCC), mürettebat güvenliğini en üst düzeye çıkarmak için yeniden tasarlanmış ve kesme eklemi yeniden konumlandırılmıştır.
Özetlemek gerekirse, M829 serisi, kinetik enerjili tanksavar mühimmatı alanında sürekli bir evrimi temsil etmektedir. Başlangıcından itibaren, bu mühimmat ailesinin her yeni varyantı, bir önceki versiyonun zayıf yönlerini gidermeye ve modern muharebe alanlarında ortaya çıkan yeni nesil zırh tehditlerine karşı daha etkili bir çözüm sunmaya odaklanmıştır. Bu bağlamda, M829A2 varyantı, daha yüksek namlu çıkış hızı ve dolayısıyla artırılmış zırh delme performansı ile öne çıkarken, M829A3 ve M829A4 varyantları, özellikle Rus menşeli Patlayıcı Reaktif Zırh (ERA) sistemlerine karşı koymak üzere tasarlanmış özel teknolojiler içermektedir.
Yazı dizimizin 4. bölümünü burada tamamlıyoruz. 5. Bölümde görüşmek üzere. Kaynakça, dizinin son bölümünde yer alacaktır.