İsrail’de Sokakların Karışmasını, Hamas’ın Tünel Stratejisinin Bir Başarısı Olarak Okumak Doğru mudur?
Hamas'ın stratejisi, arazi ya da düşman temelli olmaktan ziyade tüneller ve zaman temellidir. Hamas tünellerde. Hamas'ın stratejisi, İsrail için kritik kaynak olan zamanın tünellerde tükeneceğine olan inancı üzerine kuruludur. Dünkü sokak gösterileri bunun işaretlerini veriyor.
Dün İsrail sokakları karıştı. İsrail hükümetini protesto etmek üzere Kudüs’teki Başbakanlık Konutu önünde toplanan binlerce kişi acilen seçime gidilmesi çağrısı yaptı. İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları sürerken, savaş istemeyen binlerce İsrailli başkent Tel Aviv’de protesto gösterisi düzenledi. Başbakan Binyamin Netanyahu ve hükümetini protesto eden ve esir anlaşması talep eden binlerce kişi, ülkede acilen seçime gidilmesi çağrısında bulunurken, caddeleri ateşe verdi. İsrail polisi ile göstericiler arasında çatışma çıkarken, polis sis bombası kullanarak göstericileri dağıtmaya çalıştı.
Bu arada Gazzelilere özellikle havadan atma yöntemiyle önde gelen Batı ülkeleri yardım dağıtmaya başladılar. Görüntü şüphesiz ironik. İsrail’in soykırıma, katliama varan Gazze saldırıları devam ederken ve İsrail’in bu cüretkârlığına dur demesi gereken bu ülkeler bilakis İsrail’in arkasında dururken, yine aynı ülkeler insani durumun her geçen gün derinleştiği Gazze’ye ulaştırmak istedikleri doğrudan yardımlarını havadan bırakıyorlar. Ne yaman çelişki!
Gazze’ye yardım çabalarına, ABD, Ürdün’ün yanı sıra bu kez Almanya da katıldı, destek verdi. Alman Hava Kuvvetleri, ilk kez Gazze’ye havadan yardım bıraktı. Alman Hava Kuvvetlerine ait yardım malzemesi yüklü 2 adet C-130 tipi ulaştırma uçağı Ürdün’den havalanarak yaklaşık 4 ton gıdayı Gazze’ye havadan atma yaptı. Her biri bir ton gelen 4 palet, 3.000 feet (bin metre) irtifadan Gazze’ye bırakılmış.
Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius’in “Gazze halkı temel ihtiyaç malzemelerinden yoksun. Bu nedenle hava kuvvetlerine ait nakliye uçakları havadan gıda ve ilaç tedarik edecek” demesi, Alman yardımlarının devam edeceğinin göstergesi olarak değerlendiriyorum.
Hamas Tünelleri
Savaşın başladığı 7 Ekim 2023 tarihinden günümüze Gazze’de yaşamını kaybeden Filistinlilerin sayısının 30.000’ini geçmiş bulunuyor. İki taraf arasında 1947’den itibaren yaşanmakta olan çatışmaların en kanlısına şahit oluyoruz. Bu arada, son 20 yılda özellikle Hamas karşısında İsrail için 'mutlak zafer'i olanaksız kılan Gazze tünelleri, 7 Ekim sonrasında daha da fazlaca tartışılmaya devam ediliyor.
Geçmişte ve hatta günümüzde bile askeri tüneller ve sığınaklar özellikle askeri avantaj elde etmek için inşa edilmiştir. Bunlar kaçakçılık, adam kaçırma ve toprak işgali ya da savunması için kullanılmaktadır. Yeraltı alanları orduların tespit ve saldırıdan kaçınarak kabiliyetlerini korumalarına, tünelleri mobil savunma taktikleri için kullanarak araziyi tutmalarına ve hatta saldıran gücü yıpratmak için gerilla taktiklerini kullanmalarına olanak tanıyor.
Gazze için bunların ötesinde tünellerin yaşamsal bir önemi bulunuyor. Filistinler için bir var olma dayanağı olarak görenlerin sayısı hiç de az değil. Bu nedenle olsa gerek, İsrail bu Filistin tünelleri 7 Ekim sonrasında olduğu üzere, daha önceleri de yok etmeye odaklı harekatlar düzenlemekten geri durmamıştır. 2014 yılında İsrail Gazze çevresinde düzenlediği operasyonlarda 30’dan fazla tüneli yok ettiğini duyurmuştu. Yine 2021 yılında İsrail, "Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki çok sayıda tünele ağır darbe indirildiğini" iddia etmişti ancak Hamas o dönemde yaptığı açıklamada yeraltı tünellerinin sadece yüzde 5'ine İsrail’in zarar verebildiğini savunmuştu. Muhtemelen 7 Ekim öncesinde bu tüneller tekrar hayata geçirilmiş ve başkaları da yapılmış olabilir. Zira Gazze’de yeryüzünde hayata izin vermeyen İsrail’in ablukası, tecrit politikası nihayetinde Filistinlileri yeraltında yeni bir yaşam inşa etmiş durumdadır. Gazze’nin yaşam damarı bu tüneller, aynı zamanda Gazze’nin bugün verdiği yurt savunmasının da temel damarlarını oluşturuyor.
Gazze'deki tünel inşaatı, İsrail'in 2005 yılında askerlerini ve yerleşimcilerini bölgeden çekmesinden önce başlamıştı. Sonrasında Hamas'ın 2007 yılında bölgenin kontrolünü tamamen ele geçirmesiyle birlikte tünel inşaatları daha da hızlanmıştı. Hamas liderliği bu tünellerin inşaatına büyük önem verdi. Bazı yerlerde 60 metre derinliklerden geçen çok uzun tüneller yapıldı. Başka türlüsü de düşünülemezdi. Bu da İsrail ve Mısır'ın abluka uygulayarak bölgeden malların ve insanların giriş ve çıkış hareketini kısıtlama politikalarını daha da sıklaştırmaları sonucunu doğurmuştu. Bir noktada Mısır sınırının altından geçen yaklaşık 2 bin 500 tünelin Hamas ve diğer gruplar tarafından ticari mal, yakıt ve silah kaçakçılığı yapmak için kullanıldığı düşünülüyor. 7 Ekim sonrasındaki tünellerin Mısır’la bağlantılarının işleyip işlemediği bilinmese de, işlemeye devam ettiğini öngörebiliriz.
Bu arada İsrail’in tünel operasyonları da sürüyor ancak zafere bir türlü erişmesi mümkün olamıyor. Yine de İsrail operasyonlarına gerekçe oluşturacak açıklamalar yapmayı da ihmal etmiyor. Örneğin, Gazze’de bir tünelin buradaki BM örgütü binasının altına kadar uzandığını ve buradan Hamas’a elektrik verildiğini iddia etti. Bu tür açıklamaların ‘herkes İsrail’e karşı, karşı olan herkesi vururuz’ propagandasına hizmet etmek için kurgulandığına inanıyorum.
İsrail’in Gazze’deki Tünel Harekâtı Askerî Açıdan Zaferi Getirebilir mi?
İsrail’in tünel operasyonlarıyla sonuç alması, neredeyse 170 gündür devam etmekte olan Hamas’la mücadelesinin zaferle sonuçlanması ne derecede olasıdır? sorusunun cevabı askeri açıdan önemlidir.
Savaşlarda tünellerin kullanımı yeni değildir. Yeraltındaki doğal ya da insan yapımı alanları kullanarak avantaj elde etme arayışı, İncil'de büyük savaşları kazanmak için tünellerin kullanıldığına dair hikayelerden, Ukrayna'da devam eden savaşta Mariupol ve Bakhmut gibi şehir savaşlarında kilit faktörler haline gelen yeraltı alanlarına kadar savaşın kendisi kadar eskidir. ABD, Çin ve Kuzey Kore dahil birçok ülke derinlere gömülü askeri sığınaklara ve tünel komplekslerine milyarlarca dolar yatırım yapmaktadır.
İsrail-Hamas savaşından önce, Hamas'ın tünel ağlarının varlığı ve yıllar içindeki büyümesi çok iyi biliniyordu. Önceki satırlarda ifade ettiğim üzere bu ağ Gazze'nin "metrosu" ya da "aşağı Gazze" olarak adlandırılıyordu. İsrail Ordusu ve akademisyenler savaştan önce yüzeyin 5 ila 60 metre arasında değişen toplamda 500-600 kilometre uzunluğunda bir tünel ağı olduğunu tahmin ediyordu.
Öte yandan 7 Ekim sonrasında yaşana çatışmalar neticesinde İsrail Ordusunun bulgularına göre, 1.500'den fazla tünel hattı ve yeraltı geçidinin keşfedildi. Bu süreçte İsrail Ordusunun tünel harekâtının gerçekleriyle yüz yüze kaldığı bir gerçektir. Bunların basit tünel geçitleri değil, yeraltı üretim tesisleri, boyalı duvarları, fayans zeminleri, tavan vantilatörleri ve klimaları olan bir anlamda içinde yaşamın sürdüğü tünel yapıları olduğunu, Gazze'nin altında karmaşık, katmanlı bir labirent ağının olduğu iyice ortaya çıktı. Şimdilerde İsrail’in girmesi gereken, onların tabiriyle cehenneme inen 5.700'e yakın tünel hattı olduğu söyleniyor.
Hamas'ın yeraltı ağlarının büyüklüğü, tam olarak keşfedildiğinde, modern bir ordunun şimdiye kadar karşılaştığı her şeyin ötesinde bir tünel savunma ağının inşa edildiği iyice anlaşılmış olacaktır kanaatindeyim. Daha önce STRASAM’da tünel çatışmalarına örnek olarak büyük miktarda tünel kompleksi içeren son çatışmalardan biri olan Vietnam Savaşı'ndan örnekleri içeren bir yazı yayımlamıştık. Merak edenlerin dikkatine sunuyorum.
Vietnam'da Tünel Fareleri: Tünellerde Yaşam Savaşı (https://strasam.org/savunma/kara-silah-ve-sistemleri/vietnamda-tunel-fareleri-tunellerde-yasam-savasi-bolum-1-2972)
Vietnam’da Amerikan kuvvetleri 70 kilometre uzunluğa varan bazı tünel kompleksleriyle karşı karşıya kalmıştı. Tünellerin en yoğun olduğu yerlerden biri olan Saygon yakınlarındaki Cu Chi'de 200 kilometre kadar bir uzunlukta olan geçit bulunmuştu.
Dünyada daha büyük askeri tünel kompleksleri bulunmaktadır. Çin'in "Yeraltı Çin Seddi" olarak adlandırılan bir ağda nükleer saldırılara dayanabilecek 5-6.000 kilometre uzunluğundaki tünel ve sığınaklara sahip olduğuna inanılmaktadır. Bazı tahminler Kuzey Kore'nin beş binden fazla tünele ve dağların içinde pistleri, radar sahaları ve denizaltı limanları olan çok sayıda yeraltı hava üssünü içeren bir altyapıya sahip olduğunu göstermektedir. İskandinav ülkeleri de benzer yapılanmayı bir dönem kullanmışlardır. Eski Yugoslavya, kısmen Arnavutluk da tünellere başvuran ülkeler arasındaydılar.
Hamas’ın 7 Ekim Sonrasındaki Tünel Stratejisi Nedir?
Bununla birlikte Gazze'deki tünel ağının önemi uzunluğu, büyüklüğü, yaşam alanları vb. ölçekteki değerlendirmelere dayanmıyor. Bundan daha da önemlisi, İsrail-Hamas savaşı; Filistinli savaşçıların geniş yeraltı ağını genel siyasi-askeri stratejisinin belirleyici bir üssü gibi kullandığı ilk savaş olmasıdır.
Bazı hesaplamalara göre bu yeraltı ağının inşasının Hamas'a bir milyar dolara mal olmuş olabileceğini gösteriyor. Örgüt on beş yıl boyunca sadece tünel geçitleri inşa etmek için değil, aynı zamanda patlatma kapıları, atölyeler, uyku odaları, tuvaletler, mutfaklar ve yeraltı şehirlerini destekleyecek tüm havalandırma, elektrik ve telefon hatları için de kaynak akıtmış olmalı. Bu yeraltı inşaatında 6.000 ton kadar beton ve 1.800 ton kadar metal kullanılmış. Bu kadar tünel herhalde boşuna yapılmamıştır. Bu savaşın merkezine oturacak kadar önemli gördüğüm Hamas tünellerini inşa etmek yıllara mal olmuştur.
Tünel savaşları tarihinde ilk kez Hamas sadece askeri bir avantaj değil, aynı zamanda siyasi bir avantaj da elde etmek için çok düzgün işlediği düşünülen bir tünel ağı inşa etti. Hamas'ın tünellerinin neredeyse tamamı yoğun nüfuslu kentsel bölgelerdeki sivil ve koruma altındaki alanlara inşa edilmiştir. Tünellere erişim sağlayan altyapının büyük bir kısmı koruma altındaki bölgelerde yer almaktadır. Bu durum askeri hedefler ile sivil yerler arasında ayrım yapmayı -tamamen imkânsız kılmasa da- zorlaştırıyor çünkü Hamas'ın sivil alanlardan ayrı askeri alanları bulunmuyor.
Hamas'ın stratejisi tüneller ve zaman üzerine kuruludur. Bu savaş, diğerlerinden çok daha fazla, yüzeyle değil yeraltıyla ilgilidir. Arazi ya da düşman temelli olmaktan ziyade zaman temelli. Hamas tünellerde. Liderleri ve silahları tünellerde. İsrailli rehineler tünellerde. Ve Hamas'ın stratejisi, İsrail için kritik kaynak olan zamanın tünellerde tükeneceğine olan inancı üzerine kuruludur.
Hamas, dünyanın dikkatinin, İsrail’in sivil ve korunaklı alanlarla sıkı bağlantısı olan Hamas tünellerine saldırarak savaş kanunlarını ihlal edip etmediği sorusu üzerinde toplanmasını istiyor. Uluslararası toplumun İsrail'i durdurması için ne kadar zaman gerekiyorsa o kadar zaman kazanmak istiyor. Tüm stratejisi tüneller üzerine kurulu. Çatışma Hukuku böylelikle savaşın esas belirleyicisi oluyor. Tüm dünyanın gözü önünde İsrail çatışma hukukunu ihlal ediyor. Cenevre yasalarını hiçe sayıyor. Bu yasalar, askeri güç kullanımını ve bir ordunun hastaneler, kiliseler, okullar ve Birleşmiş Milletler tesisleri gibi korunan nüfus ve alanlara karşı kullanabileceği yöntem veya taktikleri kısıtlamaktadır. Hamas ustalıkla İsrail’i manipüle etmiş gibi görünüyor. Zira, modern savaş yasalarını çatışmanın yürütülmesinin merkezine koymayı başardılar. İsrail açısından bakıldığında, Gazze'de yaşayan nüfusu olumsuz etkilemeden tünelleri yok etmek neredeyse imkânsız görünüyor.
Hamas'ın stratejisi de araziyi tutmak ya da saldıran bir gücü yenmek değil. Stratejisi zamanla ilgili. İsrail'e askeri operasyonlarını durdurması için uluslararası baskı yapılması için zaman yaratmaktır.
Dolayısıyla Hamas tünellerinin İsrail'e sunduğu taktiksel zorluklar stratejik zorluklarla birleşiyor. Tünellerle taktiksel düzeyde başa çıkmak için İsrail, tünelleri bulmak, kullanmak ve yok etmek için dünyanın en gelişmiş birimlerinden, yöntemlerinden ve yeteneklerinden bazılarını sergilemiştir. Özel mühendis yetenekleri ve köpek birimlerinden robotların kullanımına, tünelleri temizlemek için su baskınlarına ve onları yok etmek için sıvı patlayıcılar da dahil olmak üzere hem havadan gönderilen hem de karadan yerleştirilen patlayıcılara kadar. Muhtemelen dünyada hiçbir ordu yeraltındaki taktiksel zorluklara İsrail Ordusu kadar hazırlıklı değildir. Ancak stratejik zorluk tamamen farklıdır. Derinlere gömülü tünellerin çoğunu yok etmek için İsrail Ordusu, İsrail'in kullanmakla eleştirildiği sığınak delici bombalara ihtiyaç duydu. Ve en önemlisi, Hamas'ın stratejisinin İsrail'in harekâtını yürütmek için kullanabileceği zamanı kısıtlamaya yönelik olduğu bir çatışmada tünelleri bulmak ve yok etmek için zaman gerekiyor. İsrail halkının dün sergilediği sokak gösterileri, İsrail’in eli kanlı hükümeti için zamanın daraldığının işaretlerini veriyor.
Sonuç
Savaşı kaybetmek istemeyen Hamas’ın İsrail’in tüm çabasına ve acımasız teknolojik yöntemlerine rağmen, savaşı uzatmak ve hem dünya kamuoyunu yanına çekmek hem de İsrail halkının ‘bıkarak’ İsrail Hükümeti aleyhine dönmelerini sağlamak, dün olduğu gibi savaşı durdurmaya yönelik eylemlerde bulunmaları için gerekli doneleri vermek gibi maksatlara hizmet edecek şekilde tünelleri kullanmaya devam ediyor olduğunu görmemiz gerekiyor.
Hamas, zamana ve tünellere (mekâna) dayanan doğru bir strateji izliyor. Çünkü elindeki kuvvet İsrail Ordusunu yenmesi için her yönden yetersizdir ancak mekânın kontrolünü elinde bulundurduğu müddetçe İsrail Ordusunun kesin zaferini ilan etmesi yıllarını alabilir ki dünya kamuoyu buna izin vermeyebilir. Belki de bu nedenle İsrail’in arkasındaki ülkeler bile çelişkili bir tavır sergileyerek, İsrail’e silah yardımı Gazzelilere gıda yardımı yapıyorlar. Yarın, silah yardımını kesilmesi yönünde bir adım atmaları da söz konusu olabilir ki Hamas’ın zamana oynaması stratejisinin bu sonucu doğurmasını umabiliriz. Eğer bu ‘başarı’ gerçekleşirse, bunun 30 bini aşan Filistinli masumun hayatını kaybetmesi pahasına gerçekleşmesi de insanlık tarihinin kara bir lekesi olarak tarih kitaplarında yerini alabilir.
Kaynakça
Çağrı Koşak, Safiye Karabacak, Hacer Başer, “Son yirmi yılda İsrail için 'mutlak zafer'i olanaksız kılan Gazze tünelleri tartışılmaya devam ediliyor”, AA Haber, 28 Haziran 2021, https://www.aa.com.tr/tr/dunya/son-yirmi-yilda-israil-icin-mutlak-zaferi-olanaksiz-kilan-gazze-tunelleri-tartisilmaya-devam-ediliyor/2287881
Davit Gritten, “İsrail'in hedef aldığı Hamas'ın Gazze'deki tüneller ağı hakkında neler biliniyor?” BBC News, 13 Ekim 2023, https://www.bbc.com/turkce/articles/c0dj43x473go
John Spencer, “GAZA’s underground: HAMAS’s entire politico-military strategy rests on its tunnels”, Modern War Institute, 18 Ocak 2024, https://mwi.westpoint.edu/gazas-underground-hamass-entire-politico-military-strategy-rests-on-its-tunnels/