Türkiye Enerjide Merkez Ülke Konumunu Güçlendiriyor: BOTAŞ-Türkmengaz Anlaşması
Türkiye ile Türkmenistan arasında 1998’de başlayan doğal gaz ticaretine ilişkin görüşmeler 27 yıl sonra neticeye ulaştığını ifade etmek mümkündür.
BOTAŞ ile Türkmengaz 1 Mart 2025 tarihinden itibaren Türkmen doğal gazının Türkiye’ye tedariki konusunda anlaşmışlardır. Söz konusu anlaşma bir çok açıdan son derece önemlidir. En başta uzun yıllar süren müzakerelerin somut bir sonuca ulaştırıldığı görülmektedir. Bu bağlamda Türkiye ile Türkmenistan arasında 1998’de başlayan doğal gaz ticaretine ilişkin görüşmeler 27 yıl sonra neticeye ulaştığını ifade etmek mümkündür. Bununla birlikte görüşmelerdeki belki de en önemli dönüm noktası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 1 Mart 2024’te Antalya Diplomasi Forumu’na katılmak üzere Türkiye’ye gelen Türkmenistan Halk Maslahatı Başkanı Gurbanguly Berdimuhammedov ile bir görüşme gerçekleştirmesidir. Zira yapılan görüşmede iki ülke arasında doğal gaz ve petrolde iş birliğini arttıracak anlaşmalar imzalanmış, Türkmenistan’ın zengin doğal gaz kaynaklarının Türkiye’ye ve Türkiye üzerinden batıya ulaştırılması konusunda niyet beyanında bulunulmuştur.
Bu doğrultuda bir diğer önemli dönüm noktası, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın geçtiğimiz temmuz ayında Türkmenistan’a giderek temaslarda bulunmasıdır. Zira bu gelişmelerin ardından taraflar arasında 1998 yılından bu yana devam eden görüşmelerin ve yapılan anlaşmaların somutlaştırılması için adımlar atılmaya başlanmıştır. Bu doğrultuda Türkmenistan’dan Türkiye’ye gaz akışının başlamasına yönelik gerekli teknik ve hukuki altyapının oluşması için yoğun mesai harcanmıştır. Bunun sonucunda ise BOTAŞ ile Türkmengaz arasında enerji alanındaki iş birliğinde yeni bir dönemi başlatacak önemli bir mutabakat sağlanmıştır.
Taraflar arasında yapılan anlaşma Bakan Bayraktar tarafından sosyal medyada duyurulmuştur. Nitekim BOTAŞ ile Türkmengaz arasındaki anlaşma Bakan Bayraktar’ın sosyal medyada ifade ettiği gibi gerçekten de tarihi bir adımdır. Zira yapılan anlaşmadan her iki tarafın da önemli kazanımlar elde edecek olmaları kaçınılmazdır. Türkmenistan açısından ele alındığında en önemli kazanımlardan birisi şüphesiz pazar çeşitliliğine yönelik bir adımın atılıyor olmasıdır. Nitekim doğal gaz rezervleri açısından son derece önemli bir ülke olmasına rağmen Türkmenistan bu konuda büyük oranda Çin ve Rusya’ya bağımlıdır. Türkmenistan’ın Rusya’ya bağımlılığı Sovyetler Birliği’nin kalan bir durum iken bu sorunu aşmak niyetiyle Çin’e yönelim ise bilhassa son yıllarda dışa bağımlılık gibi farklı bir enerji güvenliği sorunu halini almıştır. Bu doğrultuda BOTAŞ ile Türkmengaz arasındaki anlaşma söz konusu dışa bağımlılık sorununun aşılmasına bir nebze de olsa olumlu yönde katkı yapacaktır.
Yıllık 50 milyar metreküpün üzerinde doğal gaz tüketen ve bu ihtiyacını Rusya, Azerbaycan ve İran'dan boru hatlarıyla gelen gazın yanı sıra çeşitli kaynaklardan LNG ithalatıyla sağlayan, enerji merkezi olma gayesi taşıyan Türkiye açısından ele alındığında BOTAŞ ile Türkmengaz arasındaki anlaşmanın son derece önemli kazanımlara neden olacağı tartışmasıdır. Bu doğrultuda söz konusu anlaşma en başta Türkiye'nin enerji arzını çeşitlendirme ve enerji güvenliğini artırma stratejisi açısından bu tür iş birlikleri büyük önem taşıyor. Nitekim Türkmen gazının Türkiye'ye ulaşması, hem iki ülke arasındaki ekonomik ve siyasi bağları güçlendirecek hem de Türkiye'nin enerji kaynaklarını çeşitlendirmesine katkı sağlayacaktır. Bununla birlikte söz konusu anlaşmanın Türkiye’nin enerji merkezi olma gayesine de hizmet edeceği aşikardır.
Sonuç olarak anlaşmayla birlikte Türkiye ile Türkmenistan arasında enerji alanındaki iş birliğini güçlendiren önemli bir adım atılmıştır. Bununla birlikte anlaşmanın detayları tam olarak henüz kamuoyuyla paylaşılmış olmasa da Türkmenistan’dan gelecek doğal gazın, Azerbaycan üzerinden taşınması öngörülmektedir. Buna karşın anlaşmanın detaylarının kamuoyuyla paylaşılıncaya kadar tam anlamıyla kesin bir yargıda bulunmamak gerekmektedir. Ancak kesin olan şudur ki bu gelişme, Türkiye'nin enerji arz güvenliğini artırma çabalarının bir parçası olarak değerlendirilebilir. Bu doğrultuda bölgesel enerji iş birliklerinin güçlendirilmesi, özellikle Türkiye'nin enerji merkezi olma hedefini desteklemektedir.