Bir Garip Tarihçi "Yuval Noah Harari" Kimdir?
17 yaşında Kudüs İbrani Üniversitesi'nde tarih ve uluslararası ilişkiler alanında derslerini almaya başladı. İnsanlığın Kısa Tarihi adlı kitabını, ilk olarak 2011 yılında, verdiği lisans derslerinin bir parçası olarak ele aldığı dünya tarihi dersinin ilk 20 dersine dayanarak İbranice dilinde yayınlandı. İbranice baskısı İsrail'de en çok satanlar listesine girdi ve halk arasında büyük ilgi uyandırdı. Harari'yi bir ünlüye dönüştürdü.
Bugün sizlere yazacağım bazı yazılarda başucu kitaplarımın yazarı olan Noah Hariri’den bahsedeceğim. Noah Hariri, İsrailli bir kamu entelektüeli, tarihçi ve Kudüs İbrani Üniversitesi Tarih Bölümü'nde profesör olarak görev yapıyor. Popüler bilim üzerine yazdığı bir sürü dikkat çekici, dünya çapında ses getiren ve çok satan kitapları ve bir o kadar da araştırma yazıları olan bir yazar olarak hepimizin hayatına dokunan bir kişi olarak dikkatlerimizi son 10 yıl içinde çekmeye başladı.
İnsanlığın Kısa Tarihi (2014), Homo Deus: Yarının Kısa Tarihi (2016) ve 21. Yüzyıl İçin 21 Ders (2018) kitapları neredeyse yok sattı. Yazılarında, genellikle rutinin dışında özgür iradeyi, bilinci, zekayı, mutluluğu ve acıyı inceleyen bir yazar. Ben şahsen Noah'ın söylem diline, tarih okumalarına çok önem veriyorum, bana farklı geliyor, farklı açılardan tarihi düşünmemi, geçmiş olayları anlamamı ve bunların ışığında günümüzü yorumlamamı sağlıyor.
Kendisi tarih konularını bilimsel ve entelektüel bir görüş açısıyla okuyucuya aktarıyor. Bu anlatım tarzı, kendisinin milyonlarca okuyucuya ulaşmasını sağlıyor. İşte ben de bu okuyucularından birisi olarak size kendi penceremden Yuval Noah Harari’den bahsetmek istiyorum.
Shlomo ve Pnina Harari'nin üç çocuğundan biri olarak, İsrail'in Kiryat Ata kentinde doğup, büyümüştür. Ailesi, Doğu Avrupa’dan ve Lübnan'dan İsrail'e göçen Yahudi kökenli bir aile. Babası kamuda çalışan bir silah mühendisiydi ve annesi de yine devlette bir büro yöneticisiydi. Harari üç yaşında kendi kendine okumayı öğrendi. Hayfa'daki Leo Beck Eğitim Merkezi'nde sekiz yaşından itibaren entelektüel kapasitesi yüksek, yetenekli farklı çocuklarla birlikte okuma ve böylece doğuştan sahip olduğu diğer çocuklardan üstün yeteneklerini geliştirme fırsatı buldu. Atuda isimli bu programın bir parçası olarak üniversite eğitimine devam etmek için İsrail Savunma Kuvvetleri'ndeki zorunlu askerlik hizmetini erteledi, ancak daha sonra eğitimlerinin ardından sağlık sorunları nedeniyle askerlik hizmetini tamamlamaktan tamamen muaf tutuldu.
17 yaşında Kudüs İbrani Üniversitesi'nde tarih ve uluslararası ilişkiler alanında derslerini almaya başladı. İnsanlığın Kısa Tarihi adlı kitabını, ilk olarak 2011 yılında, verdiği lisans derslerinin bir parçası olarak ele aldığı dünya tarihi dersinin ilk 20 dersine dayanarak İbranice dilinde yayınlandı. İbranice baskısı İsrail'de en çok satanlar listesine girdi ve halk arasında büyük ilgi uyandırdı. Harari'yi bir ünlüye dönüştürdü.
Daha sonra aynı kitabı 2014 yılında İngilizce olarak yayınladı. Bundan sonra bu kitap kısa sürede İsrail’de olduğu üzere, Harari’yi dünyaya tanıtan bir araç haline geldi. O zamandan beri yaklaşık 45 dile kitap çevrildi. Bu kitap, Taş Devri'ndeki Homo Sapiens'in evriminden 21. yüzyılın politik ve teknolojik devrimlerine kadar insanlık tarihinin kaydettiği aşamaları Hariri’nin değişik ve farklı perspektifinden okuyucuya aktarmasıyla, yine insanların dikkatini çeken bir yapıt olarak ünlendi.
Harari'nin diğer bir yapıtı olan Homo Deus, Yarının Kısa Tarihi 2016 yılında yayınlandı. Kitap, gelecekte insanlığın; mutluluk, ölümsüzlük ve Tanrı benzeri güçler kazanmak için önemli adımlar atabileceğini öneriyordu. Bu önermenin ana hatlarını çizen kitap, geçmişe ve bugüne dayanarak gelecekte bu tutkunun gerçekleştirilebileceği çeşitli yolları açıkça tahmin etmeye odaklanıyordu. Gelecek için çeşitli olasılıklar arasında Harari, büyük veriye tapan bir felsefe veya zihniyet için vericilik terimini geliştirdi. Şu anda benim de okuduğum, 30 Ağustos 2018 tarihinde yayınlanan 21. Yüzyıl İçin 21 Ders adlı son kitabı, daha çok günümüzde hepimizin paylaştığı kaygılara odaklanıyor.
Harari, araştırmalarının çoğunda bazı sorulara cevap aramayı tercih ediyor, kitaplarında bunlara yoğunlaşarak kendi önermelerini okuyucularına sunuyor. Örneğin, Tarih ve biyoloji arasındaki ilişki nedir? Homo sapiens ile diğer hayvanlar arasındaki temel fark nedir? Tarihte adalet var mı? Tarihin bir yönü var mı? benzeri makro tarihsel sorular üzerinde duruyor.
Noah Harari, 2017 tarihli bir makalesinde, devam eden teknolojik gelişmeler ve yapay zekâ alanındaki ilerlemeler yoluyla, 2050 yılına kadar yeni bir insan türünün/sınıfının ortaya çıkabileceğini önerdi ve bu türü “işe yaramaz sınıf” olarak nitelendirdi. Sadece işe yaramaz değil, aynı zamanda işsiz olan insanların varlığından dem vuruyor. Bu yeni sosyal sınıfla ekonomik, sosyal ve politik olarak ilgilenmenin önümüzdeki on yıllarda insanlık için merkezi bir meydan okuma olacağını öne sürüyor. Harari, yapay zekâ ve biyomühendislik alanındaki gelişmelerin silahlanma yarışını tetikleyeceğini, bunların adeta varoluşsal bir tehdit olarak hayatlarımızı şekillendireceğini öne sürüyor. Ayrıca ekolojik çöküş, nükleer savaş ve teknolojik bozulma gibi tehditleri çözmek için ülkeler arasında yakın işbirliğine ihtiyaç olduğunu ifade ediyor.
Önemli bir akademisyen olan Harari, algılarla yönetilen bir dünyada kendi farklı önermelerini ve çoğu insana aykırı gelen doğrularını haykırmasıyla tanınan önemli bir figür ve yazar haline geldi. Kendisi üretmeye ve fikirlerinin her ortamda paylaşmaya devam ediyor. Kendisinden mutlaka faydalanmak gerekir diye düşünüyorum.
Saygı dolu sevgiyle kalın.