Nah Ekonomisi
Ekmeğin bedeli on para ola, uymayana yüz sopa vurula! Ankara’da simit fiyatlarının önce 15 liraya çıkartılması ve ardından tekrar 10 liraya indirilmesinin hikayesi budur.
Ekonomide yörüngeye ne zaman oturacağız?
Şöyle ayaklarımızın yere sağlam basacağı günler gelmeyecek mi?
Adeta yörüngede kalabilmek için anlamsız manevralar yapan uzay aracı içindeymişiz gibi geliyor bana.
Enflasyon tavan yapmış durumda, enflasyona ezdirmeyeceğiz diye ücretler birazcık artırılıyor, bunun sonucu enflasyonun iyice azması oluyor. Döviz fiyatları suni olarak tutulmaya çalışılsa da artış eğilimi devam ediyor.
Türkiye adeta dünyanın en pahalı ülkesi olmuş durumda.
Bir türlü o söylenen yörüngeye yerleşemiyor ekonomi.
***
Yörüngeye yerleşmek ne demektir?
Yörüngedeyken aslında yeryüzüne doğru serbest düşüş halindeyizdir ama bir yandan da dünya etrafında döndüğümüz için bir türlü yere düşemeyiz, o yüzden de yerçekimsiz ortamdaymışız gibi hissederiz yörüngedeyken.
Sen nereden biliyorsun?
Ben astronotum, biliyorum!
Şaka, şaka.
Bu dediğim fizik kuralları.
Boşluktaymışız hissi bu yüzden oluşur yörüngede, gerçek ise son sürat yere çakılmak üzereymişiz gibi havada serbest düşüş halinde olmamızdır.
Tamam, yörüngede sabit hızda dönmek bir serbest düşüş olsa da, bir yandan da dengeli bir konumdur.
Dünya etrafında belli bir hız ile dönüyorsunuz, bu dönüşten dolayı üzerinizde bir merkezkaç kuvveti oluşuyor, o yükseklikte artık siz deyin dünyanın yerçekimi, ben diyeyim uzay zaman bükülmesi etkisi, ama yeryüzüne doğru yönelmiş bir etki var sonuçta ve her iki etki dengede olduğu için boşlukta bir ağırlığımız yokmuş gibi hissederiz, bu bir yandan da dengeli bir konumda bulunmamız anlamına gelir.
Bu arada o yüksekliğe kadar inşaa edilmiş bir kule olsa mesela ve o kulenin üzerinde ayakta duruyor olsak ağırlığımızın o kadar da fazla değişmeyeceğini baştan söylemiş olayım.
Yani boşluk hissi aracın dünya etrafında hızla dönüşü sebebiyle oluşan merkezkaç kuvvetinin ağırlığımızı dengelemesi sebebiyle oluşur. Yoksa yörüngedeki uzay araçlarının bulunduğu o yüksekliklerde yerçekimi ivmesi o kadar da çok azalmaz.
***
İşte ekonomimizin bu bir türlü dengeye gelemediği, bir yandan gaza basarken bir yandan da yörüngeden sapma halinde olmasıyla belki de bir an gelecek, ekonomi kontrolden çıkıp hep birlikte fırlayıp uzay boşluğuna gidiverecekmişiz gibi geliyor bana.
***
Ne yapalım?
Bana çözümü bu iktidar nah ekonomisinde bulmuş gibi görünüyor son zamanlarda.
Nedir nah ekonomisi?
Osmanlı’da uygulanan bir ekonomi biçimi.
Ekmeğin bedeli on para ola, uymayana yüz sopa vurula!
Ankara’da simit fiyatlarının önce 15 liraya çıkartılması ve ardından tekrar 10 liraya indirilmesinin hikayesi budur.
Tabii nah ekonomisi sadece gücünün yettiğine uygulanan bir ekonomidir.
Yoksa indirsin bakalım akaryakıt fiyatlarını bu iktidar indirebiliyorsa!
Konu simit olunca ise odalar başkanını korkutmak kolay.
Ne yapsaydı yani Ankara Pideciler ve Simitçiler Odası başkanı Savaş Delibaş?
Adı gibi savaşsa mıydı? Boyun eğmiş tabii ki bakan yardımcısının tırnak içinde ricasına.
Seçim sonrası yaparsın simit zammını demişler, o da iyi niyetinden geri adım atmak zorunda kalmış!
Nah ekonomisi çözüm olur mu ülkenin bu kötü gidişatına?
Güldürmeyin beni lütfen.
***
Serbest düşüşe devam. Ülke olarak daha dünya devletleri arasında en dibe gelmedik.
Bu arada boşlukta olma hissi de hiç fena bir şey değil galiba. Kendini boşlukta hissedenlere sormak lazım. Ya da tecrübe edinenlere.
Bu arada bakın Hafize Hanım bile dayanamadı bu ekonomi yönetimine.
Şaşırdım mı peki?
Şaşıracak ne var ki? Nah ekonomisi diyoruz, simit 10 para ola, uymayana 100 sopa vurula! Ya da istifası alına!
Moskova’dan herkese sevgi ve saygılarımla.