Site İçi Arama

savunma

Havacılıkta Yeni Nesil Paradigma

Günümüz hava muharebe konseptleri, tamamen insanlı platformlara dayalı bir yapıdan uzaklaşarak otonomi, sensör füzyonu, yapay zekâ destekli karar mekanizmaları ve düşük görünürlük gibi parametreleri merkeze almaktadır. Bu bağlamda insansız muharip sistemlerin BVR angajman kapasitesine ulaşması, hem operasyonel doktrinlerin hem de hava hâkimiyeti kavramının dönüşümünü tetikleyen kritik bir adımdır.

Kızılelma İnsansız Muharip Platformunun Görüş Ötesi Hava-Hava Angajman Başarısının Teknik Ve Tarihsel Analizi

Özet

Bu çalışma, Türkiye tarafından geliştirilen insansız muharip hava aracı (Unmanned Combat Aerial Vehicle – UCAV) KIZILELMA’nın radar güdümlü görüş ötesi (Beyond Visual Range – BVR) bir hava-hava füzesiyle gerçekleştirdiği tam isabetli test atışını teknik, tarihsel ve stratejik açıdan analiz etmektedir. Test, insansız platformlarda yüksek seviye aviyonik entegrasyon, veri füzyonu, otonom görev profili yönetimi ve elektro-mekanik silah sistem eşgüdümünün olgun bir aşamaya ulaştığını göstermesi bakımından uluslararası havacılık literatüründe dikkat çekici bir kırılma noktasıdır. Çalışma, Cumhuriyet’in bilim-teknoloji vizyonu kapsamında Türkiye’nin havacılık ekosisteminde elde ettiği bu ilerlemenin tarihsel sürekliliğine de vurgu yapmaktadır.

Giriş

Günümüz hava muharebe konseptleri, tamamen insanlı platformlara dayalı bir yapıdan uzaklaşarak otonomi, sensör füzyonu, yapay zekâ destekli karar mekanizmaları ve düşük görünürlük gibi parametreleri merkeze almaktadır. Bu bağlamda insansız muharip sistemlerin BVR angajman kapasitesine ulaşması, hem operasyonel doktrinlerin hem de hava hâkimiyeti kavramının dönüşümünü tetikleyen kritik bir adımdır.

KIZILELMA’nın gerçekleştirdiği BVR test atışı, aşağıdaki açılardan özgün bir değere sahiptir:

* İnsanlı 5. nesil uçaklarda görülen çok katmanlı aviyonik mimarinin, insansız bir platformda başarıyla uygulanması,

* Radar arayıcı başlığa sahip bir füzenin, insansız bir uçak tarafından bağımsız görev profili altında kullanılması,

* Milli radar, elektro-optik, uçuş kontrol algoritması ve silah sistemi entegrasyonunun tam bağımsız bir ekosistem içinde işletilmesi.

Bu unsurlar platformu sadece bir İHA olmaktan çıkararak, “next-generation UCAV” literatürüne dahil etmektedir.

Tarihsel Arka Plan: Türk Havacılığında Süreklilik ve Kopuşlar

Erken Cumhuriyet Dönemi ve Teknolojik Vizyon

Cumhuriyet’in erken döneminde Vecihi K-VI, Nuri Demirağ’ın Nu.D serisi uçakları ve Türk Tayyare Cemiyeti girişimleri, yerli havacılığın başlangıç noktalarıdır. Ancak küresel savaş ekonomisi ve üretim altyapısı eksikliği, milli uçak sanayisinin sürdürülebilirliğini zorlaştırmıştır.

Atatürk’ün “İstikbal göklerdedir” direktifi, modern anlamda bir bağımsız savunma teknolojisi vizyonudur.

2000 Sonrası Dönüşüm: İnsansız Sistemler Çağı

Son 20 yılda Türkiye, taktik sınıf İHA’lardan:

*MALE sınıfı (Medium Altitude Long Endurance) platformlara,

* Oradan yüksek otomasyonlu muharip İHA’lara,

* Ve nihayet jet motorlu, yüksek performanslı UCAV mimarisine evrilmiştir.

Bu ilerleme, mühendislik kapasitesinin kümülatif birikimi sayesinde mümkün olmuştur.

KIZILELMA Platformunun Teknik Özelliklerine Analitik Bakış

Aerodinamik ve Gövde Tasarımı

KIZILELMA’nın tasarımı, düşük radar kesit alanı (Radar Cross Section – RCS) hedefleyen stealth-odaklı bir mimariye sahiptir:

* Dahili silah istasyonları (internal bay),

* Radar soğurucu malzemeler,

* S-eğrili hava alıkları,

* Düşük ısı izi profili için optimize edilmiş egzoz geometrisi.

Transonik uçuş rejiminde yüksek manevra kontrolü, adaptif kanat yük dağılımı ve gelişmiş uçuş kontrol yüzeyleri ile sağlanmaktadır.

Aviyonik Mimarisi

Platform, aşağıdaki bileşenlerden oluşan yüksek seviyeli bir veri füzyonu yapısı kullanır:

* AESA radar entegrasyonu (Active Electronically Scanned Array),

* INS/GPS hibrit navigasyon,

* Görev bilgisayarı üzerinde çalışan multi-layer otonomi algoritmaları,

* Veri linki üzerinden insanlı uçaklar veya yer kontrol istasyonlarıyla gerçek zamanlı bilgi paylaşımları.

Bu mimari, BVR angajmanı için gereken hedef tespiti, takip, tehdit sınıflandırması ve angajman kararı süreçlerinin ayrık ve eş zamanlı yönetilmesini mümkün kılar.

Silah Sistem Entegrasyonu ve BVR Atışının Teknik Boyutu

BVR angajmanın başarılı şekilde gerçekleşmesi şu teknik gereklilikleri içerir:

1. Mid-course guidance için kesintisiz veri linki aktarımı,

2. Füzenin aktif radar arayıcısının terminal safhada bağımsız çalışabilmesi,

3. Platformun yüksek G manevrasını sürdürebilecek gövde ve kontrol yüzeyi dayanımı,

4. Havada tehdit değerlendirmesi ve “shoot–assess–reposition” üçlemesinin otonom uygulanması.

Test sırasında KIZILELMA,

* hedef tespitini AESA radar üzerinden gerçekleştirmiş,

* angajman çözümlemesini görev bilgisayarı yapmış,

* füzenin uçuş kontrol algoritmasıyla uyumlu “launch zone” optimizasyonunu tamamlamış,

* füze terminal safhada kendi radar arayıcısıyla hedefi tam isabet ile vurmuştur.

Bu süreç, uluslararası literatürde insansız bir platformun 5. nesil uçak seviyesi bir görevi başarıyla icra ettiği ilk örneklerden biridir.

Küresel Havacılık Perspektifinden Değerlendirme

Bugüne kadar BVR kabiliyetine sahip insansız sistemler kavramsal çalışmalarda ve sınırlı prototip seviyelerinde bulunmaktaydı:

* ABD: X-47B, MQ-25 konsept çalışmaları,

* Çin: Dark Sword prototipleri,

* Avustralya: Loyal Wingman programı.

Ancak bu platformların hiçbiri operasyonel seviyede doğrulanmış bir BVR angajman testi yayınlamamıştır. Bu nedenle KIZILELMA’nın testi, teknik literatürde ilk doğrulanmış kabiliyet iddiasını güçlendirmektedir.

Bu durum, üç temel sonucu beraberinde getirir:

1. Türkiye’yi UCAV alanında teknoloji ihracatçısı konumuna taşır.

2. İnsansız-insanlı karma görev (MUM-T) doktrinlerinde paradigma değişikliğine yol açar.

3. Hava muharebe sahasında maliyet-etkin “sürü konsepti”nin önünü açar.

Cumhuriyet Paradigması ile Bağlantılı Bilimsel ve Teknolojik Süreklilik

KIZILELMA’nın başarısı, Cumhuriyet’in başlangıçta formüle ettiği modernleşme ve bilim temelli kalkınma vizyonuyla doğrudan uyumludur.

Çünkü:

* Bağımsız savunma sanayii, Atatürk’ün tam bağımsızlık ilkesinin teknik karşılığıdır.

* Mühendislik üretimi, akademik araştırma ve endüstriyel Ar-Ge arasındaki üçlü sacayağı, Cumhuriyet’in bilim politikalarının güncel bir yansımasıdır.

* Testin tamamen milli sensörler, milli radar ve milli füze ile yapılması, teknoloji bağımsızlığının en üst aşamasına işaret eder.

Dolayısıyla bu başarı, salt bir askeri modernizasyon değil; yüzyıllık Cumhuriyet projesinin kurumsal devamlılığıdır.

Sonuç

KIZILELMA’nın gerçekleştirdiği BVR hava-hava testi, insansız platformların mühendislik olgunluğunda yeni bir eşiğe işaret etmektedir. Testte doğrulanan kabiliyet, Türkiye’nin:

* aviyonik entegrasyon,

* otonom görev yönetimi,

* sensör füzyonu,

* radar teknolojisi ve

* füze güdüm sistemleri

alanlarında yüksek teknoloji üreticisi bir ülkeye dönüştüğünü göstermektedir.

Bu çalışma, söz konusu başarının dünya havacılık literatüründe teknik ve stratejik etkiler yaratacak boyutta olduğunu, aynı zamanda Türkiye’nin Cumhuriyet vizyonu ile uyumlu bir ulusal teknoloji politikası yürüttüğünü ortaya koymaktadır.

Kısacası:

Türk havacılığı bir eşik atlamış, insansız muharip sistemler çağında tarih yeniden yazılmaya başlanmıştır.

Araştırmacı Yazar Oktay İYİSARAÇ
Araştırmacı Yazar Oktay İYİSARAÇ
Tüm Makaleler

  • 03.12.2025
  • Süre : 4 dk
  • 388 kez okundu

Google Ads