Bireysel Silahlanma Gerekli midir? Değil midir?
Türkiye’de ruhsatlı yasal silaha sahip olmanın çok zor olduğu ve bunun kolaylaştırılması gerektiğine ve kötü adamların yasadışı ruhsatsız silaha kolay erişebildiği halde iyi adamların yasal ve ruhsatlı silaha erişemediğini erişmesi gerektiği üzerine mesajlar veriliyor.
Özellikle sosyal medyada bireysel silahlanmanın çok önemli olduğu mesajları ile sık sık karşılaşan insanlardan biriyim. Öyle mesajlarla karşılaşıyorum ki insanlara toplumsal güvenliğin olmadığı mesajını verirken tek gerçekçi çözümün bireysel silahlanma olduğunu ısrarla vurgulamaktadır. Çoğunlukla ABD ve Latin Amerika ülkelerinde yaşanmış olan silahlı çatışma, mekân basma veya soygun girişimlerinden görüntülerinin üzerine yapılan yorumlar. Silahın yoksa hayatta kalamazsın. Silahı olsaydı ölmeye bilirdi. Silahı olduğu için saldırgan kaçtı. Silahı olduğu için yaşıyor. Verilen mesajlarda insanlarımızda yasal ruhsatlı silahlarının olmaması büyük bir eksiklik gibi vurgulanmaktadır.
Türkiye’de ruhsatlı yasal silaha sahip olmanın çok zor olduğu ve bunun kolaylaştırılması gerektiğine ve kötü adamların yasadışı ruhsatsız silaha kolay erişebildiği halde iyi adamların yasal ve ruhsatlı silaha erişemediğini erişmesi gerektiği üzerine mesajlar veriliyor. Bu mesajların büyük kısmında kolluk kuvvetleri başta olmak üzere Türkiye'de devlet yokmuş, Türkiye kaos ortamındaymış gibi yada hızla o kaos ortamına sürükleniyor gibi gösteriliyor. İşin garibi bu konu ile devletimizin ilgili birimleri derin bir sessizlik içinde. Hatta bazıları sosyal medya paylaşımlarında işi o kadar ileri götürüyor ki. Türkiye’nin işgal edilme riskinin olduğunu ve bu yüzden herkesin bireysel olarak silahlanması ve milis kültürünün yaygınlaştırılması gerektiğini düşünmektedirler. Gerçekten bireysel silahlanma gerekli mi? Bu yüzden bireysel ateşli silahlanma ile ilgili farkındalığın arttırılması için zaman zaman düşüncelerimi paylaşmayı düşünüyorum. Bugün için seçtiğim aşağıdaki alt konu başlığı umarım sizlerin de ilgisini çeker.
Hayatta kalana bağlılık (survivorship bias) bu düşünce hatası bireysel silah kullanıcılarını ve bireysel silaha sahip olmak isteyenleri nasıl yanıltabilir?
Hayatta kalana bağlılık şu anlama gelir: Günlük hayatta başarılar başarısızlıklardan daha fazla görünürlüğe sahip olduğu için, başarı olasılığını, gerçekte olduğundan daha yüksekmiş gibi algılarsınız. Bu yanılgı, insanların sadece başarılı örnekleri göz önünde bulundurarak karar vermelerine ve böylece gerçek başarı oranını yanlış değerlendirmelerine neden olabilir. Dışarıdan bakan biri olarak konu ile ilgili fazla bir bilginiz yoksa bu yanılsamaya kapılırsınız. Başarı olasılığının aslında ne kadar küçük olduğunu göremezsiniz. Bu durum vereceğiniz kararı etkiler ve yanlış karar almanızı kolaylaştırır.
Hayatta kalana bağlılık önyargısı özellikle bireysel silah sahiplerini, bir bireysel silaha sahip olmak isteyenleri birkaç temel yolla yanıltabilir:
Sık sık ateşli bir silahla başarılı meşru müdafaa hikayeleri duyarız. Hayatta kalana bağlılık önyargısı, silahın kullanılmadığı veya silahın etkili olmadığı sayısız savunma durumunu gözden kaçırmamızı sağlar. Bu, ateşli silah kullanıcılarının, diğer seçenekleri veya ateşli silah kullanmanın doğasında olan tehlikeleri göz ardı ederek insanların güvenlikle ilgili durumlarda ateşli silahların garantili etkin bir çözüm olduğuna inanmasına neden olabilmektedir.
Bireysel silahlanmanın gerekli olduğunu düşünen insanlar ister istemez başarılı hikayelere odaklanırlar, silah sahibi olmakla ilgili riskleri küçümser ve görmezden gelirler. Akla ilk gelen riskler kazara silahın ateş alması, intiharlar, aile içi şiddet, bireysel ateşli silahınızın yanlış ellere geçmesi, bireysel ateşli silah sahibi olmanın psikolojik etkileridir.
Hayatta kalana bağlılık buna yönelik önyargının desteklediği "kahraman iyi adam " düşüncesi, silah kullanıcılarının uygun eğitim olmadan her türlü durumla başa çıkabileceklerine inanmalarına neden olabilir. Ancak ateşli silahın doğru, sorumlu kullanımı; sürekli dikkat, eğitim ve pratik gerektirir.
Bireysel ateşli silaha sahip olunduğunda; silahın kişisel güvenliği sağladığına inanmak, silah sahibinin gereksiz riskler almasına veya normalde yapmayacakları çatışmalara girmeye yol açabilir. Yoğun trafikte araç kullanırken yaşanılan yoğun stres yüzünden bir anda kendinizi bir tartışmanın içinde bulabilirsiniz. Normal koşullarda çok iyi olan iki insan bir anda trafikte yaşadıkları yoğun baskı ve stres yüzünden yasal ruhsatlı silah taşıyorlarsa araçlarından inerek yada inmeden birbirine silah çekebilirler. Tartışma daha da ilerlerse olay silahlı çatışmaya evrilerek iki iyi insanın birbirlerini yaralamasına, öldürmesine sebep olabilir. Hatta olayla ilgili olmayan masum insanlar silahlı çatışma sırasında iki ateş arasında kalarak yaranabilir yada ölebilirler. Bu durumun yaşanması inanın zor değil bir anlık öfke patlaması insanların pişmanlık duyacağı hareketler yapmasına sebep olabiliyor.
Bireysel olarak ateşli silah almayı düşünenler hayatta kalana bağlılık önyargısını anlayarak silah sahipliği konusunda daha gerçekçi bir bakış açısı geliştirebilirler. Bu onların ateşli silah alma ve kullanma konusunda bilinçli kararlar almalarına gerilimi azaltma ve durumsal farkındalık gibi stratejilere öncelik vermelerine olanak tanır.
Hayatta kalana bağlılık (survivorship bias) düşünce hatasının tuzağına düşmekten kaçınmanın bazı yolları şunlardır:
1) Olay ve durum ile ilgili farklı bilgileri de araştırın:
Size sunulandan bilgilerle yetinmeyin farklı bilgiler arayın. Size anlatılan öykünün bilinmesinin sakıncalı görüldüğü kısımlarda olabilir. Yalnızca başarı öykülerine veya hazır bilgilere güvenmeyin. Sizi bu tuzağa bilinçli yada bilinçsiz çekmek isteyenler maalesef sizin bu konudaki bilinçsizliğinizden faydalanarak bunu yapıyorlar. Başarısızlıkları ve olumsuz sonuçları içeren verileri ve perspektifleri aktif olarak arayın. Büyük resmi dikkate alan çalışmaları ve raporları arayıp onları da analiz edin.
2) Kaynağı sorgulayın: Bilgi kaynaklarını eleştirel bakış açısıyla sorgulayın.
Önyargılı bakış açıları sunmanın kimin yararına olabileceğini ve nedenini düşünün. Saygın, objektif veri kaynaklarını arayın.
3) Neyin eksik olduğunu düşünün:
Veriler sunulduğunda kendinize neyin gösterilmediğini sorun ve düşünün. Aykırı değerler veya eksik bilgiler var mı? Konu ile ilgili deneyimlerin tamamını içeren verileri de arayın ve zaman ayırın.
4) Çoklu sonuçları arayın:
Yalnızca nihai sonuca odaklanmayın. Başarıya veya başarısızlığa giden adımları düşünün. Daha eksiksiz bir resim elde etmek için verileri çeşitli aşamalarda analiz edin.
5) Çoklu bakış açılarını benimseyin:
Konuyu farklı geçmişlere ve deneyimlere sahip kişilerle tartışın. Onların konu ile ilgili yazıları ve araştırmaları varsa okuyun. Bu, kendi kör noktalarınızı belirlemenize ve alternatif bakış açılarını değerlendirmemize yardımcı olabilir.
6) Anekdotlara şüpheci olun:
Kişisel hikayeler güçlü olabilir, ancak resmin tamamını temsil etmedikleri gerçeğinin farkında olun. Kararlarınızı yalnızca anekdotlara dayandırmayın.
7) Eleştirel bir zihniyet geliştirin:
Varsayımları sorgulamak ve sonuçlarınızı destekleyici kanıtları aktif olarak aramak için kendinizi eğitin.
Bu adımları takip ederek, Hayatta kalana bağlılık (survivorship bias) düşünce hatasıyla ilgili daha fazla beyin jimnastiği yaparsanız bu düşünce hatasının sadece bireysel ruhsatlı yasal ateşli silah sahipliğiyle ilgili olmadığını hayatınızda çeşitli konularda da karşınıza çıktığının farkına varabilirsiniz. Farkına vardığınızda ise çeşitli durumlarda daha bilinçli kararlar verebilirsiniz.
Kaynakça
S. Sinan ULUSOY. (2020). Hayatta Kalma Önyargısının Öldüren Cazibesi. Dergi. Ağustos. Sayı. 81
https://apelasyon.com/yazi/81/hayatta-kalma-onyargisinin-olduren-cazibesi
https://www.bssah.com/p/neden-silahlanma.html
https://x.com/BSSAH/status/1792100245272232248
https://x.com/burakozcan3330/status/1788948792349188494