Kara, Deniz ve Hava Harp Okullarının Yeni Teşkilat Bağlantıları
15 Temmuz darbe girişiminden sonra çıkarılan “Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması ve Milli Savunma Üniversitesi Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair” 25 Temmuz 2016 tarihli ve 669 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Türk Silahlı Kuvvetleri’nin teşkilat yapısında büyük değişiklikler yapılmıştır. Bakanlar Kurulu’nun 14 Kasım 2016 tarihli, 2016/9522 sayılı kararı ile Milli Savunma Üniversitesi (MSÜ) teşkilatı oluşturulmuş, 25 Kasım 2016 tarihli Resmî Gazetede yayımlanmış, MSB’nin 03 Şubat 2017 tarihli onayı ile Rektörlük Karargâh Teşkilatı oluşturulmuştur. Bu KHK ile Kara, Deniz ve Hava Harp Okulları, dört Harp Enstitüsü, altı Araştırma Enstitüsü ve dört Astsubay Meslek Yüksekokulu Milli Savunma Üniversitesi’ne bağlanmıştır. Kara, Deniz ve Hava Harp Okullarının resmi internet sitelerinde yer alan ve Milli Savunma Üniversitesi’nin bir alt kuruluşu gibi gösteren tanıtım sayfaları aşağıya çıkarılmıştır.
Milli Savunma Üniversitesi (MSÜ) teşkilatının KHK ile kurulmasından sonra MSB’nin 03 Şubat 2017 tarihli onayı ile Rektörlük Karargâh Teşkilatı oluşturulmuştur. KARARGÂH kelimesinin anlamı TDK Büyük Sözlük’te şöyle yazılıdır: 1. isim, askerlik Bir birlik veya kurumun, kumandan ile yardımcı şube ve bölümlerinden oluşan kuruluş. 2. Ordunun uzun bir süre veya geçici olarak konakladığı yer. Türkçemizde “Karargâh” kelimesi askeri birliklerin bir unsuru olarak kullanılmaktadır. Dolayısıyla “Rektörlük Karargâhı” şeklinde yarı sivil yarı askeri bir tanım suni, zorlama, yapma bir tanım olarak değerlendirilmektedir.
Harp Okullarının askeri hiyerarşik sistem içinde bulundukları emir komuta zincirinden kopartılarak sivil bir eğitim kuruluşu olan Milli Savunma Üniversitesi’ne bağlanmalarıyla ilgili bir değerlendirme yapmadan önce bu üç güzide Harp Okulumuzun kısa tarihçelerini hatırlayalım.
KARA HARP OKULU:
1795 yılında topçu ve istihkâm subayı yetiştirmek üzere Mühendishane-i Berri Hümayun ismiyle İstanbul / Eyüp’te açılmıştır. 1834 yılında Sultan II Mahmud’un emriyle yeniden teşkilatlandırılmış ve Mekteb-i Harbiye ismini almıştır. Bu güzide okul başta Ebedi Başkomutanımız Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere pek çok kahraman subayı yetiştirmiştir. 1936 yılında Ankara’ya taşınmıştır.
DENİZ HARP OKULU:
1773 yılında III. Mustafa zamanında Kasımpaşa’daki bir kalyonda verilen kursla başlatılmıştır. 1776 yılında Kaptan-ı Derya Cezayirli Gazi Hasan Paşa tarafından İstanbul / Kasımpaşa’da kurulmuştur. 1784 yılında Mühendishane-i Bahr-i Hümayun adını almıştır. Okul 1850 yılında Heybeliada’ya taşınmıştır. Kurulduğu yıllarda bu okul Mekteb-i Bahriye-i Şahane, Mekteb-i Fünun-i Bahriye gibi isimlerle anılmıştır. Okul 31 Temmuz 1985 tarihinde Tuzla’daki bugünkü yerine taşınmıştır
HAVA HARP OKULU:
İlk uçuş eğitimi veren okul, 3 Temmuz 1912 tarihinde Tayyare Mektebi ismiyle Yeşilköy’de şimdiki Havacılık Müzesi’nin yakınında kurulmuştur. 17 Eylül 1922’de İzmir / Gaziemir’de, 1925 yılında Eskişehir’de teşkilatlandırılmıştır. 1 Ekim 1951’de Hava Harp Okulu ismiyle Eskişehir’de kurulmuş, 1954 yılında İzmir / Güzelyalı’ya intikal etmiştir. 21 Temmuz 1967’de İstanbul / Yeşilyurt’ta bugünkü tesislerine taşınmıştır.
İlk kara okulu Mekteb-i Harbiye’nin kuruluşundan günümüze 227 yıl, ilk deniz okulu Mekteb-i Bahriye’nin kuruluşundan bugüne 249 yıl geçmiştir. Harp okulları içinde en son kurulan Tayyare Mektebi’nin kuruluş tarihinden bu yana 110 yıl geçmiştir. Kuruldukları tarihten sonra asırları bulan süre içinde, bir komutan emrinde görev yapan Harp Okulları, KHK ile alınan bir kararla sivil statüdeki bir üniversiteye bağlanmıştır. Şimdi ÜNİVERSİTE ve HARP OKULU kavramları üzerinde şöyle bir analiz yapalım.
Kara Harp Okulu, Deniz Harp Okulu, Hava Harp Okullarının üçer kelimeyle tanımlandığı dikkatinizi çekmiş olmalıdır. Baştaki Kara, Deniz ve Hava kelimeleri malum olduğu üzere, bu üç okulun mensup olduğu kuvveti göstermektedir. Okulları tanımlayan bu üç kelimenin kilidi ise HARP kelimesinde düğümlenmektedir. Bu kelimelerin anlamını açacak olursak, KARA’da yapılacak bir HARP’in, usulleri, prensipleri, silahları, araç ve gereçleri bir OKUL’da ve o OKUL’un teşkilatı içinde öğretilmektedir. Ayni şekilde DENİZ’de yapılacak bir HARP’in ve HAVA’da yapılacak bir HARP’in öğretildiği yer OKUL’dur. HARP ve OKUL kelimeleri kilit kelimelerdir. Özetleyecek olursak, KARA’da, DENİZ’de, HAVA’da yapılacak HARPLERİN öğretildiği yerin ismi ÜNİVERSİTE değil, her biri mensup olduğu kuvvete bağlı, başında bir komutanı olan, askeri komuta zinciri içinde, HARP kavramıyla bütünleşmiş, iç içe geçmiş olan OKULLARDIR. Harbin kurallarının öğretildiği bir kurumun başında da elbette bir sivil değil, komutan olmalıdır.
Harplerin öğretildiği Kara, Deniz ve Hava Harp Okulları, askeri hiyerarşi kuralları içinde yüzyılların biriktirdiği usuller, kültür, disiplin ve gelenekler üzerine bina edilmiştir. Burada belirtilmiş olan USUL, KÜLTÜR, DİSİPLİN ve GELENEK kavramlarından her biri, bu eğitim kurumlarının temel taşlarını teşkil etmektedir. Bu taşlardan birini yerinden oynattığınızda bina ayakta kalamaz ve zamanla çöker!
Bu kavramlardan her birinin ayrı ayrı ağırlıkları bulunmakla beraber bu OKULLAR ve bağlı olduğu Silahlı Kuvvetler asırlar boyunca gelenekleriyle ayakta kalmıştır. Bu gelenekler Silahlı Kuvvetlerin genlerine işlemiştir. Türk Dil Kurumu Türkçe Büyük Sözlük’te gelenek kelimesinin tarifi şöyle açıklanmıştır: GELENEK: Bir toplumda, bir toplulukta eskiden kalmış olan, saygın ve kuşaktan kuşağa iletilen, yaptırım gücü olan kültürel kalıntılar, alışkanlıklar, bilgi, töre ve davranışlar, anane, tradisyon. İşte TDK’nın Türkçe sözlüğünde açıklandığı şekilde Harp Okullarının da kuşaktan kuşağa geçen gelenekleri, alışkanlıkları, töreleri ve ananeleri bulunmaktadır. Harp okullarının askeri üniforma giyen öğrencilerinin başında da askeri üniforma giyen bir komutan bulunması en başta gelen vazgeçilmez ve aksi hiçbir zaman düşünülemeyen bir geleneğidir.
Ne yazık ki bu gelenek 15 Temmuz darbe girişiminin yarattığı çok üzücü koşulların sonucunda alınan bir kararla değiştirilmiş ve Harp Okulları sivil bir şahsın başında bulunduğu bir teşkilata bağlanmıştır. Şimdi bu konuyla bağlantılı olarak Kara Harp Okulu’nun yukarıya çıkarılmış olan internet tanıtım sayfasının fotoğrafına bakalım. Fotoğraf, Ebedi Başkomutanımız ve Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün Kara Harp Okulu’na girişinin 120’inci Yıldönümünü kutlamak üzere okul bahçesinde yapılan törende çekilmiştir. Fotoğrafın arka planında çok düzgün görünüşte, dört bölük halinde dizilen öğrenciler. Önlerinde bir grup halinde sınıf subayları ve öğretmenler. En önde resmi elbisesiyle Komutan ve yanında bir sivil şahıs görülüyor. İşte sivil bir şahsı tören kıtasının en başında, Komutanla yan yana gösteren bu fotoğraf, Kara Harp Okulu’nun 224 yıldır sürdürülen ve başında resmi elbiseli bir Komutanın yer aldığı geleneği yerle bir etmiştir.
Türkiye’de Harp Okulları bir sivil üniversite yönetimine bağlanırken acaba dünyanın diğer ülkelerindeki Harp Okullarında bu uygulama nasıl yapılmaktadır sorusunun cevabı aranmıştır. Dünyadaki belli başlı ülkelerin Harp Okullarının askeri teşkilat yapısı içindeki yerleri Internette incelenmiş ve istisnasız hepsinin askeri hiyerarşi sistemi içinde, Eğitim Komutanlığı silsilesiyle Komutanlığa bağlı olduğu tespit edilmiştir. Yapılan incelemede, her ne şekilde olursa olsun, Harp Okullarının sivil statüdeki bir üniversiteye bağlı olduğu bir ülkeye rastlanmamıştır.
Yabancı ülkelerde bizdeki muadilleri olan Harp Okulları kendi dillerinde değişik isimlerle tanımlanmaktadır. İngilizce konuşan Anglosakson ülkelerde Harp Okulları “College” veya “Academy” kelimeleriyle isimlendirilmişlerdir. Örnek olarak, İngiltere Hava Harp Okulu – RAF College-Cranwell; Amerikan Kara Harp Okulu: Military Academy West Point, Kanada Harp Okulu: Royal Military College of Canada. Fransızca konuşan frankofon ülkelerde ise Harp Okulları “Ecole” olarak isimlendirilmiştir. Ecole kelimesinin karşılığı Okul’dur.
Yukarıda bizim Harp Okullarımızın kısa tarihçelerinde dikkatinizi çekeceği gibi Kara Harp Okulu 1784 yılında kurulduğunda Mekteb-i Harbiye olarak; Deniz Harp Okulu da kurulduğu yıllarda Mekteb-i Bahriye olarak isimlendirilmiştir. Daha sonraki yıllarda Mekteb yerine Okul kelimesinin kullanılmaya başlandığı bilinmektedir.
Konuya böylece esas açısından bakıldıktan sonra bir de şekil açısından bir değerlendirme yapılması faydalı olacaktır. Şekil açısından yapılan bu değerlendirmede Türkiye ve yabancı ülkelerde ÜNİVERSİTE teşkilatı içinde yer alan eğitim kurumlarına verilen isimlerin neler olduğuna bakalım.
Türk üniversitelerinin teşkilat yapısında üniversiteye bağlı eğitim kurumlarının içinde Fakülte, Enstitü ve Yüksekokul isimli kurumlar vardır ama tek bir tane OKUL isimli eğitim kurumu bulunmamaktadır. O zaman şu soru akla gelmektedir. Türkiye’de ve yabancı ülkelerdeki ÜNİVERSİTELERE bağlı kurumlardan hiçbiri OKUL (SCHOOL) olarak isimlendirilmemiş iken bizde MİLLİ SAVUNMA ÜNİVERSİTESİ’ne bağlı OKUL isimli bir askeri kurumun yer alması hem şekil hem de geleneklerimize ters düşmesi açısından yanlış bir uygulama olmaktadır.
SONUÇ
Kara, Deniz ve Hava Harp Okulları 15 Temmuz darbe girişimi sırasında meydana gelen talihsiz olaylardan sonra asırlar boyunca bağlı oldukları askeri hiyerarşi içindeki teşkilatları o günün şartlarında değiştirilip bir sivil eğitim kurumu olarak başında bir sivil şahsın bulunduğu Milli Savunma Üniversitesi’ne bağlanmıştır. Bu uygulamayla Harp Okullarının asırlar boyu adeta genlerine işlemiş olan ve doğrudan bir komutana bağlı olan gelenekleri bir anda yıkılmıştır. Bu durum askerlerin olduğu kadar sivil vatandaşlarımızın da ruhlarını rencide etmektedir. Artık 15 Temmuz sendromundan kurtulma zamanı gelmiştir. Askeri gelenekleri yıkarak sivil bir eğitim kurumuna bağlanan Harp Okullarımız bir an önce bağlı oldukları Milli Savunma Üniversitesi’nin bir alt kuruluşu olmaktan çıkarılarak tekrar asırlar boyunca sahip olduğu askeri hiyerarşi içinde ve başlarında bir komutanın olduğu askeri eğitim kurumları statüsüne kavuşturulmalıdır.
İrfan Sarp
Emekli Hava Pilot Tümgeneral
e-mail: isarp56@gmail.com