Site İçi Arama

tarih

Cumhuriyetimizi Kuran Meclisimizin İlk Başkanı Kimdir?

Paşa sancağı Kastamonu'da iken millî mücadeleye katılarak TBMM'ye I. Dönem Sinop Sancağı Milletvekili oldu. 23 Nisan 1920 tarihinde kurulan Meclisin ilk açılışını ilk başkan sıfatıyla yönetti. İlk konuşmayı yaptı. 20 Kasım 1922 tarihinde Hilafetin seçimini Meclis adına kutlamak ve kutsal emanetleri teslime memur Meclis Heyetinin Başkanlığını da en yaşlı üye olarak üstlendi.

Batı Karadeniz İnsanı Mehmet Şerif Bey

Meclis kayıtlarında Şerif Bey ve aynı zamanda Mehmet Şerif olarak da geçen eğitimci, siyaset adamı, Milletvekili Mehmet Şerif Bey tam bir Batı Karadeniz insanıdır. 

1845 yılında Batı Karadeniz’in Türkiye açısından en Batı vilayeti olan Kırklareli (Çakıllı köyü-Vize) doğumludur.

Baba adı Mustafa, anne adı Adile’dir. 1868 yılında İstanbul'da Mekteb-i Sultani’den (Galatasaray Lisesi) mezun olarak Maarif Nezareti girmiş ve Priştine, Sakız, Ankara ve Kastamonu Maarif Müdürlüklerinde bulunmuştur. 

23 Ağustos 1899 tarihinde Kastamonu Maarif Müdürü iken emekliye ayrılmış ve buraya yerleşmiştir. 

Paşa sancağı Kastamonu'da iken millî mücadeleye katılarak TBMM'ye I. Dönem Sinop Sancağı Milletvekili oldu. 

23 Nisan 1920 tarihinde kurulan Meclisin ilk açılışını ilk başkan sıfatıyla yönetti. İlk konuşmayı yaptı. 

20 Kasım 1922 tarihinde Hilafetin seçimini Meclis adına kutlamak ve kutsal emanetleri teslime memur Meclis Heyetinin Başkanlığını da en yaşlı üye olarak üstlendi. 

Evli ve yedi çocuk babası olan Mehmet Şerif Bey Milletvekilliği sona erince yerleştiği Ankara’da 15 Eylül 1929 tarihinde vefat etti. 

Ailesinin bir kısmı “Avcıbaşı”, diğer bir bölümü ise “Avgan” soyadı ile devam etti.  

Milli irade kadar önem verdiği bir diğer husus hukuk devleti inşa etmekti. 

Cumhuriyet Yolu

Cumhuriyet fazilettir . 

O’nu bilge kılan demokrasinin gerçekten uygulanmasıdır.  

Halk yönetecek olanı belli bir süre için seçer.

Belli yetkilerle seçer. 

Süre ve yetki sınırlıdır. 

Sınırı Anayasa koyar. 

Hukuk hakimdir.

Egemenlik hakkının belli bir kişi veya aileye ait olduğu monarşi ve oligarşiyi reddeder. 

Cumhuriyet için en büyük tehdit, gizli monarşi, gizli oligarşi, gizli aristokrasidir.  

Seçim her ülkede var. 

Önümüze konulanları seçmek demokrasi değildir, cumhuriyetin ruhuna uygun değildir.  

Oysa Türk Milleti Cumhuriyeti neredeyse tam consensus ile benimsemiştir. 

Güç ile kabul ettirilen faziletsiz bir yönetim için değil…

Halkın örgütlenebildiği, seçeceklerini de seçerek bilge yöneticileri başa getirebilmek için. 

İlk Kurulan Türk Cumhuriyetleri 

Türkiye Cumhuriyeti ilk Türk Cumhuriyeti değildir. 

Bilinen ilk Türk Cumhuriyeti 1913 yılında kurulan Batı Trakya Türk Cumhuriyetidir.  

Azerbaycan Türk Cumhuriyeti de 28 Mayıs 1918 tarihinde ilan edilen cumhuriyetin 104. yıl dönümünü yeni kutladı. 

25 Mart 1918 tarihinde Türk ordusunun Oltu’ya girmesiyle kendisini fesheden Oltu İslam Komitesi , bir şura hükümeti olarak kendini Cumhuriyet kabul edebilir. 

100. Yılına Hazırlanan Türkiye Cumhuriyeti 

Birçok yapısal sorunlarına karşın en esaslı Türk Cumhuriyeti, 2023 yılında 100. Yılını kutlayacak olan Türkiye Cumhuriyeti’dir. 

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasının temeli kuşkusuz 23 Nisan 1923 tarihinde toplanan TBMM’dir. 

Yasama, yürütme ve yargı yetkilerini bünyesinde toplayan bu meclis hükümetinin ilk başkanı ise Batı Karadeniz’in evladı Sinoplu mebusumuz Şerif Beydir. 

Şöyle ki, “İstanbul’un işgali Kuvayı Milliye hareketini meşrulaştırdığı gibi yayılarak kuvvetlenmesini sağladı. İşgalin ardından Mustafa Kemal meclisin Ankara’da toplanması çağrısını yaptı. Dönemin zor koşulları içinde yapılan seçimlerde belirlenen üyelerle İstanbul’da dağıtılan meclisin üyelerinden Ankara’ya gelebilen 115 milletvekilinin katılımıyla, en yaşlı üye Sinop Milletvekili Şerif Bey’in başkanlığında, 23 Nisan 1920 tarihinde Ankara’da Millet Meclisi açıldı.” 

“Meclisin Küşadında bugünkü parti binası salonunda (TBMM Müzesi) mektepten getirilmiş sıralar üzerinde bütün mebuslar oturuyordu. Bir de kürsü ve riyaset makamı yapılmıştı. Bu mütevazı binada evvela meclisin en yaşlı azası olan Sinop Mebusu Şerif Bey riyasete intihap edildi ve gençlerden Muhittin Baha, Cevdet İzrap beyler de kâtip intihap edildiler.” 

TBMM’nin İlk Başkanı Şerif Beyin 23 Nisan 1923 Açılış Konuşması 

İstiklal harbimizin ve Cumhuriyetimizin sivil kanadı Kastamonulu Mazhar Müfit Kansu  Türklüğe güç katan her iki mücadelenin de içinde bulunmuştur. Kendisine İstiklal Harbimizin Başkumandanı ve ilk Reisi Cumhur M. Kemal Atatürk’ün sırdaşı da denebilir. 

Batı Karadenizliler arasında “Tevfik-i İlahi”  ile öyle bir şerefe nail olan bir hemşerimiz vardır ki, Çanakkale Savaşlarının en çok şehit veren bölgesi Batı Karadenizli şehitlerin hürmetine mi, yoksa Kurtuluş Savaşında en çok şehidi verecek olan müstakbel Batı Karadenizli şehitlerin hürmetine mi bilinmez, adı tarihe altın harflerle yazılmıştır: Sinop Mebusu Mehmet Şerif Bey…

Olayların gelişimi çok hızlıdır. İstanbul’daki Meclisin kapatılması Ankara’daki yeni yapıyı meşru hale getirmede hızlandırıcı bir etki yapmıştır. “Mondros Mütarekesi’nden sonra 21 Aralık 1918’de kapatılan Meclis 12 Ocak 1920’de tekrar açılmıştır. Üç aylık kısa bir ömrü olan son Meclis’in Misak-ı Milli’yi kabul etmesi sonucu İtilaf Devletleri 16 Mart 1920’de İstanbul’u resmen işgaliyle tekrar kapanmıştır. Mustafa Kemal Paşa’nın önderliğinde Anadolu’da başlayan Millî Mücadele, İstanbul’un işgal edilmesiyle faaliyetlerine hız vermiş ve 23 Nisan 1920’de Ankara Ulus’ta yeni bir meclis olan Türkiye Büyük Millet Meclisi, İttihat Terakki’nin Kulüp olarak inşa ettiği yeni bina da açılmıştır. Bu yeni Meclisin açılış konuşmasını en yaşlı üye sıfatıyla Mehmet Şerif (Avcıoğlu) Bey yapmıştı” . 

Birinci Meclisin birinci söz söyleyeni, kendisinden sonra ilk söz söyleyen kişi ile değerlendirilsin: Mustafa kemal Paşa, Ankara Mebusu sıfatıyla ilk sözü Nisanın yirmi dördünde (1920) Cumartesi günü söylemiştir.    

Mecliste İlk Konuşmayı Meclisin en yaşlı üyesi sıfatıyla geçici reisliğe seçilen Sinop mebusu Mehmet Şerif Bey şöyle yapacaktı:  

“Huzzarı kiram! (Muhterem topluluk!): 

İstanbul’un muvakkat kaydıyla (geçici olarak) ecnebi (yabancı) kuvvetleri tarafından işgal edildiği (olunduğunu) ve bütün temel kurumlarıyla Hilafet makamının ve hükümet merkezinin bağımsızlığının iptal edildiğini biliyorsunuz. Bu (vaziyete) duruma boyun (baş) eğmek, milletimizin zorlanan ecnebi esaretini (yabancı köleliğini) kabul etmesi demektir. Ancak tam bir istiklal (bağımsızlık) içinde yaşamak kat’i azmine sahip, ezelden beri hür ve serazat (serbest) olan milletimiz esaret vaziyetini (bu köleliği) kemali şiddet le ve katiyetle (kesinlikle) red etmiş ve derhal vekillerini toplamaya başlayarak Meclis-i aliniz vücuda getirilmiştir (Yüce Meclisinizi oluşturmuştur).

Bu Ali (Yüce) meclisin en yaşlı azası (üyesi/geçici başkanı) sıfatıyla ve Tevfik-i İlahi (İlahi Tevfik-başarı) ile, milletimizin dahili ve harici tam bir istiklal içinde (iç ve dış tam bağımsızlığı dahilinde) mukadderatını bizzat deruhte (ele aldığını) ve idare etmeye başladığını bütün cihana ilan ederek Büyük Millet Meclisi’ni küşat eyliyorum (açıyorum.) (Kendisine bağlı olduğumuz en kutsal (başkanımız olan) bütün Müslümanların Halifesi ve Osmanlıların Padişahı Sultan 6. Mehmet Han Hazretlerinin yabancıların kayıtlarından kurtarılması ve onun ebedi saltanat ve taht merkezi olan İstanbul’umuz ile)  işgal altında ve türlü zulüm ve facialar içinde maddi ve manevi insafsızca imha edilmekte bulunan bütün mazlum vilayetlerimizin kurtarılması için başarı ihsan buyurmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ederim.” 

“Bu sözlerle meclisin açılışı gerçekleştiriliyor ve ilk defa “Büyük Millet Meclisi” ifadesi Mehmet Şerif Bey tarafından kullanılıyordu.” 

Mehmet Şerif Bey, Meclis açılış konuşmasından sonraki ilk faaliyeti; 7 Temmuz 1920’de bilgi almak amacıyla Adliye Vekili Celalettin Arif, Maarif Vekili Dr. Rıza Nur beylerin cevaplaması üzerine bir gensoru vermesiydi. 

Burada kısaca; mülkiye ve adliye memurlarının bazılarının soruşturma yapılmadan görevlerinden alındığı ve bunlarla ilgili kanun gereği ilk önce soruşturma yapılması ve bu soruşturma neticesinde gereken cezanın verilmesi gerektiği ile ilgiliydi .

Sonuç

Batı Karadeniz’in has evlatlarından Sinop Milletvekili Mehmet Şerif Bey Cumhuriyetin 100. Yılı kutlamalarına hazırlanan Türkiye Cumhuriyeti’nin unutulmaz simalarından biridir. 

Ailesi Batı Karadeniz’in en batısındandır (Kırklareli). 

Millî Mücadeleye milli eğitim müdürlüğünden emekli olarak yerleştiği Kastamonu’dan katılmıştır. 

Sinop mebusu intihap edilmiştir (seçilmiştir). 

Meclisin açılmasından sonra ilk Başkan Sinop Milletvekili Mehmet Şerif Bey olmuş ve Meclisteki ilk konuşmayı başkan sıfatı ile yapmıştır.

Bu meclis için Büyük Millet Meclisi ifadesini ilk kez O kullanılmıştır. 

1921 ikinci ayından sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi adının kullanımı süreklilik kazanmıştır.  Halife seçilen Abdülmecit’i tebrike giden, heyetin başkanlığını yapmıştır. 

“Mecliste 119 oylamaya katılan Mehmet Şerif Bey 3 kanun teklifi vermiştir. Günümüzde de seçimlerden hemen sonra meclisin en yaşlı üyesi geçici TBMM Başkanı olarak ilk oturumu yönetmesi geleneği devam etmektedir”  Çok önemsediği demokrasiyi sadece bir seçim olarak görmeyen M. Şerif Bey, milli iradenin özüne önemli katkı sağlamıştır. Bıraktığı bu miras, hukukun hakimiyetidir. 

Daha yenice Anayasa mahkemesi ve AİHM kararları ile mukarrer olan masumiyet karinesi yüz yıl önceden önerilmiştir: 

“Bir memurun azli lazım geldiği takdirde hemen azlolunmasın, hakkında tahkikatı iptidaiye icra edilsin. Suçu tahakkuk ederse ilgili mahkemeye verilsin, orada hüküm giysin ve o memur azlolunsun. ” 

2023,  100. Yıl.  Unutmayalım.  

Batı Karadeniz insanı hürriyet için devleti, demokrasiyi ve hukuku aynı anda tercih etmeyi sürdürecektir.  

Her zamanki gibi ama daha kuvvetli…

Dipnotlar:

  Öztürk, Kemal (2010).  İlk Meclis – Belgesel (1999), Şerif Bey – Mehmet Şerif (TBMM Albümü 1920-2010; 1. Cilt. Biyografi i.in yararlanılan kaynak:  https://www.biyografya.com/biyografi/18502 

  M. Kemal Atatürk. Nutuk.  

  Kızıldağ, Görkem (2021). https://onedio.com/haber/osmanli-yikilirken-kurulan-ilk-turk-devleti-bati-trakya-turk-cumhuriyeti-997475 

  https://www.aa.com.tr/tr/dunya/azerbaycan-cumhuriyeti-103-yilini-kutluyor/2256928 

  https://tr.wikipedia.org/wiki/Oltu_%C5%9Eura_H%C3%BCk%C3%BBmeti 

  Kutlu, Hakan (2007). Şark İstiklal Mahkemesinde 1925-1927 Döneminde Takrir-İ Sükun Kanununun Uygulanması, Sivas: T.C. İnönü Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Ana Bilim Dalı Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Bilim Dalı Yüksek Lisans Tezi, s. 3-4. 

http://abakus.inonu.edu.tr/xmlui/bitstream/handle/11616/10990/226990.pdf?sequence=1&isAllowed=y

  Kansu,  Mahzar Müfit, (2019).  Erzurum’dan Ölümüne Kadar Atatürk’le Beraber, TTK:Ankara, C. II. S. 586 

  Ateş, Selahattin (2022),  İstiklal Harbimizin Sivil Kanadı: Kastamonulu Mazhar Müfit Kansu, Strasam.org

  Kansu,  Mahzar Müfit, (2019).  Erzurum’dan Ölümüne Kadar Atatürk’le Beraber, TTK:Ankara, C. II. S. 587. 

  Yardımcı, Muzaffer, (2020). İlk TBMM Binası ve Sinop Vekili Mehmet Şerif Bey’in Meclis Faaliyetleri, Türk Dünyası Araştırmaları TDA Eylül - Ekim 2020 Cilt: 126 Sayı: 248 Sayfa: 199. https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1241871 

  Kansu,  Mahzar Müfit, (2019).  Erzurum’dan Ölümüne Kadar Atatürk’le Beraber, TTK:Ankara, C. II. S. 587. 

  Bursa mebusu avukat Muhittin Baha ve Kütahya mebusu öğretmen Cevdet beyler de katipliklere seçilmişlerdi. 

Yardımcı, Muzaffer, (2020). İlk TBMM Binası ve Sinop Vekili Mehmet Şerif Bey’in Meclis Faaliyetleri, Türk Dünyası Araştırmaları TDA Eylül - Ekim 2020 Cilt: 126 Sayı: 248 Sayfa: 203. https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1241871 

  Altı çizili bölüm Kansu, Mahzar Müfit, (2019).  Erzurum’dan Ölümüne Kadar Atatürk’le Beraber, TTK:Ankara, C. II. S. 586-7’de  bulunmamaktadır. 

  Yardımcı, Muzaffer, (2020). İlk TBMM Binası ve Sinop Vekili Mehmet Şerif Bey’in Meclis Faaliyetleri, Türk Dünyası Araştırmaları TDA Eylül - Ekim 2020 Cilt: 126 Sayı: 248 Sayfa: 203-4.

  Burada Batı Karadenizli vekilimiz evrensel hukuk anlayışına uygun bir konuşma yapar. Takriri reddedilse de birinci konuşması da ikincisi kadar önemli ve etkilidir: ““Efendiler; Celalettin Arif Beyefendi Hazretleri zannederim bendenizin takririni iyice okumamışlar veya anlamamışlar. Çünkü hiçbir vakitte demedim ki; filanca memur şöyle azl olunsun, şöyle nasbolunsun, şöyle yapılsın. Evvela kanuna riayet olunsun diyorum. İşte takririm burada. Tekrar okunsun. Bir memurun azli lazım geldiği takdirde hemen azlolunmasın, hakkında tahkikatı iptidaiye icra edilsin. Suçu tahakkuk ederse ilgili mahkemeye verilsin, orada hüküm giysin ve o memur azlolunsun.” Yardımcı, Muzaffer, (2020). İlk TBMM Binası ve Sinop Vekili Mehmet Şerif Bey’in Meclis Faaliyetleri, Türk Dünyası Araştırmaları TDA Eylül - Ekim 2020 Cilt: 126 Sayı: 248 Sayfa: 205.

  Yardımcı, Muzaffer, (2020). İlk TBMM Binası ve Sinop Vekili Mehmet Şerif Bey’in Meclis Faaliyetleri, Türk Dünyası Araştırmaları TDA Eylül - Ekim 2020 Cilt: 126 Sayı: 248 Sayfa: 207. https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1241871 

Doç. Dr. Selahattin ATEŞ
Doç. Dr. Selahattin ATEŞ
Tüm Makaleler

  • 02.08.2022
  • Süre : 5 dk
  • 1210 kez okundu

Google Ads